Mişon hastalanmış... Doktor, ilaç kâr etmemiş... Gittikçe ağırlaşıyor... Ölüm döşeğinde yattığının farkında... Çoluk çocuğu başına toplanmışlar.
Mişon gözlerini zor açıyor, güçlükle konuşabiliyor.
"Kariziim burda misin?"
"Burdayim kozaziim."
"Rafael burda mi?"
"Yanındayim babaziim."
"Benjamin burda mi?"
"Ben de burdayim babaziim."
"Neşama, Ariel, Ehut..."
"Hepimiz burdayiz babaziim."
Ağır hasta Mişon birden hiddetlenmiş:
"Be kuzim hepiniz burdaysaniz, dükkânı kime bıraktiniz?"
Samatya''da bir balıkçı bağırıyor:
"Canlı balık, canlı balık!"
Siranuş Hanım yaklaşıyor ve Ermeni aksanıyla soruyor:
"Evladım balıklar tazedir?"
Soruyu anlamsız bulan balıkçı yine yüksek sesle bağırıyor:
"Canlı bunlar, canlı!"
"Evladım balıklar tazedir?"
"Canlı diyoruz ya teyze!"
"A evladım ben de canlıyım fakat tazeyimdir?"
Temel siyasete girmeye niyetlenince, yakın arkadaşı, komşusu, amcasının oğlu ve eniştesi olan Dursun''a kararını açıklamış.
Dursun tepki göstermiş:
"Yahu deli misun?"
Temel de şöyle sormuş:
"Şart midur?"
Şart değildir tabii ki ve Temel''i verdiği karardan döndürmek de kimsenin harcı değildir.
Seçime girer, milletvekili seçilir. Dört yandan tebrikler, hediyeler gelir. Kabineye girmesi an meselesidir. Bir üniversite de fahri doktora payesi vermek ister. Temel kabul eder.
Üniversitede düzenlenen törenle cübbesini giyer.
Eve gittiğinde karısı Fadime hem sevinir, hem kıskanır. "Sen doktor oldun, ben de olmak istiyorum" diye tutturur.
Temel, etme eyleme diye dil döker fakat dinletemez.
Rektöre gidip utana sıkıla derdini açar. Rektör anlayışlıdır. "Hay hay efendim, eşinize fahri doktora payesi vermek bizim için şereftir."
Böylece doktor doktor eve dönerler. Ancak Fadime''nin isteği bitmemiştir. "İkimiz de doktor olduk... Ama bir isteğim daha var. Bizim atın da doktor olmasını istiyorum."
Fadime''yi ikna etmek imkânsızdır. Temel yine üniversitenin yolunu tutar, durumu anlatır.
"Bizim hanımın böyle tuhaf bir isteği var, bunun mümkün olmadığını siz açıklar mısınız lütfen?"
Rektör anlayışın zirvesinde... "Rica ederim efendim" der, "biz burada nice eşeklere doktora unvanı veriyoruz. Sizin ata niye vermeyelim?"
