Amerikan Merkezi Haberalma Teşkilatının (CIA) gizli uçuşlarıyla İngiltere'de tutuklanarak Afganistan'a, oradan da Küba'daki Guantanamo üssüne götürülen Iraklı Bişer El Ravi, İngiliz gazetesi The Observer'a, başından geçenleri anlattı. İngiltere'de Usame Bin Ladin'in temsilcisi olarak bilinen İmam Ebu Katade ve cemaati hakkında İngiliz istihbarat örgütü MI5'e muhbirlik yaparken CIA tarafından tutuklanan Iraklı Bişer El Ravi, bir gizli uçuşla Kabil'e götürülürken çırıl çıplak soyulduğunu, gözü ve kulağının kapatıldığını belirtti. Daha sonra Guantanamo'ya aktarıldığını ifade eden Iraklı, burada kaldığı 4 yıl boyunca hakkında hiçbir suçlama yapılmadığını, hiç bir yasal sürece tabi tutulmadığını, sonuçta serbest bırakılarak İngiltere'ye dönmesine izin verildiğini söyledi.
El Ravi, Kabil'de atıldığı hücrede 24 saat boyunca karanlıkta ve son derece düşük ısıda yaşamak zorunda bırakıldığını söyledi. Bişer El Ravi, MI5 tarafından CIA'ya "radikal dinci" olarak bildirildiğini ve hakkında bavulunda patlayıcı taşıdığı yolunda Amerikan istihbaratına İngilizler tarafından bilgi verildiğini iddia ederken, bu bilgiyi kendisini sorgulayan CIA mensubu Amerikalılardan aldığını savundu. MI5'e yardım ettiği dönemde, istihbarat örgütü ve avukatlarının kendisine, "başının derde girmesi halinde sonuna kadar sahip çıkacakları" yolunda söz verdiklerini belirten El Ravi, CIA'e bu durumu söylediğinde, MI5 içinde ilişkili olduğu isimlerin istendiği açıkladı.
Avrupa Konseyi Parlamenterler Asamblesi raportörü Dick Marty, CIA'in işkence uçaklarını ve Guantanamo'ya tutsak akışını raporlarıyla ispatlamıştı. Marty CIA'in kişileri yasadışı şekilde alıkoymak ve transfer için, Avrupa Konseyi üyesi ülkelerle bir “örümcek ağı” kurduğunu açıkladı.
