33 gün oldu.
Zaman ilerliyor.
Ama o uzun, meşum geceye dair anlatılacak daha çok hikaye var.
Bugün 15 Temmuz akşamına dair elimize yeni ulaşan bilgileri sizlerle paylaşacağız.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, İçişleri Bakanı Efkan Ala'nın uçaklarının havada nasıl emniyete alındığını, darbe girişiminin hedefine ulaşmasını engelleyen çabaların neler olduğunu zaman geçtikçe, parçaları birleştirdikçe daha iyi anlıyoruz.
Allah'ın lütfu, milletin feraseti, Cumhurbaşkanının cesareti, bilgece tutumu ve o gece sorumluluk makamındaki kimi kritik isimlerin zamanla yarışarak aldıkları inisiyatifler…
Bu parçalardan hepsi tamam olup, biri eksik kalsaydı 16 Temmuz'da başka bir Türkiye'de yaşıyor olacaktık.
Gelinen noktada o geceye dair henüz aydınlatılmamış, gri alanlar bulunsa da, Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanlarının darbe girişiminin içinde yer almadıklarını, destek vermediklerini söyleyebiliyoruz.
Bununla birlikte, ordunun tepesindeki komutanların derdest edildikleri için darbeyi püskürtecek bir girişimde bulunamadıklarını, inisiyatif kullanamadıklarını da biliyoruz.
Bunun bir tane istisnası var.
Hava Kuvvetleri Komutanı Abidin Ünal.
Ünal, darbe kalkışmasının olduğu gece, diğer birçok üst düzey TSK mensubu gibi Korgeneral Mehmet Şanver'in kızının düğünü için İstanbul'a gitmişti.
Saat 19.06'da Ankara'dan, Genelkurmay Harekat Merkezi'nden uçuşların kesildiği, havadaki uçakların inmesi gerektiğini belirten talimat, Hava Kuvvetleri Komutanı'na rapor edildi.
(MİT'e ulaşan ihbar üzerine gelişen süreç)
Ancak raporda darbe teşebbüsünü ima eden herhangi bir ifade yoktu.
Abidin Paşa, neler olup bittiğini öğrenmek için Genelkurmay Başkanı ve İkinci Başkanı aradı.
Emir subayları iki komutanın toplantı halinde olduklarını, kendilerine dönüş yapacakları söyledi.
Ancak geri dönüş olmadı.
Bununla birlikte uçuşların durdurulması ile ilgili emir, Eskişehir'deki Hava Harekat Merkezi tarafından 19.26 itibariyle bütün birliklere iletildi.
Saatler 22.15'i gösterdiğinde, getirilen yasaklamalara rağmen Ankara üzerinde uçuşların başladığı bilgisi, düğünün yapıldığı salona, Hava Kuvvetleri Komutanı'na ulaşıyor.
Abidin Ünal bunun üzerine, darbe girişiminin merkezi olan Akıncı Üssü'nün komutanını arayıp
diye soruyor.
yanıtını veren Üs komutanı,
deyip telefonu kapatıyor.
Hava Kuvvetleri Komutanı bunun bir darbe girişimi olduğunu fark eder etmez, sonuçları darbe girişiminin püskürtülmesine büyük katkı sağlayan bir karar alıyor.
Düğün salonunda bulunan 24 havacı generalle düğün salonunun bir köşesine çekilip 1,5 saat süren bir toplantı yapıyor.
Ünal, havacı generallere,
dedikten sonra, herkese
talimatı veriyor.
Darbecilerin gelip orada bulunanları derdest etmesine kadar geçen bu 1,5 saatte Hava Kuvvetleri Komutanı ve 24 havacı general, yoğun bir telefon trafiğiyle altlarını arayıp emirler veriyor.
Bu bir buçuk saatlik toplantının, darbe kalkışmasının püskürtülmesine dönük ciddi katkıları oldu.
Bunun değerlendirmesini sonuçlara bakarak yapabiliriz.
Hava Kuvvetleri Komutanı ve darbeye karışmamış 24 havacı generalin o süre zarfında kullandıkları inisiyatifin şu sonuçları oldu:
Tanımlanmış Hava Resmi dediğimiz şey, havadaki bütün uçakların aidiyeti, uçuş planı, rotası, irtifası ve tanıtım kodlarının belirlenmiş haline deniyor. Bu resim Eskişehir ve Diyarbakır'daki Birleştirilmiş Hava Harekat Merkezleri tarafından üretilip Ankara'daki Hava Kuvvetleri Harekat Merkezi dahil bütün kullanıcılara sunuluyor.
15 Temmuz akşamı olup bitenlerin bir darbe kalkışması olduğu fark edildiği anda Hava Kuvvetleri Komutanı'nın 24 havacı generalle zamana karşı yarışarak yaptığı bir buçuk saatlik toplantı, kalkışmanın başarısız kalmasına ciddi katkı sağladı.
O toplantı yapılmamış olsaydı, her şey çok farklı olacaktı.