Yeni Türk şiirinin kurucusu: Abdülhak Hamid Tarhan

Tanzimat devri yazarlarından Abdülhak Hamid Tarhan'ın vefatının ardından 85 yıl geçti. Türk edebiyatının önemli isimlerinden biri olan ve eserleri nesilden nesile yayılan Abdülhak Hamid Tarhan kimdir? Abdülhak Hamid Tarhan'ın hayat hikayesi ve serleri sizlerle..

Abdülhak Hamid Tarhan

Tanzimat devri yazarlarından Abdülhak Hamid Tarhan'ın vefatının ardından 85 yıl geçti. Türk edebiyatının önemli isimlerinden biri olan ve eserleri nesilden nesile yayılan Abdülhak Hamid Tarhan kimdir? Abdülhak Hamid Tarhan'ın hayat hikayesi ve serleri sizlerle..

Abdülhak Hamid Tarhan kimdir?

Birçok devlet görevinde çalıştı

Unutulmaz edebiyatçı, babasının ölümü nedeniyle 1867'de İstanbul'a döndü. Maliye Bakanlığı Özel Kalem Müdürlüğü ve Başbakanlık Özel Kalem Müdürlüğü'nde çalıştı.

Tarhan, memuriyeti esnasında sırasında tanıştığı Ebuzziya Tevfik vasıtasıyla Samipaşazade Sezai, Namık Kemal, Recaizade Ekrem ve Mizancı Murad'la arkadaş oldu.

"Macera-yı Aşk" adlı ilk piyesini 1873'te kaleme alan edebiyatçı, 1874'te "Sabrü Sebat" ve "İçli Kız", 1875'te "Duhter-i Hindu", 1876'da "Nazife"yi yazdı.

Abdülhak Hamid Tarhan, Pirizade Fatma Hanım ile 1874'te evlendi.

İkinci katip olarak atandığı Paris Büyükelçiliğinde görev yapan Tarhan, 1876'da şiir yazmaya başladı.

"Belde yahut Divaneliklerim" adlı şiirleriyle "Nesteren" adlı piyesi bu dönemde yayımlanan usta edebiyatçının, kaleme aldığı bir eser dolayısıyla 1878'de Paris'teki görevine son verildi.

Tarhan, 1883 sonlarında Bombay şehbenderliğine tayin edildi. Zorlu Hindistan tabiatından etkilenen Tarhan, "Kürsi-i İstiğrak", "Külbe-i İştiyak" ve "Zamane-i Ab" adlı şiirleri yazdı.

Eşinin ölüm acısıyla Makber'i yazdı

"Şair-i Azam" ve "tezatlar şairi" olarak anıldı

Şair, yazar Tarhan Türk şiirine batıdan yeni konular, serbest düşünce ve yeni bir şekil getirdi. Modern edebiyatın doğuşunda etkin bir isim olarak bilinen Tarhan, Batılı yazarlardan etkilenerek yazdığı oyunlarla Türk tiyatrosuna felsefi düşünceyi soktu.

Basında "Şair-i Azam" ve "tezatlar şairi" olarak anılan, Türk şiirine batılı bir anlayış ve nazım yenilikleri getiren Tarhan, felsefi duyuş ve hayal gücünü tüm eserlerinde ustalıkla sergiledi.

Geniş bir coğrafyayı tanıma fırsatı bulan usta yazar, çoğunu manzum olarak kaleme aldığı tiyatro eserlerinde, Türk, Arap, Asur ve Yunan tarihinde geçen olayları anlattı, tabiat ve aşk kavramlarını işlediği şiirlerle tiyatro eserleri yazdı.

Birinci ve İkinci Meşrutiyet'i gören, ardından da Cumhuriyet'in kuruluşuna tanık olan Tarhan, eserlerinde dönemin etkilerini kaleme aldı. Uzun yıllar hem Doğu hem de Batı ülkelerinde diplomatlık yapmasından dolayı karşılaştırmalı edebiyata da hakim oldu.

Abdülhak Hamid Tarhan'ın bazı eserleri

ÖZGÜN
Keman virtüözü Ara Malikian kimdir?