|
Hâlâ kımıldıyor FETÖ fitnesinin ibresi

15 Temmuz başarısız darbe girişimini takiben, FETÖ elemanlarıyla, OHAL kapsamında başlatılan mücadeleye, tutuklananların, işten el çektirilenlerin, kapatılan dernek ve sair kuruluşların sayısından bakıldığında, olumlu bir tablo ortaya çıkmaktadır.



Özellikle, söz konusu örgüt elemanlarının takiyeci zihniyetinden kaynaklanan gizlenme imkanlarıyla, en zor şartlarda bile fitne üretimini sürdürme kabiliyetlerinin bir gereği olarak, kimi suçsuz insanlar üzerinden işlettikleri ihbar taktiklerinin ellerinden alınmış olması çok önemlidir.



Şimdi, malum takiye nedeniyle henüz yakalanmamış veya örgüt içindeki pasif rolleri nedeniyle henüz üstlerine gidilmemiş olan FETÖ elemanlarının, normalde kendilerini daha da geriye çekmeleri, sinmeleri ve azami sessizlik içinde bekle-göre politikasına tutunmaları umulacaktır.



Ama durum hiç de böyle değildir.



İlgili elemanların, yakında vuku bulacak büyük bir olayda Fetullah Gülen'in darbeci olmadığının anlaşılacağına, dolayısıyla örgüt elemanlarıyla ilgili olumsuzlukların çok kısa bir süre içerisinde tersine döneceğine dair fısıltılı bir propaganda yürüttükleri şeklinde Anadolu şehirlerinden bilgiler gelmektedir.



Bu fısıltılarda kullanılan “büyük olay”, “kısa süre” vurguları doğrudan FETÖ mensuplarını işaret etmektedir. Çünkü onların, canının istediği anda güya Hz. Peygamber'le görüşebilen efendilerinden küçük bir olayın sadır olmayacağına, onun müdahil olacağı işlerin mucize zamanlaması ve şiddetiyle bir anda gerçekleşeceğine dair kesin imanları artık herkesin malumdur.



Bunlardan anlaşılan şudur ki, FETÖ, devletin güçsüzleştirilmesi yönünde üstlendiği ödevleri, halen ittifak ettiği terör örgütleri vasıtasıyla yerine getirmeye çalışırken, öte yandan halk içinde, ya gerçekten pasif olan ya da bilinçli olarak pasif hale getirdiği elemanlarıyla, her şeklinden hayır umduğu fitneleri de içten içe yürütmektedir.



Dolayısıyla, FETÖ ile mücadelede, yukarıda devlet açısından olumladığımız tablo, örgütün halk içinde yürüttüğü yeni fitne faaliyetleri açısından baktığımızda çok da olumlu görünmemektedir.



Diğer bir söyleyişle, devletin kendi kurum ve kuruluşlarını paralel yapıdan arındırmak üzere sergilediği mevcut olumlu mücadelenin, halk kitlesi nezdinde doğurduğu psikolojik tatmin, FETÖ'nin din planında ürettiği tehlikenin perdelenmesine neden olduğu gibi, sadece Türkiye'ye değil İslam ümmetinin tamamına yönelen paralel tehlikenin küçümsenmesini de neden olabilmektedir.



Bunun sonucu olarak, ilgili mücadelede halkın kendisini geriye çekerek, devlete öncelik vermesiyle doğan

boşluk

, sindirildikleri zannedilen FETÖ elemanlarının yeni fitneleriyle doldurmalarına uygun bir boşluk haline gelmektedir ki, Anadolu şehirlerinden bize ulaştığını söylediğimiz fitne bilgileri de bunun sonucudur.



Oysa ki, FETÖ'nün ilk hedefi, devletten önce inancı nedeniyle halktır. Eğer FETÖ, eklektik din anlayışını halka benimsetebilmiş olsaydı, 15 Temmuz destanı da yaşanmamış olunacaktı.



Haliyle, halkın FETÖ mücadelesindeki yeri ve gerekliliği son derece açıktır. Bu manada onun geriye çekilmesi, konunun salt devlete havalesiyle gelişmelerin pasif izleyicisi durumuna getirilmesi yeni problemlerin ortaya çıkmasına neden olabilecektir.



Çünkü FETÖ, Haşhaşilik'in tüm özelliklerini içkin olmakla birlikte, ondan daha geneldir ve dolayısıyla ürettiği tehlike sadece yerli halka değil, ümmetin tamamına yöneliktir.



Haşhaşiler, Şark'ın şakileriydiler.



FETÖ ise hem

Şark'ın şakisi

hem de Batı'da haktan görünmeye çalışan

batılın ta kendisidir

.



Dünyanın dört bir yanına açmakla övündüğü okulların her biri, Türkiye ve İslam düşmanlarının meşum operasyonlarına tahsis edilmiş birer merkezdir.



Böylesine bir büyük düşmanla mücadelenin devlete bırakılması ilk bakışta elzemdir, çünkü bu mücadelenin hukuki bir çerçevede yürümesi asıldır.



Ancak, halkın söz konusu mücadeleye katılması konusunda doğabilecek en küçük bir boşluğun bile (yukarıda zikrettiğim bilgi babında) FETÖ elemanlarınca dolduruluyor olması, halkın da inancını koruma planında sürekli uyanık ve hareketli olmasını zorunlu kılmaktadır.



Hâlâ kımıldayan FETÖ fitnesinin ibresi, en iyi halk tarafından görülebilecektir.



Ve halk için artık FETÖ yılanının kendisi önemlidir, nereden, nasıl tısladığı değil!


#15 Temmuz
#FETÖ
#OHAL
7 yıl önce
Hâlâ kımıldıyor FETÖ fitnesinin ibresi
Kara dinlilerle milletin savaşı
Efendimiz’in (sav) Zekatı-1
Milyonlar milyarlar havada uçuşuyor
Sandık başına giderken…
Operadaki Hayalet’in “kehaneti” gerçekleşirse…