|

15 Temmuz kahramanı Halisdemir'i köylülerinden dinledik: Tam bir Anadolu evladıydı

15 Temmuz’daki darbe girişiminde komutanından aldığı emir doğrultusunda darbeci General Semih Terzi’yi tereddüt etmeden öldüren Kahraman Astsubay Ömer Halisdemir, kalkışmanın seyrini değiştirdi. Darbecilerin 30 kurşunuyla şehadete eren Halisdemir, 7 yıldır kahramanlığıyla anılıyor. Şehidimizin doğup büyüdüğü Niğde’nin Bor İlçesine bağlı Çukurkuyulu köylüleri onu şöyle anlattı: ‘Gözü kara, cesaretli, vatanperver, vefalı, hürmetkâr, cömert, değerlerine bağlı, köyünü seven has bir Anadolu evladıydı’

Yusuf Özdemir ve
04:00 - 15/07/2023 Cumartesi
Güncelleme: 14:06 - 15/07/2023 Cumartesi
Yeni Şafak
Şehit Ömer Halisdemir.
Şehit Ömer Halisdemir.

15 Temmuz 2016’da yaşanan hain darbe girişiminin seyri, Özel Kuvvetler Komutanlığı’nda değişti. O gece, darbeci General Semih Terzi ve beraberindekiler, ordunun en kritik karargâhlarından biri olan Özel Kuvvetler Komutanlığı’nı ele geçirmek üzere harekete geçti. Durumdan haberdar olan Özel Kuvvetler Komutanı Zekai Aksakallı, komutanlıkta nöbetçi olan Ömer Halisdemir’i aradı; “Namus senin namusun, namusuna sahip çık, gerekirse şehit ol” dedi. Ömer Halisdemir, bir an olsun tereddüt etmedi; 15 Temmuz’da Türk milletinin kaderini değiştiren kurşunu sıkarak Komutanlığa gelen darbeci Semih Terzi’yi etkisiz hale getirdi. Ardından darbecilerin 30 kurşunu ile şehadete ulaştı. Şehit Halisdemir’in canı pahasına gösterdiği kahramanlık, FETÖ’cü hainlerin yazdığı senaryoda figüran olmayı reddeden vatan evladı Türk subaylarının o geceki mücadelesinin sembolü oldu. Yeni Şafak, 15 Temmuz hain darbe girişiminin yıl dönümünde, darbe girişiminin seyrini değiştiren kahraman şehit Ömer Halisdemir’in Niğde’deki köyündeydi. Kahramanın hayat hikâyesini onu en yakından tanıyan, köylülerinden dinledi:

ÇUKURKUYU BİR ANADOLU BOZKIRI

Ömer Halisdemir’in doğup büyüdüğü köyü olan Niğde’nin Bor ilçesine bağlı olan Çukurkuyu Anadolu’nun bozkırı olarak nitelenen küçük bir belde. Çukurkuyulular çoğu yoksullukla geçen ve büyük emek sarf edilerek sürdürülen bir hayat hikâyesine sahip. Tarım ve hayvancılıkla geçimlerini sağlayan Çukurkuyulular vatanlarına bağlı, milli ve manevi duyguları yüksek insanlar. Çukurkuyu’da nereye baksanız Ömer Halisdemir adına şehitler yapılmış ya bir bulvar, ya bir meydan, ya bir hizmet birimi veyahut bir müze ya da bir abide görmek mümkün. Ömer Halisdemir anısına yapılan müzede ise kahramanın özel eşyaları sergileniyor, anısı yaşatılıyor. Çukurkuyu’da Ömer Halisdemir anısına yapılmış sağlık merkezi, okul gibi birçok yapı da mevcut. Her çay ocağında ise mutlaka Ömer Halisdemir’in portresi var.

YURDU YAŞATMAK İÇİN CAN VEREN KAHRAMAN

Kahraman şehit Piyade Astsubay Kıdemli Başçavuş Ömer Halisdemir’in hayat hikâyesi vatanı söz konusu olduğunda canını vermekten çekinmeyen cefakâr Türk milletinin bir özeti gibi. O karanlık gecede, ‘Kahramanlar can verir, yurdu yaşatmak için’ sözünün can veren kahramanı olan Ömer Halisdemir, bozkırda yetişmiş Anadolu evladıydı. Çocukken yamalı pantolonu ve kara lastik ayakkabıları ile çobanlık yaptı, koyun otlattı. Yokluğun kol gezdiği yıllarda zor şartlar altında hem çalışıp ailesinin geçimine yardımcı oldu hem de eğitimini tamamladı. Köyüne akrabasına bağlı, yerli ve milli bir vatan evladı oldu. Gösterdiği kahramanlıkla adını tarihe yazdırdı.

