|

Irak'ın imarında Türkiye'ye iş var

Irak'ta daha önce iş yapmış firmalarımızın olduğunu belirten MÜSİAD İnşaat Meslek Komitesi Başkanı Hikmet Köse, "Türkiye bu pazardan pay alacak" dedi.

Yeni Şafak
00:00 - 20/05/2003 الثلاثاء
Güncelleme: 14:29 - 20/06/2017 الثلاثاء
Yeni Şafak
Arşiv
Arşiv
  • FAHRİ SARRAFOĞLU İSTANBUL


    Her depremde ilk önce suçlanan neden müteahhitler oluyor, gerçekten tek suçlu müteahhit mi?

    Hikmet Köse: Gerçek suçlu müteahhitler değil işverenlerdir. Hiçkimse tek taraflı suçlu değil. İşveren işi verirken işin nasıl yapılacağını bilmektedir. Ona göre veriyor. Mühendis bir iş yaparken işverene soruyor.

    Mehmet Küçükcalık: Müteahhitler neden zan altında... Şu anda bile Sayın Başbakanımız diyor ki malzemeden çalanla ona göz yuman aynıdır diyor. Şimdi eski sistem gibi çalma olmuyor. İnşaat yapılırken projede bir çap büyük demir yazılıyor ve gerekli olan demir kullanılıyor. 14'- lük demir lazımsa oraya 16 demir konuluyor. Kağıt üzerinde ama. Şimdi artık çift proje işliyor. Bir hakediş projesi, diğeri de kontrol projesi. Artık yeni yapılan binalarda çökme riski yok. Niye olsun ki ihtiyaç olan demir konuyor. Daha fazla demir konmuş gibi para alınıyor.

    Hüseyin Zini: Diğer bir konuda fiyat kırımını masaya yatırmak gerekiyor. İhaleyi alırken müteahhit 100 liraya malolacak bir iş için 30 liraya kadar iniyor. Sonra bunu 30 liraya değil 15 liraya yapıyor. Sonuç sanki devlet kazanmış gibi görünüyor ama bile bile aldanıyor.

    Hikmet Köse: Herkesin eşit oranda suçu var. Cehaletten geliyor. İşveren yaptığı işin vahametinin farkında olsa içinde oturacağı binayı çürük yapmaz. Mühendis işverene uymak zorunda ama iki tarafın da suçu var.

    Sinan Aktaş: 14'lük demir yerine 16'lık demir kullanmak demek yüzde 30 daha fazla ödeme almak demektir. Bayağı büyük bir oran. Hangi mantık 100 liralık işi 30 liraya yaptırır. Devlet bu kadar saf mı, devlet bilmiyor mu? Eksik malzeme kullanılmasını bilerek kabul ediyor.

    Fatih Sağlam: İşveren hatalı. Bir valimiz görev yaptığı sırada bir okul fiyatına iki okul yaptırdım diye öğünüyordu... Bu okulları daha sonra incelediğimizde depreme dayanıklı olmadığı görüldü. Olayı kişinin namusuna bırakırsanız olmaz, sistemi oturtmak lazım.

    Peki efendim yeni İhale Kanunu'na sözü getirmek istiyorum. Kanun hakkında görüşleriniz nelerdir?

    Hikmet Köse: Yeni İhale Kanunu üzerinde yaptığımız incelemede mevcut yasadan daha iyi olduğu görüşü ağır basmaktadır. Sadece BDDK'ya benzer bir kurul oluşturulması yüzünden, bankacılık sisteminde yaşanan sıkıntıların bu kurumda da yaşanması endişesini taşımaktayız.

    Hüseyin Zini: Türkiye'nin hiç farkına varmadığı yeni bir kurul oluşturulmuş oldu. İhale Kurulu'na karşı çıkıyorum. İhale Kurulu şeffaf değil.

    Kemal Günaydın: Türkiye'de kamu sektöründe bu ihaleleri yapan kurumların pekçoğu yeni İhale Kanunu'nu anlayabilmiş, özümseyebilmiş değil. Üstelik Türkiye'deki altyapı da buna henüz hazır değil. Kanunun uygulamasında bir geçiş süreci olmalıydı bence ve adım adım gerçekleştirilmeliydi. Ayrıca ihaleyi verme durumundaki insanların çok ciddi bir şekilde eğitime tâbi tutulması gerekirdi.

