Avrupa ülkelerinde bir biri ardına gerçekleşen seçimler ve bu seçimlerde aşırı sağcı partilerin yükselişe geçmesi, bölgesel ve küresel manada büyük değişiklikleri beraberinde getirecek.
El Şark Forum 2017 İstanbul Buluşması'na katılan uzmanlar, Avrupa'da Müslüman karşıtı söylemler, AB'de gelişecek muhtemel krizleri ve yeni Amerikan yönetimin Ortadoğu politikası ve bunun Türkiye'ye etkileri konularını, değerlendirdi.
Middle East Eye'ın editörü ve Guardian gazetesinin eski dış politika başyazarı David Hearst, Avrupa'da yaşayan Müslümanların gücünün hafife alınamayacağını, Müslümanların hali hazırda Avrupa'daki en kalabalık nüfus olduğuna dikkati çekerek, "Bu insanları susturamazsınız." diye konuştu.
Aşırı sağcı Wilders'ın Hollanda'daki en büyük ikinci siyasi güç olduğunu belirten Hearts, "Herkes kendi milli grubuna ve kimliğine bakıyor ve etrafında olup bitenden etkileniyor. Benim tarif ettiğim, tüm bu konularda yeni bir bakış açısı gelmez ise korkarım bir kaos ortamına doğru sürükleneceğiz." görüşünü dile getirdi.
Hearts, yakın zamanda dünyada ve Avrupa'da ciddi şoklar yaşanabileceğini savunarak, İngiltere'nin Avrupa Birliği'nden ayrılması ile bu kopuşun durmayacağını, İtalya başta olmak üzere birçok ülkenin birlikten ayrılabileceğini öne sürdü.
Avrupa Birliği'nde yaşanabilecek en önemli şoklardan birinin ise demokrat ve sosyal demokrat hükümetlerin yaşayacağı hezimetler olacağı görüşünü paylaşan Hearts, "Yakın bir gelecekte Avrupa Birliği, Şangay Beşlisi'nin karşısında tamamen eriyecek. Dünyada enerji ticareti konusunda artık Şangay Beşlisi söz sahibi olacak. Ayrıca ben yakın vadede Avrupa'da ciddi banka krizlerini de bekliyorum." değerlendirmesini yaptı.
David Hearts, yeni ABD Başkanı Donald Trump'ın dünya ve Ortadoğu sorununa ilişkin ne yapacağını tahmin etmenin zor olduğunu ifade ederek, şunları söyledi:
"Bence Trump'ın ne yapacağını Trump'tan başka kimse bilmiyor. Bir nevi ısınma süreci yaşıyor. Örneğin, Trump, Merkel'i kabulünde diyor ki 'Almanya NATO'ya borcunu ödemeli.' Yanındakiler hemen uyarıyor 'Sayın Başkan Almanya'nın NATO'ya borcu yok' diyor ve Trump o anda düzeltme yaparak kendisi ile çelişiyor. Dolayısıyla Trump'ın dünya ve Ortadoğu'yla ilgili ne düşündüğünü ve ne yapacağını kestirmek imkansız."
Uluslararası Kriz Grubu New York Ofisi Direktörü Richard Atwood ise Suriye'de, Türkiye ile ABD arasında PYD ile çalışma konusunda birtakım uzlaşmazlıklarını bulunduğunu belirtti.
Türkiye'nin, Suriye'nin Rakka kentinin DEAŞ güçlerinden temizlendikten sonra kontrolün hangi güçlerin eline geçeceği konusunda endişeleri olduğunun altını çizen Atwood, ABD'nin Türkiye'nin Rakka konusundaki endişelerini gidermek zorunda olduğunu söyledi.
Atwood, şöyle konuştu:
- "Rakka operasyonu için PYD güçlerinin kullanılması konusunda Türkiye ile ortak bir noktada buluşulması gerekiyor. Şu an için asıl önemli olan Türkiye ile Rakka operasyonu konusunda herhangi bir fikir ayrılığına veya anlaşmazlığa mahal vermemektir. Ayrıca yeni Amerikan yönetimi Suriyeli muhaliflerle Esad rejimi arasında nasıl bir anlaşma yapılabileceği konusunda da henüz net değil. Yeni yönetim kesinlikle Bush gibi bölgeye ilahi bir tasarım mantığı ile yaklaşmıyor. Trump bölgenin sadece güvenliği ile ilgileniyor. Bölgenin yeniden tasarlanması, kurgulanması ile kesinlikle ilgili değil. Tek sorunumuz bölgedeki terörizme son vermek. Trump yönetimi, sadece terörizmle mücadeleye odaklanacaktır. DEAŞ Musul'u terk ettikten sonra ABD, bölgede güç dengesi olmaya çalışan ülkelerle de mücadele edecektir."
