|

Ramazan İmsakiye 2024 Siirt Sahur Vakti

Ramazan ayı, İslam dininin beş şartından biri olan orucun tutulduğu kutsal bir aydır. Ramazan ayı, bereket, mağfiret ve manevi arınma ayı olarak kabul edilir. İmsakiye, Ramazan ayı boyunca her gün için iftar ve sahur vakitlerini gösteren bir tablodur. Ayrıca imsak, güneş, öğle, ikindi ve yatsı namazı vakitlerini de içerir. Siirt 2024 imsakiye sayesinde Siirt'te iftar saati kaçta, akşam ezanı saat kaçta okunacak? sorusunun cevabı öğrenilmekte. Ramazan imsakiyesi 2024 ile Siirt imsak, sahur vakti, iftar akşam ezan saati günlük olarak takip edilmekte. Peki Siirt için imsak, sahur vakti saat kaçta? İşte 2024 Siirt imsakiyesi...

14:24 - 10/03/2024 Pazar
Güncelleme: 10:57 - 8/03/2024 Cuma
Yeni Şafak
Siirt sahur vakti 2024 Ramazan imsakiyesi
Siirt sahur vakti 2024 Ramazan imsakiyesi

Ramazan imsakiyesi, on bir ayın sultanı ramazan ayında oruç ibadetini yerine getirecekler için imsak, iftar ve sahur vakti bilgilerine en hızlı ve en kolay ulaşabilmesine olanak sağlamaktadır. Siirt'te sahur kaçta bitiyor, imsak ne zaman sona eriyor? gibi soruların cevaplarına Siirt imsakiye sayfası üzerinden erişebilirsiniz. Peki Siirt sahur saati kaçta, imsak vakti ne zaman? İşte 2024 sahur vakti Siirt imsakiyesi.

Siirt Sahur Vakti 2024

Siirt sahur vakti kaçta, imsak vakti ne zaman? Bu sene ilk sahura 10 Mart Pazar gününü 11 Mart Pazartesi gününe bağlayan gece kalkılacak. Siirt'te ilk imsak 05:02'de bitecek. Siirt
imsak ve sahur vakitleri ve detaylarına aşağıdaki linke tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Sahur Nedir?

Sahur ne demek? Sahur nedir kısaca anlatalım: Kelime açısından incelendiğinde sahur anlamı, oruç tutmak için imsak vaktinden önce uyanıp yemek yenmesi ve su içilmesidir. Oruç için yapılan hazırlıkları ifade eder. İmsak vaktinden önce, sünnet olan, oruç için yeme – içme hazırlığıdır.

Oruç tutmakla yükümlü olmanın şartları nedir?

İslâm’a göre, bireyin sorumlu olmasının temel şartları Müslüman, akıllı ve ergenlik çağına ulaşmış olmaktır. Dolayısıyla bu şartlar, oruç ibadeti ile sorumlu olmanın da şartlarıdır. Buna göre, bir kimsenin Ramazan ayında oruç tutmasının farz olması için öncelikle Müslüman ve âkil-bâliğ olması gerekir (Kâsânî, Bedâî’, 2/87).

İbadetlerle yükümlü olma şartlarını taşıdığı hâlde bazı özel durumlardaki kimselere oruç tutmama ruhsatı verilmiştir. İbadetlerle yükümlü olmamakla birlikte, ergenlik yaşına gelmeyen çocukların alıştırılmak ve ısındırılmak maksadıyla namaz kılmaları ve oruç tutmaları teşvik edilir. Nitekim Hz. Peygamber (s.a.s.), yedi yaşından on yaşına kadarki sürede çocuğun namaza alıştırılmasını önermiştir (Ebû Dâvûd, Salât, 26 [494-495]; Tirmizî, Salât, 182 [407]).

Oruç tutacak gücü olduğu hâlde tutmayan bir kimse, bu oruçlarının fidyesini vererek oruç borcundan kurtulmuş olur mu?

