|
Toprağa kelime eken yazarın ardından...

Bazen her şey üst üste geldiği için anlam bulanır. Bazen her şey üst üste geldiği için anlam katmerlenir, çoklu okumaya dönüşür.

Yaşar Kemal’in bir 28 Şubat günü terk-i dünya eylemesi mesela... Çözüm süreci için herkesin kulağını Dolmabahçe’den yapılacak açıklamaya beklediği bir günde...

Ya da 28 Şubat’ın ağır darbesine maruz kalmış Erbakan Hoca’nın, 27 Şubat’ta vefat etmesi...

Şubat’ın bize söylediği ne çok şey oluyor her yıl.

Yaşar Kemal’in ölüm haberini, cep telefonumun ekranına düşen BBCtürkçe Yaşar Kemal’den bahsediyor mesajı üzerinden aldım.

CNR Kitap Fuarı'ndaydım ve o sıra kavuklu adamlar geçiyordu önümden. Nihayet Dergi’den Serap Kabakçı “Hocam” dedi herkes sanki bizim masal çalıştığımızı haber almış. Fuarın teması Çanakkale ama Çanakkale ile ilgili hiçbir şey yok Yunus Emre Enstitüsü’ne varıncaya kadar, bütün kurumlar masal anlatıyor.

Serap’ın herkes sanki bizim masal çalıştığımızı haber almış dediği, Nihayet Dergi’nin Nisan sayısı ile ilgili hazırlıklarımız...(Siz henüz Mart sayısını kavuşamadan, biz Nisan’ çalışmaya başlıyoruz.)

Dünyanın masalını aradığı bir dönemde, Anadolu köylüsünün ıstırabından destan çıkarmış bir kalem olan Yaşar Kemal’in ekrana düşen ölüm haberini fuar alanına kurulmuş masal atmosferinde almak da ölüm haberinin alındığı ana masalımsı bir hava verdi.

Ama beni bu yazıyı yazmaya iten sebep sadece yukarıda bahsetmiş olduğum şeyler değil. Ekran üzerinden tanık olduğum toprak sevgisi.

Anlatayım...

90’lar boyunca, ATV ekranında gece yarılarına kadar dijital ortam üzerinden “kamusal alan” dilini tecrübe ediyorduk.

Yanlış hatırlamıyorsam yıl 1999’du.

Yaşar Kemal hakkında bir daha aynı suçu işlememek kaydıyla verilmiş olan ceza ertelenmişti. Ve uzun bir süreden sonra Yaşar Kemal ilk defa ekran konuğu olarak Siyaset Meydanı’na çıkacaktı. Gün boyu programın tanıtımı yapıldı. Ama o akşam Yaşar Kemal ile birlikte Toprak Dede namı ile bilinen Hayrettin Karaca da programın konuğu oldu.

Stüdyodaki konuklar Yaşar Kemal’ i dinlemek istiyordu. Lakin Ali Kırca sorularını, Yaşar Kemal’e değil, Hayrettin Karaca’ya, TEMA Vakfı'yla Türkiye’nin topraklarını korumak için dağa taşa ağaç dikmesine dair yöneltiyordu. Niye Yaşar Kemal değil de Hayrettin Karaca konuşturuluyor tepkileri üzerine Ali Kırca şu açıklamayı yaptı: “Hayrettin Karaca özellikle Yaşar Kemal’in konuğu.”

Siyaset Meydanı’na çıkmayı Yaşar Kemal tek şartla kabul etmişti, TEMA Vakfı’nın çalışmalarının programda anlatılması şartıyla.

Bir ülkenin toprağını sevmek soyut bir sevgi değil taşın toprağın tek bir zerresinin yok olmaması için gösterilen sevgi olmalıydı.

Yaşar Kemal’e dair hatırladığım en çarpıcı sahne benim için bu. Sizlerle paylaşmak istedim...

Giderken arkamızda bıraktığımız izlerle insan kalıyor ya da insanlıktan çıkmış oluyoruz.

#Yaşar Kemal
#28 Şubat
#Nihayet Dergi
9 yıl önce
Toprağa kelime eken yazarın ardından...
İnsaf!
Dağ yürekli adamların büyük seçimine doğru
Demografik dönüşüm
Seçim bitsin, önümüze bakalım!
Yerel seçime ramak kala: DEM, Yeniden Refah ve İYİ Parti