Merhum Aliya İzzetbegoviç'in doğduğu kent olan Bosnaski Şamats, Bosna'daki sel felaketinden en fazla etkilenen yerleşim birimlerinden biri oldu. Sava ve Bosna Nehri'nin taşması sonucu tamamen evlerin sular altında kaldığı Bosanski Şamats, kentinde yaşanan son durumu görüntülemek amacıyla teknelerle bu kente girdi. Sel felaketinden büyük oranda etkilenen ve kent merkezindeki binaların tamamına yakınının sular altında kaldığı kentte, bir taraftan suların tahliye edilmeye çalışıldığı diğer taraftan da vatandaşların yavaş yavaş evlerine dönmeye başladığı görüldü.
Bosanski Şamats şehrinde yaşayan vatandaşlar, kentin tarihi boyunca böyle bir sel felaketi yaşamadığını kaydettiler. Sel felaketinde yaklaşık 10 bin vatandaşın tahliye edildiği ve şu anda zamanın adeta durduğunun hissediydiği Bosanski Şamats kentinde yaşayanlar, selin bıraktığı atık ve çöpleri temizlemek için çalışma yürütüyor. Kent merkezinde bazı bölgelere ulaşım hala teknelerle sağlanırken, kentteki Ortodoks Mezarlığı'nın ise hala sular altında olduğu görüldü.
Bosanski Şamats'da 54 yıldır yaşayan Stana Mitroviç, yaptığı açıklamada, ne kendisinin ne de komşularının böyle bir felaketi bugüne kadar görmediğini söyledi.
Şamats'da bazen taşkınların yaşandığını, fakat bu çapta sellere daha önce tanık olmadıklarını belirten Mitroviç, "Komşularımdan biri 92 yaşında ve tüm hayatını burada geçirdi. O da hiç böyle sel görmediğini söylüyor. Diğerler komşularım da aynı düşüncede" diye konuştu.
Sel felaketinde evinin sular altında kaldığını belirten Mitroviç, geriye kalan eşyaları temizlediğini, kullanılmayacak halde olanları ise attığını söyledi.
Şamats kentinin Bosna ve Sava nehirleri üzerinde kurulu olduğunu hatırlatan Mitroviç, "Bu yüzden sel felaketi çok hızlı bir şekilde gelişti. Çok korkunç sahnelere tanık olduk. Yaşadıklarımız, savaştan bile beter. Savaştayken yerlerimizden sürüldük fakat geri döndüğümde, en azından evim ve diğer her şey yerindeydi. Şimdiyse ne yapacağımı bilmiyorum" şeklinde konuştu.
Mitroviç, şehre ulaştırılan yardımlar yüzünden yiyecek ve içecek eksikliği yaşanmadığını, fakat evindeki eşyaları tek başına taşıyamadığını sözlerine ekledi.
Şamatslı Milan Curiç ise nehirlerdeki su seviyesinin durgun olduğunu, suların birden çekilmesinin mümkün olmadığını söyledi.
Komşusuna kullanamayacağı eşyalarını evinden çıkarmasına yardım eden Curiç, şehirde gıda, su, ilaç gibi şeylerin eksikliğinin hissedilmediğini, fakat temizlik ve onarım için daha çok ekibe ihtiyaç olduğunu açıkladı.
Şamats'a ulaştırılan yardımların arasında temizlik için gerekli malzeme ve ekipmanların da geldiğini belirten Curiç, "Ama birbirimize gerektiği kadar yardım edemiyoruz, çünkü herkesin kendi derdi var. En büyük sorunumuz temizlik. Buraya ulaştırılan tüm yardımlar için teşekkür ediyorum, biz de elimizden geleni yapacağız. Sadece şikayet ederek bir yere varılmaz" diye konuştu.
Curiç ayrıca, yaşanan sel felaketinin ardından, insanların bazı unutulan değerleri daha iyi anlayıp, onlara sahip çıktığını ifade etti.
Bu arada, Bosna Hersek sel mağdurlarına yardım ulaştıran ilk kuruluş Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı (TİKA) olmuştu. Türk Kızılayı, Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi İtfaiye ekipleri ile diğer insani yardım kuruluşları da selden etkilenen Bosnalı vatandaşların hayatlarının normale dönmesi için aralıksız çalışmalarına devam ediyor.