Oruç için fidye verilmesi, oruç tutmaya gücü yetmeyen yaşlı kimseler ile iyileşme ümidi olmayan hastalar için geçerlidir. Hz. Peygamber (s.a.s.) ve sahabenin uygulaması, fidyeden bahseden âyetteki “oruç tutmakta zorluk çekenler.” (el-Bakara, 2/184) ifadesinin yalnızca yukarıda sayılan kimseleri kapsadığını göstermektedir. Buna göre, oruç tutmaya gücü yettiği hâlde tutmayan veya geçici bir sebeple tutamayan kimseler hakkında fidye hükmü yoktur (Buhârî, Tefsîr (Bakara), 26 [4507]; Müslim, Sıyâm, 149-150 [1145]).

Mazeretsiz oruç tutmayanların, tutmadıkları oruçları kaza etmeleri ve tövbe istiğfar etmeleri gerekir. Ayrıca, oruç tutmaya gücü yetmeyen yaşlılar ile iyileşme ümidi olmayan hastalar, fidye vermiş bile olsalar, ileride tutabilecek duruma gelirlerse tutamadıkları oruçları Hanefîler'e göre kaza etmeleri gerekir. Önceden verdikleri fidyeler oruç borcunu düşürmez (Kâsânî, Bedâî’, 2/105; Merğinânî, el-Hidâye, 1/124).

Ramazan aylarında birden fazla oruç bozulması durumunda bu oruçların her biri için ayrı ayrı keffâret gerekir mi?

Farklı Ramazan aylarında da olsa bir kimsenin meşru mazereti olmaksızın kasten bozduğu bütün oruçlar için bir keffâret ödemesi (peş peşe iki kamerî ay veya altmış gün oruç tutması) yeterlidir. Ayrıca bozduğu her orucu kaza etmesi gerekir. Ancak keffâretin ödenmesinden sonra başlanıp kasten bozulan Ramazan orucu için yeni bir keffâret gerekir (İbnü’l-Hümâm, Fethü'l-kadîr, 2/338-340).

İmsak nedir? Ne zaman başlar?

Sözlükte “kendini tutmak, engellemek, el çekmek, geri durmak” anlamlarına gelen imsak, dinî bir kavram olarak, fecr-i sâdıktan, iftar vaktine kadar yemeden, içmeden, cinsel ilişki ve diğer orucu bozan şeylerden uzak durmak, el çekmek demektir. İmsakin zıttı iftardır.

Halk arasında ise “imsak” oruç tutmaya başlanan fecr-i sâdığın oluştuğu vakit anlamında kullanılır. Bu manada imsak, oruca başlama vakti demektir.

Oruca ne zaman başlanıp ne zaman bitirileceği Kur’ân-ı Kerîm’de şu şekilde açıklanmıştır: “(Ramazan gecelerinde) şafağın aydınlığını gecenin karanlığından ayırt edinceye (tan yeri ağarıncaya/fecr-i sâdığa) kadar yiyin, için. Sonra da akşama kadar (yiyip içmeden, cinsel ilişkide bulunmadan) orucu tamamlayın.” (el-Bakara, 2/187).

Sabah ezanı okunmaya başladığında yeme içmeye kısa bir süre devam edilebilir mi?

Takvimlerde gösterilen “imsak”, oruca başlama vaktini ifade eder. İmsak vakti aynı zamanda gecenin sona erdiği, yatsı namazı vaktinin çıkıp sabah namazı vaktinin girdiği andır. Ramazan ayında ezân da imsak vaktinin başlaması ile okunmaktadır. Bu sebeple ezânın başlaması ile yemeyi içmeyi terk etmek gerekir. Ezân başladığı sırada ağızda bulunan lokmanın yutulmasında bir sakınca yoktur.

#Siirt
#Siirt imsakiye
#Siirt iftar vakti
#Siirt sahur vakti
#Siirt imsak vakti
2 ay önce