İki takım da sahaya önemli eksikleriyle çıkınca bu durum oyunun kalitesini de düşürdü, buna kötü zemin de eklenince maçta kilidi duran top golü çözdü. Beşiktaş’ta Sosa, Gençlerbirliği’nde Stancu iki takımın önemli eksikleriydi. Stancu’suz Gençlerbirliği, ofansif anlamda Beşiktaş’ı pek rahatsız edemedi. Beşiktaş’ta Sosa’nın yokluğu oyun kurma anlamında siyah-beyazlıları bir hayli zorladı. Karşılaşmanın ilk bölümü karşılıklı ataklarla geçilirken, zaman ilerledikçe Beşiktaş, hücum üstünlüğünü ele geçirdi ancak bu pozisyon üstünlüğüne yansımadı.

Beşiktaş, Gençlerbirliği karşısında ikinci yarıda vitesi biraz yükseltti. Pabucun pahalı olduğunu anlayan siyah-beyazlılar, en azından mücadele gücü olarak daha fazlasını vermeye çalıştı. Gençlerbirliği gibi disiplinli bir takımı, yetersiz düzeyde futbolla bozmak, sağlı sollu bindirmeler gelmedikçe bir hayli zordu. İmdada Demba Ba’nın duran toptan golü yetişti.

İki takımın ilk yarıda toplam şutlarda az sayıda kalması, karşılaşmanın pozisyon açısından kısır geçtiğinin ispatıydı. İkinci yarıda Beşiktaş lehine bu yönde de bir hareketlenme oldu. Siyah-beyazlı takımda inişli çıkışlı bir performans grafiği olan, her zaman tam anlamıyla bir 10 numara olamayan Oğuzhan Özyakup, Sosa’nın yokluğunu yine arattı.

İlk yarıya oranla ikinci yarıda biraz daha hareketli olan Beşiktaş’ın attığı iki gole Gençlerbirliği de yardımcı oldu. Demba Ba’nın usta işi frikik golünde Senegalli yıldızın akıl dolu vuruşu, şapka çıkartılacak cinsten. İkinci golde de Serdar Kurtuluş’un sağdan bindirmesi, takdire şayan. Ramazan da elinin altından kaçırdığı topla golü atan Olcay kadar golde pay sahibi.

Beşiktaş, galibiyeti hak edecek futbolla değil belki ama mücadelesi ve maçı kazanabilme becerisiyle 3 puanı hanesine yazdırdı. Zaten bu sezon deplasman galibiyetlerinin bir çoğunda bu görüntü hakimdi.

Sakatların çokluğundan yakınan, eksikleri belini büken Beşiktaş’ın kırmızı kartlar bir çare bulması gerekiyor. Dünün firesi Franco oldu. Teknik direktör Slaven Bilic, gelecek hafta mutlaka Alexander Milosevic’i Ersan’ın yanına monte edecek. Belki de Franco, bu maçtan sonra artık hep kulübeye hapsolacak. Yani o bölgedeki forma rekabetine geriden başlayacak.