Kahramanmaraş Kalesi'nin altındaki meydanda yükselen yapı, Cami-i Atik, Cami-i Kebir, Süleyman Bey Camii, Alâüddevle Bey Camii isimleriyle de biliniyor. Yapının esası, Dulkadiroğulları Beyliği döneminde Süleyman Bey tarafından 1442-1454 yılları arasında yaptırılmış. Daha sonra oğlu Alâüddevle Bozkurt Bey tarafından 1501 yılında tamir edilmiş. Enine dikdörtgen plânlı yapı, çok ayaklı sivri kemerler üzerine ahşap çatılı olarak inşa edilmiş. Üstü de bakırla kaplanmış. Kuzeyinde son cemaat yeri ve camiden ayrı bir minaresi bulunuyor. Estetik minare, bölge camilerinde olduğu gibi kapalı şerefeli. Üstü çifte şemsiye çatıyla örtülmüş ve küçük bir külâhla kapatılmış. Şerefe altı mukarnas ve değişik motiflerde rozetlerle süslenmiş. Caminin son cemaat yerindeki ahşap tavanı kalem işi süslemeleriyle dikkat çekiyor. Son cemaat yerinden girilen kadınlar mahfili, ibadet mekanının batı kısmında yer alıyor. Geniş bir iç mekanı olan cami, 2006 yılında Vakıflar tarafından kapsamlı bir onarımdan geçirildi.
Maraş’ın bağımsızlık sembolü: Kahramanmaraş Ulu Camii
Ulu camiler, şehirlerde Cuma ve bayram namazlarının topluca kılındığı cami olarak işlev görmüşler. Cuma namazı hür Müslüman erkeğe farz olduğundan sultanlar ve beyler, idaresindeki bölgenin özgür olduğunun bir ifadesi olarak ulu camileri inşa ettirmişler. Bu nedenle ulu camiler bir anlamda bağımsızlık ve egemenlik sembolleridir. Dulkadiroğulları'ndan Süleyman Bey tarafından yaptırılan Kahramanmaraş Ulu Camii de şehrin bağımsızlık sembolüdür.
Mustafa Cambaz Yeni Şafak