|

Karabağ'da siviller hedefte

Alihanlı köyünde 2 yaşındaki Zehra ve babaannesinin öldürülmesinden sonra Dağlık Karabağdakı işgalci güçlerini yöneten Ermeni general Levon Mnaçakanyan sivillerin öldürülmesi üzerine soruya şöyle cevap verdi: "Gelecekte de Ermeni birlikleri ihtiyaç olması halinde kendilerini korumak için hedefe yönelik ve orantısız güç kullanmağa hazır olacaktır". Bu cümleyi tersinden okuduğumuz zaman karşımıza şöyle bir sonuç çıkıyor: Ermeni General Dağlık Karabağ`da işgali sürdürmek için sivillerin hedef alınacağını söylüyor.

Yeni Şafak ve
04:00 - 11/07/2017 Salı
Güncelleme: 08:26 - 11/07/2017 Salı
Yeni Şafak
İLLUSTRASYON: CEMİLE AĞAÇ YILDIRIM
İLLUSTRASYON: CEMİLE AĞAÇ YILDIRIM
Dr. Cavid Veliyev
- Azerbaycan Cumhurbaşkanı himayesinde Strateji Araştırmalar Merkezi Dış Politika Daire Başkanı

4 Temmuz gecesi Ermeni Silahlı Kuvvelerinin işgal altındakı Azerbaycan'ın Karabağ bölgesinden havan topuyla Azerbaycan'ın Fizuli ilinin Alihanlı köyüne saldırısı sonucu iki sivil hayatını yitirmiş, 1 sivil yaralanmıştır. Hayatını kaybedenler 2 yaşında Zehra ve babannesi kendi evlerinin bahçesinde öldürülmüştür. Bu Ermeni ordusunun Azerbaycanlı sivillere yönelik ilk saldırısı değildir. 2011 yılında Ermeni askerlerinin kurduğu bombalı oyuncak tuzağı 13 yaşında Aygün'ü öldürmüştü. Daha sonra Ermeni keskin nişancısı 9 yaşında Fariz'i de başından vurarak öldürmüştü. 2015-2016 yılında Ermeni ordusunun işgal altındakı bölgeden sürekli Azerbaycanlı sivilleri hedef alması nedeniyle Azerbaycan ordusu bölgedeki sivillerin güvenliğini sağlamak amacıyla bir operasyon düzenlmiş ve stratejik bölgeleri işgalden kurtarmıştır.

Ermeni ordusu tarafından 2 yaşındaki Zehra ve babaannesinin öldürülmesine uluslararası örgüt ve sivil toplum örgütlerinin sessiz kalması Azerbaycan'da tepkiyle karşılandı. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev dünya kamuoyunu Karabağ'da sivil ölümlere karşı duyarsız kalmamağa çağırdı. Bu olay Minsk Grubu eşbaşkanlarının ateşkesi denetlemek amacıyla bölgeyi ziyaretinden kısa süre sonra gerçekleşmiştir. Olaydan sonra meselenin çözümünde arabulucu rolü oynayan Rusiya Federasyonu, Fransa ve ABD'den oluşan Minsk Grupu eşbaşkanları iki açıklama yaptı. Birinci açıkalam sadece tarafları ateşkesi uymağa davet ederken Azerbaycan'ın baskısı ile yapılan ikinci açıklamada sivillerin öldürülmesinin barış görüşmelerinin önünde engel oluşturulduğu vurğulandı.

Devlet düzeyinde ilk sert tepki Türkiye Cumhuriyeti'nden geldi. Türkiye Cumhuriyeti Dış İşleri Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, Ermeni ordusu tarafından yapılan top ateşi sonucu sivillerin öldürülmesi şiddetli kınanarak, hain saldırıda hayatlarını kaybedenlere Allah`tan rahmet ailelerine ve tüm Azerbaycan halkına başsağlığı dilendi. Ardından Cumhurbaşkanı Receb Tayyib Erdoğan Cumhurbaşkanı Aliyev'i arayarak başsağlığı diledi.

NEDEN SİVİLLER
VURULUYOR?

Nisan 2016`da yaşanan "Dört Günlük Savaş"ta Azerbaycan ordusu Cebrayıl ilinin Çoçukmercanlı köyünü işgalden kurtarmış ve daha sonra bu köy devlet tarafından yeniden yapılmıştı. Köyün yeniden onarılması aslında Dağlık Karabağ sorunun çözümü açısından oldukça önemlidir. Çünkü Azerbaycan Çoçukmercanlı köyünü onararak Dağlık Karabağ'da yaşayan Ermeniler'e sorunun çözümü sonrası politikasının ne olabileceğini gösterdi. Ermenilere verilen mesaj şuydu, Dağlık Karabağ sorunu çözülürse sizin de yaşam şartlarınız böyle olacaktır. Diğer taraftan köye Karabağ Savaş'ı sırasında ordan göç eden Azerbaycanlı sivil halkın dönüşü başladı. Bu olay işgal sonuçunda kendi topraklarından kaçkın ve göçmen durumunda olan 750 bin Azerbaycanlı kaçkın ve göçmeni kendi topraklarına dönmesi yönünde umutlandırdı.

