İki ülke arasındaki ilişkilerin tarihi geçmişine vurgu yapan Yıldırım, köklü ilişkilerin yara almasına müsaade edilmemesi gerektiğini söyledi. Yıldırım, Gülen'in iadesine ilişkin de “Bizim en büyük beklentimiz, bütün bu hukuki süreçlerin zaman kaybetmeden yürümesi ve burada milletimizin beklentisi olan sonucun ortaya çıkmasıdır" dedi.
Türk halkında, darbenin arkasında ABD'nin olduğuna dair inancın bulunması konusunda da Yıldırım, “Bu algıyı düzeltmek için buradayız… Dolayısıyla bundan sonraki süreçte eğer bu terör başının cezalandırılmak üzere ülkemize iadesi süreci hızlandırılabilirse, buradaki işbirliğimiz artarak devam ederse, Türk milletinin bu konudaki üzüntüsü, bu konudaki hayal kırıklığı da çok hızlı bir şekilde müspete dönecektir" diye konuştu. Suriye konusunda Türkiye'nin hassasiyetlerini paylaşan Yıldırım, “ABD'nin bu konudaki kararlılığını bir kez daha gördük ve hiçbir şekilde PYD-YPG unsurları Fırat'ın batısında varlık göstermeyecekler… Biz biliyoruz ki, bunlar PKK ile içiçeler. ABD bilmelidir ki, bir terör örgütüyle başka bir terör örgütünü belki alt edebilirsiniz ama ondan sonra elinizde kalan terör örgütünü nasıl alt edeceğiniz önünüze gelecektir" dedi.
Başbakan Binali Yıldırım, "Fırat Kalkanı Operasyonu"nun, sınır güvenliği sağlanana kadar devam edeceğini söyledi. Habertürk TV'de soruları cevaplayan Yıldırım, Cerablus'a yönelik operasyon konusunda bilgi verdi. “Ciddi anlamda tehdit oluştu harekatı yapmaya karar verdik" diyen Yıldırım şunları kaydetti:
Suriye'nin topraklarında gözümüz yok. Bizim hassasiyetimiz, bu toprakların PYD-YPG unsurlarınca işgal edilmemesi. Cerablus da dahil, bütün alanın YPG ve PYD'den temizlenmesi lazım. ABD ile anlaşmamız şudur, bu Münbiç'de, bu bölgede bulunan PYD'lilerin nehrin doğusuna geçmesi lazım. Bu gerçekleşinceye kadar burada bizim operasyonlarımız sürecek.
Çözüm süreci diye bir şey yok. Çözüm milletle. Terör örgütü ile çözüm olmaz. Katiyyyen. Askeri şehit eden, polisi şehit eden canilerle neyi çözeceğiz? Kiminle çözeceksiniz? Terör örgütünün baskısından kurtulamayan parti ile mi çözeceksiniz?
Ayın 6'sında (6 Eylül), İran Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı, yani başbakan seviyesinde, Sayın Cihangiri geliyor. İran'la her konuda, gerek PKK terörüyle mücadele gerek Suriye'deki sorunların çözülmesi gerekse ikili ilişkilerimizin daha da geliştirilmesi gibi önemli konularda kararlar alacağız.
ABD Başkan Yardımcısı Biden ile görüşmelerde ağırlıklı olarak 15 Temmuz darbe girişimi ile Suriye'deki gelişmeler ve terör başlıkları değerlendirildi. Darbe girişimi sırasında ABD'den yapılan açıklamaların Türk halkında yarattığı rahatsızlık aktarıldı. Türkiye'de oluşan hassasiyetin giderilmesi için Fetullah Gülen'in iadesinin hayati önem taşıdığı vurgulandı. Darbe girişiminin Gülen'in talimatı ve kadroları tarafından gerçekleştirildiğine ilişkin bilgiler paylaşışdı. İadenin olmaması durumunda, Türkiye-ABD ilişkilerinde kırılma olacağı ifade edildi.
ABD'nin terör örgütü PYD-YPG'ye verdiği destekten duyulan rahatsızlık dile getirildi. Münbiç'in DAEŞ'ten temizlenmesinin ardından kentin kontrolünün Suriyeli muhaliflere bırakılması ve PYD güçlerinin geri çekilmesi aktarıldı.
Türkiye'nin, Suriyeli muhaliflerin Cerablus'a yönelik harekatına verdiği sınır ötesi destek de görüşmelerde değerlendirildi. Suriye'nin toprak bütünlüğünün korunmasının da Türkiye için beka meselesi olarak görüldüğü vurgulandı.
Görüşmelerde Kıbrıs da gündeme geldi. Görüşmelerin bu kez sonuçsuz kalmaması gerektiği vurgulandı. Görüşmelerde enerji güvenliği konusunda Irak'taki gelişmelerin de analiz edildiği vurgulandı.
