Pazar sabah başlayan yeni bir operasyon neredeyse hafta biterken bu saatlerde henüz ne olacağı belirsiz bir şekilde sürüyordu.

Yazıyı kaleme alırken Zaman gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı ve Samanyolu Medya Grup Başkanı Hidayet Karaca’nın da aralarında bulunduğu on iki kişi tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edilmelerinin sonucu hâlâ belli olmamıştı.

Karaca’nın avukatına dayandırılan bilgilere göre kendisi ifade vermeyi reddederken, yine avukatlara dayandırılan iddialara göre şüpheliler için mahkeme tutuklama kararı verecekti.

Artık karar ne olur, hangi sebeple olur ancak ilerleyen saatlerde ve dolayısıyla bugün detaylı olarak öğrenebileceğiz.

Paralel Yapı’yla mücadelenin yeni ve önemli bir aşaması olarak kabul edilen söz konusu soruşturmadan çıkacak sonuç belli ki bundan sonra olacakların ya da olmayacakların da işaret fişeği muamelesi görecek.

Haftayı bu operasyonun tartışmasıyla geçirirken geçtiğimiz ayların en önemli gündem maddesi Çözüm Süreci’nin birden çok arkalarda kaldığını fark etmiştik.

Son yapılan açıklamayla haftalardır izlediğimiz karşılıklı sert açıklamaların yerini belirli bir sessizliğin alması konusunda mutabakata varıldığını El Cezire muhabiri Gonca Şenay’ın haberiyle öğrenmiş olduk.

Böyle bir mutabakatı doğrulayan şey de zaten bu bir haftadır süren sessizliğin kendisi. Eğer karara uyulursa çok yerinde bir iş yapılacak çünkü süreçte olayların kendisinden çok genellikle söylenen sözlerin büyük hasarlar verdiğini gördük.

Cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki adaylığından bu yana twitter’da bir şey yazmayan HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş’ın 17 Aralık vesilesiyle “coşması”; ama neyse ki hiç olmazsa yine de sürece doğrudan zarar verecek şeyler yazmaması da bunun bir göstergesi olmalı.

“Coşması”ndan kastım da son twitinde kullandığı esprili kelime.

Demirtaş, son aylarda partiden farklı bir noktada açıklamalar yapmaya devam ediyor ve henüz kendisinden bu farklılıkların nedeninin ABD’ye yaptığı ziyaret olup olmadığı soru ve iddialarına bu kadar demecine, röportajına rağmen asla cevap vermemiş olması.

Umarım bir gün verir de bu kara delikler oluşturan merak gider.

Bundan sonra Öcalan’ın yol haritası konusundaki görüşleri ile hükümetin yol haritasının ne kadar örtüştüğünü; örtüşmeyen yerler için nasıl bir orta yol bulunacağını takip edeceğiz gazeteci olarak.

Sonra sıra yeniden tarafların üzerlerine düşeni yapıp yapmadığına; yapıp yapmayacağına gelecek.

Daha önce de yazdım; aslında örgütün silah bırakma konusundaki beyan ya da tavrını göreceğiz.

Sırada o var; gerisi zaman geçirme veya ipe un serme anlamlarından birine denk geliyor artık sadece.

Bu önemli ve fırtınalı konuların ortasında gerek küresel ekonomide süren kriz ve gerekse doların değer kazanıp petrolün değer kaybetmesinin bize ve çevremize etkileri alttan alta kendini hissettirmeye devam ediyor.

Bu etkiler ne tamamen olumsuz ne tamamen olumlu.

Düşük fiyatlı petrol de değerli dolar da bir yerden kazandırıp bir yerden kaybettiriyor.

Bunlarla başa çıkmak Türk ekonomisi için o kadar zor değil.

Zor olan daima belirsizlikler.

Ve petrole bağımlı ekonomileriyle Rusya ile İran’ın, ekonomik ilişkilerimizin güçlü olduğu iki komşunun yaşadığı, yaşayacağı yeni krizler bizi de etkiliyor.

Rusya ile yaptığımız son anlaşmaların heyecanı bitmeden Putin’in Türkiye’yle anlaşmalarda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın rolüne atfı ve övgüleri yeni bir sürece işaret ediyor.

Anlaşılan o ki görünenden daha büyük bir kavga başlamış ve Rusya’nın niyeti direnmek.

Ne sonuçları ne avantaj dezavantajlarını kestirmek mümkün şimdilik, o yüzden dikkat etmekte yarar var. Ama belli ki çok farklı gelişmelere gebe bir dönem başlıyor ve belli ki Ankara tam bu fırtınanın ortasındaki en önemli düğüm noktalarından birisi olacak daha fazla.

Bitirirken, gazetelerin birinci sayfalarında bugün ve yarın daha fazla yer tutacak Mustafa Sarıgül-Şişli Belediye Başkanı Hayri İnönü arasında yaşananlar.

Hangi gazete ne kadar yer verece onu da göreceğiz.

Ama size bir kere daha gözlerinize inanamadan okumanızı tavsiye edeceğim.

Bütün siyasal yaşamı boyunca bu ve benzeri iddiaların muhatabı olmuş Sarıgül’ü son seçimde Büyükşehir Belediye Başkan Adayı yapan koalisyonun kimlerden oluştuğu bu açıdan daha da önemli.

Koalisyonun tarafları açıklansa da öğrensek ne güzel olur değil mi?..