Şehit cenazelerinde Chopin'in 'Cenaze Marşı' yerine Itri'nin 'Tekbir' adlı eserinin çalınması taleplerini gündeme aldıklarını dile getiren Davutoğlu, “Diyanet İşleri Başkanımız ile bunu konuştuk, bizim de zihnimizde yara olan bir husustur. Başbakanlık Müsteşarımız Kemal bey'e bu konuda çalışma yapma talimatını verdim, ilgili kurumlarla istişare edilecek. Bu merasimlerin milletimizin duygularına inanç dünyasına hitap eder tarza getirilmesi için bir çalışma yapılacak" dedi. Davutoğlu konuya ilişkin henüz alınan bir karar bulunmadığını belirtti.
Kilise çanlarını vurguluyor
Türkiye protokol cenazelerinde çalınan "Cenaze Marşı", Polonyalı piyanist ve bestecisi Frederic Chopin'in Opus 35, 2 numaralı Sibemol Minör Piyano Sonatı'nın üçüncü bölümüdür. Bugüne kadar bütün protokol ve askeri cenazelerde çalınan eserin ilk iki ölçüsü; İrkin Aktüze'nin Müziği Okumak adlı kitabının ilgili maddesine göre kilise çanlarının vurgularını temsil ediyor.
Atatürk'ün cenazesinde çalındı
Chopin'in Cenaze Marşı'nın Türkiye'de cenazelerde ilk kez şair ve yazar Samih Rıfat'ın 3 Aralık 1932 yılındaki cenazesinde çalındığı şeklinde bir bilgi olsa da, Ethem Ruhi Üngör'ün Türk Marşları adlı eserinde bu marşın ilk olarak 1938 yılında Atatürk'ün cenaze töreninde çalındığı belirtilmekte.
Turgut Özal istemedi
8. Cumhurbaşkanı merhum Turgut Özal, cenazesinde bu marş dahil hiçbir marşın çalınmamasını istemişti fakat bu vasiyete rağmen merhum Özal'ın cenazesi Chopin'in cenaze marşı eşliğinde taşındı ve defnedildi.
Marş yerine Segah Tekbir
Chopin'in cenaze marşı yerine, Türk müziğinin üstatlarından Mustafa Itri Efendi'nin “Allah büyüktür" diye başlayan Segah Tekbir'i öneriliyor. Müzikolog Gönül Paçacı'ya göre, Itri'nin bu eseri; yalın ve kapsayıcı. Estetik olarak insana idiyetlerinin üzerinde duygular hissettiriyor. Yeni Şafak yazarı Yalçın Çetinkaya, 2012 yılında kaleme aldığı yazıda Chopin'in bestesinin hikayesini anlattıktan sonra şu çağrıyı yapmıştı: "Bu cenaze marşını,neo-totaliter parti mensuplarının, asık suratlı yirmisekiz Şubatçıların, omzu bolca apoletlilerin, batılılaşmacı elitlerin ve batı mukallidlerinin, çağdaşlık titremeleri ile ölüp giden ve bilumum buna benzer zevâtın cenazelerinde çalın da, Allah'ın ve peygamberimizin övdüğü şehitliği umarak "şehid olmaya gidiyorum" deyip evinden ayrılan ve inşallah şehidlik mertebesine erişen tertemiz Anadolu çocuklarının cenazelerinde çalmayın. Bırakın insanımız şehidini tekbirlerle toprağa versin… bu milletin yıllardır her şeyine karıştınız hiç değilse buna karışmayın!"
'Şehit aileleri bunu doğru bulmadıklarını ifade etti'
Tekbirlerle uğurlansın
Kilise çanlarını vurguluyor
Türkiye protokol cenazelerinde çalınan "Cenaze Marşı", Polonyalı piyanist ve bestecisi Frederic Chopin'in Opus 35, 2 numaralı Sibemol Minör Piyano Sonatı'nın üçüncü bölümüdür. Bugüne kadar bütün protokol ve askeri cenazelerde çalınan eserin ilk iki ölçüsü; İrkin Aktüze'nin Müziği Okumak adlı kitabının ilgili maddesine göre kilise çanlarının vurgularını temsil ediyor.
- 2015 yılının Haziran ayında Diyarbakır'ın Ergani ilçesinde meydana gelen kaza sonucu vefat eden Başçavuş Mehmet Albay'ın Çanakkale'nin Yenice ilçesine bağlı Kalkim köyündeki cenaze töreninde askeri bando Chopin'in Cenaze Marşı'nı çalmıştı.
Atatürk'ün cenazesinde çalındı
Chopin'in Cenaze Marşı'nın Türkiye'de cenazelerde ilk kez şair ve yazar Samih Rıfat'ın 3 Aralık 1932 yılındaki cenazesinde çalındığı şeklinde bir bilgi olsa da, Ethem Ruhi Üngör'ün Türk Marşları adlı eserinde bu marşın ilk olarak 1938 yılında Atatürk'ün cenaze töreninde çalındığı belirtilmekte.
Turgut Özal istemedi
8. Cumhurbaşkanı merhum Turgut Özal, cenazesinde bu marş dahil hiçbir marşın çalınmamasını istemişti fakat bu vasiyete rağmen merhum Özal'ın cenazesi Chopin'in cenaze marşı eşliğinde taşındı ve defnedildi.
Marş yerine Segah Tekbir
Chopin'in cenaze marşı yerine, Türk müziğinin üstatlarından Mustafa Itri Efendi'nin “Allah büyüktür" diye başlayan Segah Tekbir'i öneriliyor. Müzikolog Gönül Paçacı'ya göre, Itri'nin bu eseri; yalın ve kapsayıcı. Estetik olarak insana idiyetlerinin üzerinde duygular hissettiriyor. Yeni Şafak yazarı Yalçın Çetinkaya, 2012 yılında kaleme aldığı yazıda Chopin'in bestesinin hikayesini anlattıktan sonra şu çağrıyı yapmıştı: "Bu cenaze marşını,neo-totaliter parti mensuplarının, asık suratlı yirmisekiz Şubatçıların, omzu bolca apoletlilerin, batılılaşmacı elitlerin ve batı mukallidlerinin, çağdaşlık titremeleri ile ölüp giden ve bilumum buna benzer zevâtın cenazelerinde çalın da, Allah'ın ve peygamberimizin övdüğü şehitliği umarak "şehid olmaya gidiyorum" deyip evinden ayrılan ve inşallah şehidlik mertebesine erişen tertemiz Anadolu çocuklarının cenazelerinde çalmayın. Bırakın insanımız şehidini tekbirlerle toprağa versin… bu milletin yıllardır her şeyine karıştınız hiç değilse buna karışmayın!"
Allahü ekber Allahü ekber lâ ilâhe illâllahü vallahü ekber Allahü ekber velillâhi'l-hamd"
'Şehit aileleri bunu doğru bulmadıklarını ifade etti'
Tekbirlerle uğurlansın