Türk dış politikasında geride kalan 20 yılda milli çıkar, hak ve menfaatlerin korunması konusunda önemli adımlar atıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan 21 yıla sayısız başarı sığdırırken, dış politikada izlediği bağımsız ve milli tutum, başta Batı olmak üzere çok sayıda uluslararası aktörün kirli hesaplarını bozdu. Doğu Akdeniz’de, Libya’da, Orta Doğu ve Kafkasya’da, Balkanlar ve Doğu Avrupa’da nüfuzunu artıran Türkiye, uluslararası arenada konumunu yeni zemine taşıyarak istikrarlaştırıcı bir küresel güç olma yolunda adımlar attı.
LİBYA’DA İSTİKRARI SAĞLADI
Erdoğan yönetimi, Libya’da Birleşmiş Milletler (BM) tarafından tanınan meşru Trablus hükümetini (UMH), darbeci Hafter güçlerine karşı destekledi. Sahada aktif rol alarak sert gücünü göstermekten çekinmeyen Türkiye, ülke geleceğini yok sayarak çıkarları doğrultusunda Hafter’i destekleyen Fransa, ABD, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Mısır başta olmak üzere çok sayıda ülkenin planlarını
suya düşürdü.
MAVİ VATAN’I GARANTİYE ALDI
2019’da iki ülke arasında “deniz yetki alanlarının sınırlandırılması” ve “askeri güvenlik işbirliği” mutabakat muhtıraları imzalandı. Anlaşma kapsamında Erdoğan yönetimi hem UMH’nin uluslararası zemindeki meşruiyetini sağlamlaştırdı, hem de Akdeniz’deki çıkarlarını korudu. Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, Yunanistan, İsrail ve Mısır’a gibi Türkiye’yi görmezden gelerek birbirleri ile anlaşmalar yapan ve bölgede hak iddia eden aktörlere karşı Mavi Vatan’ın sınırları çizildi. Bölgede keşfedilen hidrokarbon kaynakları korundu.
TERÖR KORİDORUNA TÜRK DARBESİ
Kargaşadan faydalanan PKK’nın Suriye kolu YPG, Türkiye’nin güney sınırlarından Akdeniz’e kadar uzanan özerk bir yönetim oluşturmayı hedefliyordu. ABD’nin hamiliğinde ve finansörlüğünde hareket eden PKK/YPG’nin krili planlarını, Erdoğan yönetimi ve Türk askeri bozdu. Türk Silahlı Kuvvetleri, Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, Barış Pınarı ve Bahar Kalkanı harekatları ile terör koridorunu yerle bir etti. Binlerce terörist etkisiz hale getirildi. Oluşturulan güvenli bölgeye Suriyeliler iskan edildi ve bölgenin demografik yapısı korundu.
AFRİKA’DA UMUT IŞIĞI
Afrika kıta tarihinde sömürgecilik faaliyetleri ile kara bir leke olarak kayıtlara geçen Fransa’nın karşısına Erdoğan Türkiye’si proaktif politikasıyla yeni umut oldu. Libya’da, Fransa’nın uğradığı hezimet, bütün Afrika’da domino etkisi yarattı. Darbelerle kıta ülkelerini istikrasızlığa sürükleyerek tahakküm altına alan Fransa ve diğer sömürgeci güçlere karşı Türkiye, ekonomik, kültürel ve askeri alanlarda attığı adımlarla
kıtada nüfuzunu artırdı.
İSLAM DÜNYASININ SESİ OLDU
Cumhurbaşkanı Erdoğan liderlerinden kendi medeniyet birikimini ortaya koyan Türkiye, İslam dünyası ve Orta Doğu’daki komşu Arap ülkeleriyle bağını güçlendirdi. İsrail işgali altındaki Filistin’e yönelik zulme karşı mücadelede en ön safta yer alan Türkiye, Katar’a uygulanan haksız ambargoya karşı çıktı. Arakanlılara yönelik soykırım başta olmak üzere, Balkanlar’da Müslüman nüfusun sesi oldu, Birleşmiş Milletler nezdinde İslamofobi’ye ve yabancı düşmanlığına karşı mücadelede ön saflarda yer aldı. Suriye’nin parçalanmasının önüne geçti. Bölge ülkeleri için en büyük tehditlerden biri olan DEAŞ’a karşı düzenlediği operasyonlarda
aktif rol aldı.
TÜRK DEVLETLERİ TEK YUMRUK
ABD ve Rusya’nın nüfuz mücadelesinde yıpranan Kafkaslar ve Orta Asya ülkeleri için Türkiye yeni bir umut oldu. Sert gücüyle sahaya inen Türkiye, Ermeni işgalindeki Karabağ’ın işgalden kurtarılmasında büyük rol aldı. Erdoğan yönetimi Türk Devletleri Teşkilatı’nın kurulması ile Türk Devletleri arasında kapsamlı iş birliğini güçlendirdi.
Muazzam dönüşüm mimarı
Arnavutluk Başbakanı Edi Rama, 14 Mayıs seçimlerinin sadece Türkiye için değil, tüm bölge ve dünya için önemli olduğunu belirterek, Türk halkının, ülkesi ve dünya için çok önemli işler yaptığını vurguladığı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı desteklemesi gerektiğini ifade etti. Türkiye’nin Balkanlar ve Avrupa için de büyük bir öneme sahip seçimlerin arefesinde olduğunu söyleyen Rama, “Türk halkının her bir ferdine saygı duymakla birlikte Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik en âli takdirlerimi ifade etmek isterim. Onun vizyonu, cesareti, iradesi ve yorulmak nedir bilmeyen enerjisi Türkiye’yi tüm dünyanın gözümde muazzam bir dönüşüm örneğine dönüştürdü” ifadelerini kullandı. Erdoğan’ın Rusya-Ukrayna Savaşı’nın sonuçlarından en çok etkilenen ülkelere tahıl ulaştırılması için ağırlığını ortaya koyduğunun altını çizen Rama, Cumhurbaşkanı’nın “Dünya için bu denli zor bir zaman diliminde” yaptığı bu gibi katkıların seçmenler tarafından göz ardı edilmemesi gerektiğini söyledi. Erdoğan’ın Arnavutluk'un da iyi bir dostu olduğunu söyleyen Rama, Türkiye’nin Kosova’ya desteğini, Arnavutluk’taki depremden sonra yardım eli uzatmasını ve koronavirüse karşı mücadelede yardımlarını unutmayacağını ifade etti. Rama, ayrıca 14 Mayıs’ta Türk halkının “ileriye doğru devam etmenin meşakkati ve geriye gitmenin kolaylığı arasında karar vereceğini” kaydetti.