BİRİNCİLİKLERİ DİLLERE DESTAN

1993 yılında askere gitti, başarıyla bitirdiği askerlik vazifesinin ardından aynı yıl hem polislik hem de uzman çavuşluk sınavlarına girdi. Her iki sınavı da birincilikle kazandı, ancak uzman Çavuşluk sınavının sonuçları daha erken açıklanınca tercihini asker olmaktan yana kullandı, orduya katıldı. 1996 yılında da Özel Kuvvetler Komutanlığı’na geçti. Özel kuvvetlerde çok başarılı bir asker olarak dikkatleri üzerine çekti. Birincilikleri dillere destan oldu. 1999 yılında astsubaylığa terfi etti. Yılları, Doğu ve Güneydoğu’da terörle mücadele ile geçti. Son nefesini de yine bu millet için verdi.

ÜNİFORMASI İLE HİÇ KÖYE GELMEDİ

Ömer Halisdemir, sivil hayatında ise tevazu sahibi bir insandı öyle ki babasının tüm ısrarlarına rağmen bir kez olsun askeri üniforması ile köyüne gelmedi. Özel Kuvvetler personeli olmasına rağmen köyü ve köylüleri ile arasına asla mesafe koymadı. Amcası Yakup Halisdemir, yeğeni Ömer Halisdemir’i şu ifadelerle anlattı: ‘Çocukluğunda yalın ayak başı kabak babasına ve ailesine yardım ederdi. Çalıştı mücadele etti okudu, bordo bereli oldu ama tevazuunu hiç kaybetmedi. Hiç şer işini görmedim, hep hoş görülü ve tevazuluydu.’


GECE KARANLIĞINDA 57 KİLOMETRE YÜRÜDÜ

Gözü kararlılığı ve cesareti ise onu yakından tanıyan herkesin hakkında söylediği ilk kelimelerdi. Halisdemir, bir o kadar da cesaretliydi, daha sakalı bile terlememiş bir lise öğrencisiyken köyün minibüsünü kaçırdı, Niğde’deki okulu ile köyü arasındaki yaklaşık 57 kilometrelik yolu akşam karanlığında yürüyerek kat etti. Komşusu Abdulkadir Arslan, “Halisdemir daha küçücük bir çocukken 700 başlık bir sürüyü güdebilecek kadar cesaretliydi” dedi.

Çocuklara askerliği sevdirdi

Köydeki yeğenlerine ve çocuklara ise bayramlarda harçlık verir, onları asker olmaları yönünde teşvik eder, vatan ve millet için hayırlı insanlar olmaları yönünde telkinlerde bulunurdu. Yeğeni Mustafa Halisdemir, en son düğünde gördüğü Ömer Halisdemir’in izinlerinde, bayramda köye geldiğini onları hiç harçlıksız bırakmadığını. Vatana millete hayırlı evlatlar olun, askerlik mesleğini kendilerine sevdirdiğini söyledi.

Köyüne düşkün ve vefalıydı

Doğup büyüdüğü köyüne olan aidiyetini ise hiçbir zaman kaybetmedi. Bulduğu her fırsatta köyüne koştu. Şehit olmasaydı, emeklilik hayali köyüne dönüp hayvancılık yapmaktı. Koyunları, bağı, bahçeyi köy hayatını çok seviyordu. Büyüklerine saygılı ve hürmetkâr küçüklerine ise sevgili ve örnekti. Muhabbetli ve ziyareti severdi. Köye her gelişinde büyüklerini evlerinde ziyaret eder, onlara saygı gösterir ve muhabbet ederdi. Çukurkuyu’da çay ocağı işleten Gani Çevik, Ömer Halisdemir için, “Her izninde mutlaka köye gelir, biz büyüklerini evimizde ziyaret ederdi, çok vefalı ve hürmetliydi” dedi.

