|

Bir medeniyet yeniden keşfediliyor

Asurluların kültürel hazinesini gün yüzüne çıkaran Ziyaret Tepe kazılarında sona gelindi. 18 yıldır süren projede Asur medeniyetinin kültürel mirası hakkında önemli bulgulara rastlandı. Kazı direktörü John MacGinnis, bugüne dek hiç karşılaşmadıkları bir dile, konut ve kışlalara ulaştıklarını söyledi.

Yeni Şafak
04:00 - 22/03/2017 Çarşamba
Güncelleme: 19:42 - 24/03/2017 Cuma
Yeni Şafak
Bir medeniyet yeniden keşfediliyor
Bir medeniyet yeniden keşfediliyor

İlk çağda Ortadoğu'nun en büyük imparatorluklarından Asur İmparatorluğu'nun, Dicle bölgesindeki eyalet merkezlerinden biri olan Tuşhan'ın M.Ö. 8 yüzyıla ait kalıntılarına ev sahipliği yapan Ziyaret Tepe gün yüzüne çıkıyor. Tekfen Vakfı tarafından desteklenen kazı çalışmaları tamamlandı. 18 yıldır süren projede Asur medeniyetinin kültürel zenginliği ve mirası hakkında çok sayıda bulguya ulaşıldı.



HEYECANLANDIRAN GELİŞMELER VAR


Cambridge Üniversitesi'nden Dr. John MacGinnis'in direktörlüğünde yürütülen çalışmalar kapsamında vali sarayı, seçkinlerin konutları, erlerin kışlaları gibi yapılar ortaya çıkarıldı. Öte yandan da imparatorluğun M.Ö. 9. yüzyılın başındaki genişlemesinden çöküşüne kadar olan tarihin izi sürüldü. Ortaya yüzlerce bulgu çıktı. Bunlar arasında günlük kullanım eşyalarının yanısıra daha önceden bilinmeyen fakat 2500 yıl önce konuşulan bir dilin varlığına işaret eden, çivi yazısıyla yazılmış bir kil tablete de rastlanıldı. Sarayda bulunan tablette Tuşhan'a getirilen 60 kadının bildiğimiz herhangi bir dile ait olmayan isimleri yazıyor. Asurlular, yazıyı Anadolu'ya taşıyan medeniyet olarak biliniyor.





KÜLTÜREL ETKİLEŞİME YENİ ÖRNEKLER


15 yıldır projede yer alan, direktör John MacGinnis ile Tuşhan'daki çalışmalarını konuştuk. MacGinnis, Tuşhan'daki keşiflerin tarihin seyri açısından önemini şu sözlerla anlattı: "Suriye ve kuzeyiyle ilgili sınırlar bu kazılarda baktığımız önemli noktalardan biri. Asurlulara ait olan veya Anadolu'nun kendi yerel halkına ait olanlar nedir, ikisinin arasındaki etkileşim ne durumda bunları araştırdık. Yakılarak gömülme bu etkileşimin çok iyi bir örneğiydi. Aynı zamanda kuşların göçlerine göre ileriye dönük kehanetlerde bulunmak Anadolu kültüründe vardır. Tüm bunlar Asurluların kendilerinden olmayan yabancı kültürleri benimsediklerini gösteriyor. Tarihi açıdan ne önemli denirse buradaki bulgulardan en önemlisi Asur İmparatorluğu'nun çöküşü hakkında. Çalışmalar sürecek."



DEĞERLENDİRMESİ 10 YILI BULACAK


MacGinnis, elde edilen bulguların değerlendirilmesinin yaklaşık 10 yılı alacağını söylüyor. "Hala daha heyecan verici bulguların olduğunu biliyoruz" diyen MacGinnis, kendisini en heyecanlandıran keşfi ise şöyle anlatıyor: "Ben Asur uzmanıyım. Çivi yazısı okumak benim esas alanım. Bunlarla ilgili tabletler bulmak beni çok heyecanlandırdı. Bir askere ait mektuba ulaştık. Bu çivi yazısı tablet, 30 hektarlık kocaman bir alanda muhteşem bir tesadüf. Bu bölge gerçekten medeniyetlerin beşiği."



Her şey bu kitapta


Ilısu Barajı'nın tamamlanmasıyla su altında kalacak olan ören yerinin kurtarılmasına yönelik olarak gerçekleştirilen kazının serüveni bir de kitap oldu. “Ziyaret Tepe–Asur İmparatorluğu'nun Anadolu Sınırlarını Keşfederken” adlı kitapta John MacGinnis, Marmara Üniversitesi'nden Prof. Dr. Kemalettin Köroğlu Tuşhan şehrinin gündelik yaşantısını, bir kazının A'dan Z'ye bileşenlerini ve öyküsünü yüzlerce fotoğraf ve uzman arkeologlar tarafından kaleme alınan metinlerle gözler önüne seriyor.










#Asurlar
#Ziyaret tepe
#Ilısu Barajı
7 yıl önce