|

Türk Mukavemet Teşkilatı (TMT): Gizlilik ve sadakat esastı

1958’de kurulan Türk Mukavemet Teşkilatı yine bazılarının hedefinde. Oysa Kıbrıs’ta Türkler toplu katliamla yok edilmediyse, bu tamamen TMT’nin olağanüstü faaliyetleri sayesindeydi. 5 kişilik hücreler şeklinde örgütlenen TMT üyeleri birbirini tanımıyor, faaliyetler gizlilik ve hedefe tam sadakat esasına göre yürütülüyordu. Teşkilatın başına “bayraktar”, üyelerine “mücahit” deniliyordu.

00:00 - 14/02/2022 Pazartesi
Güncelleme: 22:45 - 13/02/2022 Pazar
Yeni Şafak
Rauf Denktaş (ortada), 
bir dönem omuz omuza çarpıştığı TMT üyesi arkadaşlarıyla.
Rauf Denktaş (ortada), bir dönem omuz omuza çarpıştığı TMT üyesi arkadaşlarıyla.
ABDURRAHMAN SELİM ÇELİKBİLEK

İngiltere tarafından 1914’te ilhak edilen Kıbrıs, sonraki süreçte Rumların Türklere yönelik sürekli saldırılarına ve tedhiş hareketlerine sahne olmuştu. Yunanistan’la birleşme (“Enosis”) hayalinin peşinde koşan Rumlar, 1950’lerin başından itibaren, Türklere tacizlerini yoğunlaştırdı. Yunan ordusunun Rum generallerinden Georgios Grivas’ın 1954 sonunda kurduğu EOKA örgütü ise, bu saldırıları terör eylemleri ve katliam boyutuna taşıdı.

Zaten Türkiye ile temasta olan Kıbrıslı Türk liderler, Rumları durdurabilmek için 1958’de
Türk Mukavemet Teşkilatı (TMT)
adlı bir oluşuma giderek, Ada’da fiili bir direniş başlattılar. İki yıl sonra, Kıbrıs resmen İngiltere’den bağımsızlığını kazansa da, Türklerle Rumlar arasında bir ölüm kalım mücadelesi çoktan patlak vermişti.

TMT'DE DENKTAŞ DA VARDI

Türk Mukavemet Teşkilatı'nın (TMT)
kurucularından bazıları, Kıbrıs’ın sonraki yıllarında üst düzey görevler üstlendiler. Bunlardan biri olan Rauf Denktaş bilahare cumhurbaşkanı olurken, Türk istihbaratı da
Türk Mukavemet Teşkilatı
kadrolarıyla yakından irtibattaydı. Adnan Menderes hükümetinin çekinceli ve kısıtlı desteğine rağmen, Türkiye’nin Kıbrıs’taki diplomatik temsilcileri de
TMT’nin
faaliyetlerini destekliyordu.

DARBE OLUMSUZ ETKİLEDİ

27 Mayıs 1960’da gerçekleşen askeri darbenin ardından, Türkiye
Türk Mukavemet Teşkilatı'na
olan desteği asgariye indirdi. Yeni yönetim,
TMT’yi
“Adnan Menderes’in silahlı ordusu” olarak adlandırıyor ve Kıbrıs’ın geleceğinde bu türden silahlı mücadelelerin olamayacağını vurguluyordu. Ancak birkaç yıl içinde Rumların yoğunlaşan saldırıları,
TMT’yi
Kıbrıslı Türklerin Ada’daki varlığı için bir teminat haline getirdi. 1974’deki Barış Harekâtı’na kadar, Kıbrıs’ta Türkleri toplu bir katliamla yok edilmediyse, bu tamamen TMT’nin olağanüstü faaliyetleri sayesindeydi.

TMT'de gizlilik ve sadakat esastı

  • Beş kişilik hücreler şeklinde örgütlenen
    TMT
    üyeleri çoğu defa birbirini tanımıyor, faaliyetler büyük bir gizlilik içerisinde ve hedefe tam sadakat esasına göre yürütülüyordu. Teşkilatın başına “bayraktar”, üyelerine de “mücahit” deniliyordu. Hücrelerin adı “çadır”, bölükler “oba” ve taburlar da “otağ”dı. 1961’den sonra “kovan” ve “petek” şifreleri kullanılmaya başladı.

#Türk Mukavemet Teşkilatı
#TMT
#Kıbrıs
#Rauf Denktaş
#Adnan Menderes
2 yıl önce