Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Endonezya'nın Başkenti Cakarta'da Milli Güvenlik Enstitüsü'nde yaptığı konuşmada, "Yabancı düşmanlığı, ayrımcılık, ırkçılık ve İslamofobya gibi eylemlere karşı da yakın iş birliği içinde olmalıyız. Birlikte yaşama zarar veren dışlayıcı söylemlerin Avrupa'da siyasi söylemde kolaylıkla yer bulabiliyor olması özellikle kaygı vericidir. Son zamanlarda Avrupa'da Müslümanlara karşı yapılan ayrımcı, ayrıştırıcı girişimler bizleri cidden üzmektedir. Avrupa'da 5 milyona yakın vatandaşı bulunan Türkiye, bu tür olumsuzluklardan en çok etkilenen ülkelerin başında geliyor" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bugün Suriye'deki durum sebebiyle hem ülkemizin hem de uluslararası toplumun güvenliği ciddi tehdit altındadır. Maalesef rejim, halkına karşı yürüttüğü mücadelede kimyasal silahlar, balistik füzeler ve terör örgütleri olmak üzere her türlü kirli yola başvurmaktadır. Şu an tabi içindeyiz. Tüm terör örgütleriyle şu anda ülkemiz karşı karşıya. DAEŞ terör örgütü işte böyle bir anlayışın, böyle bir projenin ürünüdür. Bu örgütün yaptıklarının bizim dinimizde, ahlakımızda, vicdanımızda, kültürümüzde asla yeri yoktur" diye konuştu.
Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
Bugün Suriye'deki durum sebebiyle hem ülkemizin hemde uluslararası toplumun güvenliği ciddi tehdit altındadır. Maalesef rejim, halkına karşı yürüttüğü mücadelede kimyasal silahlar, balistik füzeler ve terör örgütleri olmak üzere her türlü kirli yola baş vurmaktadır. Şu an tabi içindeyiz. Tüm terör örgütleriyle şu anda ülkemiz karşı karşıya DAEŞ terör örgütü işte böyle bir anlayışın, böyle bir projenin ürünüdür. Bu örgütün yaptıklarının bizim dinimizde, ahlakımızda, vicdanımızda, kültürümüzde asla yeri yoktur.
2 milyon mülteciyi ülkesinde barındıran bir Türkiye var. Ama Avrupa'ya bakınız, onlar 200 bin mülteciyi bile misafir edemiyorlar. Terörün her türlüsüne karşı mücadele etmeliyiz. Bin 600'den fazla kişiyi sınır dışı ettik.
Yabancı düşmanlığı, ayrımcılık, ırkçılık ve İslamafobia gibi eylemlere karşı da yakın iş birliği içinde olmalıyız. Birlikte yaşama zarar veren dışlayıcı söylemlerin Avrupa'da siyasi söylemde kolaylıkla yer bulabiliyor olması özellikle kaygı vericidir. Son zamanlarda Avrupa'da Müslümanlara karşı yapılan ayrımcı, ayrıştırıcı girişimler bizleri cidden üzmektedir. Avrupa'da 5 milyona yakın vatandaşı bulunan Türkiye, bu tür olumsuzluklardan en çok etkilenen ülkelerin başında geliyor
Ortadoğu'daki krizler tüm dünyayı etkileyebilir. Ortadoğu ve Kuzey Afrika'nın tarihi bir değişim sürecinde. İslam dünyası önemli bir dönüm noktasında.
Kalıcı barış için bağımsız Filistin devleti kurulmalı.