    Hikmet Köse: Tekeller yaratması açısından da bir eleştiri getirebiliriz. ABD'nin bir güçlü bir firması Türkiye'de istediği fiyattan ihale alabilir.

    Yeni hükümetin kurulması ile sektörde bir canlanma beklentisi var mı?

    Semih Fermanlı: Yap-sat işi tamamen durmuş durumda. İnsanlar 4 senedir beklemede. Ama çok büyük kayıplar var. Deprem çok etkiledi. Ama bir anlamı ile iyiye doğru gidişte sancılı başlangıç da olabilir. Artık sistemler sorgulanıyor. Çünkü durması mümkün değil, sektörün önü açılacaktır. Depremin aslında sektörü çok daha fazla hareketlendirmesi gerekirken, tersi oldu. Bunun da sebebi tamamen geçmiş hükümetlerin ve devletin yanlış politikasıdır. Ekonominin yara almasıdır. Ekonominin doğru dürüst yürütülememesidir. Tüm malımız mülkümüz 50 milyar dolarımız birkaç bankacıya gitti. Şu anda piyasaya 5 milyar dolar girse piyasanın önü açılır. Şu anda tedavüldeki para miktarı 3 milyar dolar.

    Turan Yalçın: Şu anda inşaat sektörü ihracat yapıyor. Yurtdışında da iş yapıyoruz. Ama en önemlisi teminat sorunudur. Devletin kefil olması lazım. BAE yatırımları ortak yapalım dedik. Bizim de buradan kredi bulmamız lazım. Bunu sağlayamadığımız için ortaklık lazım. Teminat olsa daha iyi olur. İş avansı olsa işi bitirebiliriz.

    Yurtdışı deyince hemen aklımıza Irak geliyor. Bu konuda sektörün umudu var mı?

    Hikmet Köse: Irak'ta inşaallah iş yapacağımıza eminiz, zira o ülkede daha önce iş yapmış tecrübeli firmalarımız var. Irak konusunda KOSGEB'in hazırlamış olduğu rehber var.

    Rekin Kaçar: Ayrıca ABD Konsolosluğu sitesine girersek orada Türkiye'nin de inşaat sektöründe yer alabileceği yazılıyor. Şuna inanıyorum. Irak'ta Türk inşaat sektörü bu yapılanmanın içinde bulunacak. Bu işi Türkiye yapacak. Uzakdoğu'da diğer bir rakibimiz de Çinliler. Özellikle Türkiye'nin şansı daha da fazlalaşacak. Türkiye'nin bu pazardan bir pay alabileceğini düşünüyorum. Özellikle SARS yüzünden Çin'in önüne geçebileceğimizi düşünüyorum. İhaleler sadece ABD'li firmalara verilecek. Koolisyona giren ülkeler arasında Türkiye'nin de ismi var. Türk firmalarıda bir ABD'li firma ile işbirliği ne girecek.

    MÜSİAD'IN ÖNERİLERİ
    Ülke çapında güven ortamı sağlamak ve güveni sarsmamak gerekiyor.
    Gecekondu ve kaçağı artık mutlaka önlemek ve arsa üretmek zorundayız.
    İpotekli, makul faizli konut kredisi sistemini kurmamız gerekiyor.
    Geçici süre için dahi olsa KDV'nin azaltılması gerekir; çünkü konutu alan nihai tüketicidir. Konutlar KDV nedeniyle yüzde 18 pahalı olmaktadır.
    Bir süre için, yeni yapılacak konutlara emlak vergisi muafiyeti getirilebilir.
    Özellikle devlet tarafından sağlanan, örneğin enerji gibi çok pahalı olan girdileri makul düzeye getirmek gerekiyor.
    Başlamış devlet yatırımları bitirilmelidir.
    Devlet yatırımlarında birim fiyat yerine kesin fiyatlı anahtar teslimi ihaleler öngörülebilir.
    Haksız rekabet yaratan standart dışı dampingli malzeme ithalatı önlenmelidir. Doğal olarak, kayıtdışı ekonominin kesinlikle önlenmesi gerekiyor.
    Gerekli koşulları yaratıp hızlı ve toplu yapıma yönelmeliyiz.
    Malzemecilere düşen görev de, daha ekonomik malzeme çeşitleri üretmektir.


    ----------------- imza------------------

    ----------------- imza------------------



  • #Arşiv
    #Yeni Şafak Arşiv
    ٪d سنوات قبل