Ermenistan tarafı 25 yıldır işgal etdiyi bölgeyi onaramamışken ve hatta oraya yerleştirmiş olduğu sivil halk altyapı ve iş yetersizliyi nedeniyle bölgeyi terk ederken Azerbaycan bir yıl gibi kısa bir sürede Çoçukmercanlıyı yeniden yapılandırdı. Azerbaycan Esir ve kaybolmuşlar, rehin alınmışlarla iş üzere devlet başkanlığının verilerine göre, işgal altında olan Dağlık Karabağ ve çevre illerine Ermenistan 23 bin kişiyi sonradan yerleştirmiştir.

Azerbaycan'ın Çoçukmercanlıyı yeniden onarması ve buradakı sivil halkın güvenliğini sağlaması Ermenistan'ı rahatsız ediyordu. Sivil dönüşlerin karşısının alınması için onların korkutulması gerekiyordu ki, son sivillerin öldürülmesi de bunu hedeflemişti. Aslında bu yöntem şuanki Ermenistan askeri ve siyasi yönetimi için yabancı değildi. Nitekim 1992 yılında Hocalı'da yapılan soykırımın amacı da bu olmuştur. Sonuçta Azerbaycan rayonları Hocalı`dan sonra sivil halkın korkup kaçmasıyla boşalmıştır. Alihanlı köyünde 2 yaşındaki Zehra ve babaannesinin öldürülmesinden sonra Dağlık Karabağdakı işgalci güçlerini yöneten Ermeni general Levon Mnaçakanyan sivillerin öldürülmesi üzerine soruya şöyle cevap verdi: "Gelecekte de Ermeni birlikleri ithiyaç olması halinde kendilerini korumak için hedefe yönelik ve orantısız güç kullanmağa hazır olacaktır". Bu cümleyi tersinden okuduğumuz zaman karşımıza şöyle bir sonuç çıkıyor: Ermeni General Dağlık Karabağ'da işgali sürdürmek için sivillerin hedef alınacağını söylüyor.

İkincisi önumuzdeki günlerde iki ülke Dışişleri Bakanları düzeyinde Dağlık Karabağ meselesinin çözümüne ilişkin bir görüşme yapılması planlanmaktadır. Ermeni ordusu sivilleri hedef alarak diplomatik görüşmelerde Azerbaycan'a karşı baskı uygulamağa çalışmaktadır. Ziraa orduların karşı-karşıya gelmesi durumunda Ermenistan'ın yetersiz olacağı Nisan 2016'da yaşanan "Dört günlük Savaş"ta ortaya çıkmıştı. Bu konuda dikkat çeken açıklama Ermenistan Dış İşleri Bakanı sözcüsü Tigran Balayan'dan geldi. Balayan konuyla ilgili şöyle bir açıklama yaptı: "Bundan sonrakı süreçte gerginliğin tırmanmamasın ve kayıpların artmaması için Azerbaycan yönetimi Viyana ve Sankt-Petersburg görüşmelerinin şartlarını kabul etmelidir". Bu açıklamanın da satır aralarından anlaşılıyor ki, Ermeni ordusunun sivilleri öldürmesinin amacı Azerbaycan'a zorla şartlarını kabul ettirmektir. Yani Balayan'ın açıklaması bir nevi, sivilleri öldürürek kendi politik amaçlarına ulaşmağa çalıştıklarının kanıtıdır.

ERMENİSTAN ÇÖZÜME YANAŞMIYOR

Balayan'ın bahsettiği Viyana ve St. Petersburg görüşmeleri 2016'nın Nisan ayında Karabağ'da yaşanan dört günlük savaş sonrasında gerçekleşmişti. Genel olarak arabulucu olan Minsk Grubu'nun teklifleri arasında Ermeni birliklerinin işgal ettiği Azerbaycan topraklarından geri çekilmesi ve Dağlık Karabağ'ın gelecek statusunun sonradan belirlenmesi sorunun çözümü açısından en önemlileridir. Fakat Ermenistan maalesef şu ana kadar bu teklifleri kabul etmemiş ve statuskvonun sürdürülmesinden yanadır.

Genel olarak Ermenistan'ın işgal altındakı bölgelerden askerlerini çekmemekte israr etmesi sorunun barışçıl yolla çözümü yönünde en büyük engeldir. Ermenistan kararvericileri yeniden benzeri olayların yaşananmaması yollarını aramak yerine sivillere yönelik saldırıların devam edeceği mesajlarını vermektedirler. 2 yaşındaki Zehranın öldürülmesine Ermenistan sosyal şebekelerinde hak kazandırılması ise Ermenistan politikacı ve aydınlarının Ermeni gençlerini kin ve nefretle büyüttüklerinin kanıtıdır. Karabağ'da sivillerin öldürülmesi Azerbaycan'da sorunun diplomatik yolla çözümü yönünde umutları tüketmiştir.

#Alihanlı köyü
#Dağlık Karabağ
7 yıl önce