Başarısının sırrını ve YKS'ye hazırlık sürecini anlatan Kabataş Erkek Lisesi öğrencisi Takır, sınav sonucunun bu şekilde olmasını beklemediğini, sonucu gördüğünde tuhaf bir his yaşadığını söyledi.
Takır, sınav sonucunu gördüğü andaki şaşkınlığını, "Bir daha baktım, öyle mi? Bir daha... Öyleymiş gerçekten. Benim için gerekten tuhaf oldu çünkü hiç beklemiyordum." sözleriyle dile getirdi.
Daha önce sınav sorularının cevaplarını kontrol etmediğini aktaran Takır, "İyi geçtiği için ilk 100'e girmeyi hedefliyordum. Ya da en kötü ihtimalle ilk 200, 300 falan gelir gibi düşünüyordum ama bu kadar beklemiyordum yani." dedi.
Başarısının anahtarı sistemli çalışma
Sınava hazırlık sürecinin yorucu geçtiğine işaret eden Takır, 10. sınıfı bitirdikten sonra YKS'ye hazırlanmaya başladığını, 11. sınıfta çalışmayı sürdürdüğünü, 12. sınıfta ise iyice sınava yoğunlaştığını ve çok çalıştığını belirtti.
Çalışma sistemine ilişkin bilgi veren Takır, gününün büyük bir bölümünü sınav hazırlıklarına ayırdığını anlatarak, şöyle devam etti:
İlk tercihi Galatasaray ya da Koç Üniversitesi olacak
Ahmet Berk Takır, bundan sonraki süreçte eğitim yolundaki hedeflerine değinerek, "Hukuk okumak istiyorum açıkçası ama tam olarak ne yapmak istediğime henüz karar vermiş değilim. Çünkü çok alt dalı var, çok fazla gidilebilecek yer var. Belki okurken fikrim değişir. Bu bölüm çok olanak açıyor, artık göreceğiz." diye konuştu.
Sözel alandan değil 4. olduğu eşit ağırlıktan tercih yapmayı planladığını dile getiren Takır, ilk tercihinin Koç Üniversitesi ya da Galatasaray Üniversitesi olacağını, biraz daha soruşturup kararını vereceğini söyledi.
Başarının anahtarının düzenli ve çok çalışmak olduğunu vurgulayan Takır, "Benim de çok 'Yeter artık yapmıyorum. Bu ne böyle?' dediğim günler oldu ama ertesi gün yine dersin başına oturdum. Öyle yapmayınca olmuyor gerçekten. Çalışmak lazım, 'zekiyim, şu, bu' değil. Öyle olmuyor." ifadelerini kullandı.
Takır, ailesinin kendisini her zaman desteklediğini ama kararlarına ve isteklerine müdahalede bulunmadığını, evde rahat çalışabilmesi için de gerekli ortamın sağlandığını sözlerine ekledi.
"Duygusal destek ve motivasyon sağladık"
Anne Huriye Berk Takır, evlatlarının her ikisiyle de gurur duyduğunu ama bunun çok farklı bir duygu olduğunu ifade etti.
Oğlunun ilkokuldan beri okumayı ve araştırmayı çok seven, özellikle ilgisi olduğu konularda derinlemesine araştırma yapan bir çocuk olduğunu anlatan Takır, genel kültür açısından da çok yoğun bilgiye sahip olduğunu, sözel alanında sağladığını başarıda bunun çok faydasını gördüklerini dile getirdi.
Takır, "Biz ona daha çok duygusal destek ve motivasyon sağladık. O zaten her zaman sorumluluğunu bilen, çalışan, düzenli bir çocuktu. O yüzden biz bu konuda hiç zorlanmadık." dedi.
Çocuğunun hukuk okumaya çok küçük yaşlarda karar verdiğini aktaran Takır, "Ne olmak istemediğini, ne olmak istediğini bilip kendine bir hedef bir yol çizdiği için bizim işimiz de kolaydı esasında. Biz istediği konuyla ilgili bilgi vermeye çalıştık. Önünde ne gibi zorluklar olabileceğini ya da ne gibi avantajları olabileceğini, nasıl bir yol çizebileceğini, ileride nasıl bir hayat istediğini anlamasına yardımcı olmaya çalıştık aslında." diye konuştu.
Kız kardeş Zeynep Takır da sınav sonucunu sabah erken saatlerde öğrendiklerini ve ilk başta inanamadıklarını anlatarak, çok mutlu olduklarını söyledi.
Ağabeyinin hep başarılı bir insan olduğunu, kültürel ve akademik açıdan da çok dolu olduğunu belirten Takır, başarılı olmasını beklediğini ama bu sonucun sürpriz olduğunu ifade etti.
