|
Rusya’nın iç işlerine karışma zamanımız geldi

Kısa vadede Türkiye-Rusya ilişkilerinin toparlanmayacağı artık belli. Bu düşünce Türk Dışişleri'ne de hakimdir.



Moskova ise elindeki kartları çeşitlendirerek Ankara'ya abanmayı sürdürüyor. Tüm gazetelerde yer bulduğu halde gazete ömrü yaşayan bir tanesi daha tehlikeli...



“Rusya Parlamentosu'nun alt kanadı Duma'dan iki milletvekili, Atatürk-Lenin döneminde imzalanan, Türkiye'nin Kafkasya sınırlarını bugünkü şekliyle onaylayan ve iki ülke dostluk ilişkilerinin temelini oluşturan 1921 tarihli 'Moskova Antlaşması'nın feshedilmesi için teklif sundu. 'Türkiye-Rusya Sovyet Federatif Sosyalist Cumhuriyeti Dostluk ve Kardeşlik Antlaşması'na atıf yapılarak, Rusya için kazançlı olmayan, Türkiye ile yapılmış anlaşmaların gözden geçirilmesi' önerildi.



Rusya'da teklifi yorumlayanlar, anlaşmanın, Azerbaycan'a bağlı Dağlık Karabağ'ın kurulması gibi 'zor şartları' da içerdiğini hatırlatarak, Azerbaycan dışındaki diğer Kafkas ülkeleri Gürcistan ve Ermenistan'ın 1921 anlaşmasının koşullarını kabul etmediklerini savundular.



SSCB, Moskova Anlaşması ile Misak-ı Milli sınırlarını tanımıştı. Anlaşma, Türkiye-Rusya dostluğunun temel taşı olarak önem taşıyor.” ('

', 08/02, Tüm gazeteler. Tüm gazetelerin dış kaynaklarından birini de gösterelim;

)



Başka bilgiler de var...



“Rusya'da Ermeni lobisi de bir süredir bu yönde çalışma yürütüyordu. II.Dünya Savaşı sonunda bu konuyu Stalin gündeme getirmişti. Moskova anlaşmasının devamı sayılan Kars anlaşmasıyla Rusya imparatorluğunun parçası olan Kars bölgesi, Güney Batum bölgesi ve Ağrı bölgesi Türkiye'nin eline geçmişti. Ermenistan, Kars anlaşmasını geçerli saymıyor. Benzer şekilde Gürcistan parlamentosu da Kars anlaşmasını 2005 yılında lağvetmişti”. (

)



NE DEMEK TÜM BUNLAR?


Böylece çoktan unutulup gitmiş, neredeyse asırlık bir anlaşma anımsandı. Ama neden? Sır var.



Sırları dökelim...



“Devlet Başkanı Putin'in talimatıyla Güney Askeri Bölgesi'nde ani denetime başlayan Rusya Savunma Bakanlığı, Karadeniz kıyısına 40 savaş uçağı ve helikopter gönderdi. Karadeniz kıyısına gönderilen askeri araçlar arasında savaş jetleri, taktik bombardıman uçakları, saldırı uçakları, askeri ulaşım uçakları ile saldırı helikopterleri bulunduğu kaydedildi.”



Ek.. “Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu, 'Karadeniz Filosu ve Hazar Filosu'nun katıldığı bir tatbikatın başladığını duyurdu. 8 bin 500 askerin katıldığı tatbikatta 900 askeri araç, 50 savaş gemisi, 200 savaş uçağı ve helikopteri yer alıyor. (

ve



'ESKİ SINIRLAR' VE III. DÜNYA SAVAŞI


Gelelim sadede...



Moskova Anlaşması'nı fesih girişimi ile Türkiye'nin kuzey sınırlarındaki askerî hareketliliği birbirinden bağımsız düşünebilir miyiz?


Moskova ve Kars Anlaşmaları bugün Ermenistan, Azerbaycan ve Gürcistan sınırlarımızı belirliyor. İşte bu iki hamle o sınırların meşruluğunu sulandırma tuzağıdır.



Hayli karmaşık bir konu bu.. Detaylara girmiyorum ama tarih ve uluslararası hukuk açısından uzmanlar şimdiden muhkem surlar inşa etmeli. Bu bir kara deliğe dönüşmemeli!



Rusların böyle bir pusu atmalarının sebebi, Ankara'nın Suriye'de herhangi bir şekilde anlaşmazlığı sürdürmesi/yükseltmesi durumunda, Türkiye'nin devlet sınırlarının yıkılma tehlikesiyle dolu olduğunu bilmesi gerektiğinin altını çizmek

.



Şimdi Halep, göçmenler, Avrupa Birliği, Almanya, Suudi ordusu ve NATO'nun adının Suriye'de daha kuvvetli geçmeye başladığı bir zamanlamada, dibi I. Dünya Savaşı'na ve her iki ülkenin yeniden kurulduğu türbülanslı zamanlara giden göndermeler yapmak gerçekten tehlikeli.



Tehlikenin boyutu bonkör ifadelerle tarif ediliyor; “Başbakan Medvedev; 'Suriye konusunda uzlaşı sağlanamazsa yeni bir dünya savaşı çıkabilir.' (

)



Çünkü Ruslar, özellikle askeri istihbarat servisi,

Suriye'de bir kara operasyonu için Ankara ve Riyad'ın yakınlaşmasını ABD'nin teşvik ettiğinden şüpheleniyor.

Suud Dışişleri yetkililerinin bunu alenileştiren imaları da var. (

)



Pandora'nın kutusundan çıkarılan Moskova Antlaşması ve Rusya'nın Güney Askeri Bölgesi'ndeki savaşa hazırlık şovları duvara kibrit sürtmek gibi. Bir çok batılı uzman gibi Ruslar da Türkiye ile bir askeri çatışma ihtimalini yok saymıyor. (

)



Kaldı ki, Başbakan Davutoğlu'nun Hollanda dönüşünde gazetecilerin, “Halep koridorunun açılması için Türkiye bir şey yapacak mı” sorusuna verdiği, “biraz bekleyin göreceksiniz” cevabı da.. Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu'nun, «ABD hata ettiğini anladı» açıklamaları da Rus istihbaratçıların göz göze gelmelerine neden olacaktır.





#Rusya
#dışişleri
#moskova
8 yıl önce
Rusya’nın iç işlerine karışma zamanımız geldi
İnsaf!
Dağ yürekli adamların büyük seçimine doğru
Demografik dönüşüm
Seçim bitsin, önümüze bakalım!
Yerel seçime ramak kala: DEM, Yeniden Refah ve İYİ Parti