Her şehit için bir fidan dikmişti

Halisdemir, 15 Temmuz’dan yalnızca bir hafta önce de köyündeydi. O dönem devam eden terörle mücadele şehitleri anısına köyünde 150 adet fidan dikti, Halisdemir’in diktiği o fidanlar şimdi meyve vermeye başladı. 15 Temmuz olmasaydı, 16 Temmuz’da köyüne gelip emeklilik hayali olan hayvancılığı yapmak için müteahhit ile anlaşmasını yaptığı evinin temelini atacaktı. Ömer Halisdemir’e diktiği fidanları ve hayal ettiği evini görmek nasip olmadı ancak gerekli destekler sağlanarak evi de yapıldı, fidanları da birer meyve ağacına dönüştü.

Yamalı pantolanla koyun güderdik

Şehit Ömer Halisdemir’in evlat acısı yüreğinde tüten babası Hasan Hüseyin Halisdemir ise oğlunu şu ifadelerle anlattı: “İlkokulu, ortaokulu, liseyi hep birincilikle bitirdi. Okumayı seven başarılı bir öğrenciydi. Liseden sonra ‘Baba, yüksekokula gideyim mi?’ diye sordu, kararı kendisine bıraktım. Sonra askere gitti. Polislik ve uzmanlık sınavlarına girdi. Uzmanlık sınavı sonuçları daha erken açıklandığı için uzmanlığa gitti. Oradan da Özel kuvvetlere girdi. Ömer'im bir başkaydı. Ailede tekti. Yamalı pantolonla, birlikte koyun güderdik. Çok sakin ve saygılı bir çocuktu, hiç yaramazlık yapmazdı. Bizi hiç üzmezdi. Askeri disiplinle yetişti. Çok çalışırdı. Tarlada, bağda, evin geçimine yardımcı olurdu. Kimseye minnet etmezdi, zor koşullarda okudu. Lisedeyken, bir gün köyün arabasını kaçırdı, Niğde’den köye akşam karanlığında 57 kilometre yolu yürüyerek geldi. O kadar güçlü ve kuvvetliydi.”

NEŞET ERTAŞ’I ÇOK SEVERDİ

“Değerlerine bağlı, inançlı bir vatan evladıydı. Namazını kılar, orucunu tutardı. Bana da orucumu tutabilmem için daima cesaret verir destek olurdu. Gösteriş yapmasını sevmezdi, çok ısrar ettim ancak bir kez olsun üniforması ile köye gelmedi, ‘Baba, Ömer köye gelmiş hava atıyor’ demesinler derdi. Saz çalar, türkü de söylerdi. Neşet Ertaş’ı ise çok severdi. Sesi de güzeldi. Yiğit oğlum, hem maddi, hem de manevi olarak hayatı boyunca bizi hiç yalnız bırakmadı.’’

30 kurşunla şehadete yürüdü

Başçavuş Ömer Halisdemir… “Sana, vatanımız adına tarihi bir görev veriyorum. Tuğgeneral Terzi vatan hainidir. Onu, karargâha girmeden öldür! Bunun sonunda şahadet var” emrini alır almaz harekete geçti. Şehadet pahasına görevini yaptı, vücudunda 30 kurşunla Hakk’a yürüdü.

Liseli Ömer

15 Temmuz kalkışmasında Özel Kuvvetler Komutanlığında canını hiçe sayıp verilen emri tereddütsüz uygulayarak tarihin seyrini değiştiren şehit Astsubay Ömer Halisdemir’in lise yıllarına ilişkin kareler ilk kez ortaya çıktı. Yeni Şafak, Niğde Teknik Lisesi makine bölümü mezunu olan Halisdemir’in lise yıllarına ilişkin fotoğraflarına ulaştı. Ömer Halisdemir’in memleketi Niğde Çukurkuyu köyünden çocukluğunun beraber geçtiği arkadaşları ile Niğde Teknik Lisesi makine bölümünde gösteren fotoğraflar 1992 yılına ait.

GELMEZ OLDUN OĞUL

Gururu ve hüznü bir arada yaşayan Baba Hasan Hüseyin Halisdemir, şehit oğluna olan özlemini ise o acıklı türküdeki şu ifadelerle dile getirdi:

“Ey oğul, elbiseni saklıyorum, her bayramda kokluyorum, gelir diye bekliyorum, gelmez oldun oğul, yandım oğul, öldüm oğul, kırıldı kolum, kanadım tutmuyor oğul”



#Milli İrade
#15 Temmuz
#Ömer Halisdemir
10 ay önce