Osmanlıspor'un başarısının önemli sebeplerinden biri kendi gücünü bilmesi ve karşılaştığı her rakibi maç öncesi ve sırasında iyi tartabilmesi. Tabii bunda en büyük pay teknik direktör Mustafa Reşit Akçay'ın. Temsilcimiz, Olympiakos eşleşmesinin hem Atina'daki ilk ayağında hem de dünkü maçın ilk devresinde de rakibe göre planı olan ve bu plana sadık kalmayı başaran taraftı. Osmanlıspor, doğru yöntemlerle kendisinden güçlü ve tecrübeli bir takım olan Olympiakos karşısında eşleşmeyi dengelemeyi başardı.

Dün, ilk yarıda Mustafa Hoca'nın ve öğrencilerinin stratejisi oldukça iyi işledi. Osmanlıspor, hücumda üretken olmayı becerirken, az risk alıp rakibi kalesinden uzak tuttu. Bir kaç önemli atakta son bölgedeki tercih hataları ve kötü vuruşlar skoru bulmaya engel oldu. Böylesine kilitli bir eşleşmede bulunacak bir gol, maçın da gidişatını tamamen Osmanlıspor'un istediği şekle sokabilirdi. Osmanlıspor eşleşmenin ilk öne geçen tarafı olsaydı, sonuç çok daha farklı olurdu.

İkinci devrenin başlamasıyla beraber rakip tecrübe farkını ortaya koydu. Yunan ekibi, maçtaki ilk pozisyonunda kornerden golü buldu. Olympiakos, kazanma alışkanlığı yüksek, zor gol yiyen bir ekip. Bu seviyedeki bir maçta öne geçtiği zaman skoru geri vermesi oldukça zor. Rakibi tanıyan Osmanlıspor kadrosu da bu durumun farkındaydı ve gole yeterli tepkiyi veremedi. İkinci golle beraber iki takım oyuncularının tek işi doksan dakikayı tamamlamak oldu.

Osmanlıspor'a büyük bir teşekkür borcumuz var. Önemli takımlara karşı çıktıkları 16 Avrupa Ligi maçında 8 galibiyet ve 3 beraberlikle ülke puanına büyük katkı yaptılar. Oynadıkları futbol da ayrı keyif verdi. Bu kazandıkları tecrübeyle önümüzdeki sezonlarda daha büyük işler de yapabilirler.