Norveç'te yayın yapan VG nett'in haberine göre başkent Oslo'daki bombalı saldırıda, yangını söndürmeye giden itfaiye görevlilerinden biri, katil Anders Behring Breivik'in en yakın arkadaşı. Habere göre, ismi açıklanmayan görevli, saldırıyı kimin yaptığı ortaya çıkınca büyük bir şok yaşadı. Çünkü sözü edilen kişi arkadaşıydı. Breivik de saldırıdan altı saat önce internete verdiği bin 500 sayfalık manifestosunda itfaiyeciden söz ederek "11 yaşından beridir arkadaşız ve birbirimizin her şeyini biliriz" ifadesini kullanıyor. Ancak zaman içinde bazı çatışmalar yaşadıklarını da belirtiyor. VG, itfaiyeciye ulaştıklarını ancak soruları yanıtlamak istemediğini belirtiyor. Norveç polisinin Breivik'in yakın çevresinde yürüttüğü sorgulama ise devam ediyor.
Saldırıyla ilgili dünyada yaşanan tartışmalar ise gün geçtikçe farklı boyutlar kazanıyor. Aşırı sağ görüşe sahip kişiler hiç olmadıkları kadar tepki topluyor. Geçmişte aşırı sağ düşüncesinden ötürü Avrupa'da her hangi biri kolay kolay cezalandırılmazken Norveç'te yaşananlar yeni bir süreç başlattı. Örneğin yabancı karşıtı İsveç Demokrat Partisinden Varberg Belediye Meclisi üyesi olan Erik Hellsborn'in, kişisel blogunda 'Norveç'teki 76 kişinin ölüm sebebi, çok kültürlülüğün getirdiği problemler ile Norveç hükümetinin sorumsuzca Müslümanları ülkeye doldurması' diye yazması İsveç'i ayağa kaldırdı. En sert tepkiyi ise yine partinin Genel Başkanı Jimmie Akesson verdi. 'Erik Hellsborn'un yazdıkları kendi düşünceleri, kesinlikle partimizin görüşlerini yansıtmıyor' diyen Akesson, Hellsborn'u partiden kesin ihraç istemiyle disiplin kuruluna sevk ettiklerini belirtti.
İtalya'da da merkez sağ iktidarın koalisyon ortağı Kuzey Birliği Partisi'ne mensup milletvekili Mario Borghezio hakkında, Breivik'e destek veren sözleri nedeniyle soruşturma başlatıldı. Borghezio'nun katıldığı bir radyo programında, çok kültürlülük ve açık toplumun kendisinde iğrenme yarattığını belirterek, "Hristiyan Avrupa'nın, İslam'a ve terörizme karşı müdafaası kutsaldır. Breivik'in savunduğu bazı fikirler (iyi) bazıları da (çok iyi)" şeklinde sarf ettiği sözleri, büyük tepki çekerken muhalefet, Borghezio'nun derhal istifa etmesi gerektiğini belirtti.
Norveç'i kana bulayan Breivik'in, ölüm adasında yakalandığında ilk sözlerinin, 'Şimdi bittim' olduğu açıklandı. Norveç'te yayımlanan Verdens Gang gazetesinin resmi kaynaklara dayandırılarak verilen haberinde, 32 yaşındaki Breivik'in polis tarafından yakalandığında ağzında çıkan ilk sözlerin 'Şimdi bittim' olduğu belirtildi. O andan itibaren Breivik'in bir laf ebesine dönüştüğü ifade edilen haberde, saldırganın neler söylediği ise belirtilmedi. Haavard Gaasbakk başkanlığındaki komandoların, ateş seslerinin geldiği bölgeye yaklaşarak, 'Polis, silahlıyız' diye seslendiği belirtilen haberde, kısa bir süre sonra Breivik'in ellerini havaya kaldırmış halde çalıların arasından çıktığı ve silahını da 15 metre arkasına bırakmış olduğu ifade edildi. Bu arada Breivik'in başkent Oslo'daki bir atış kulübüne üye olduğu da ortaya çıktı.
Türk kızı Gizem Doğan'ın, Norveç'in Utöya adasındaki saldırıda öldürülen 68 kişi arasında olduğu kesinleşti. Dün Doğan ailesinin Trondheim'daki evini ziyaret eden Norveç polisi, yapılan DNA testinin neticesini Gizem'in anne babasıyla paylaştı. Acılı aile, kızlarının ölüm haberiyle yıkıldı. Gizem Doğan'ın babası Abdulkadir Doğan, kızının öldüğüne inanmadığını belirtmişti. Doğan, "DNA testi sonuçlarını görmeden öldüğüne inanmam" ifadesini kullanmıştı.
Gizem'in cenaze töreni pazartesi günü Norveç'te düzenlenecek. Rosten okuluna giden 17 yaşındaki Gizem Doğan, hem okulunda, hem de iktidardaki İşçi Partisi'nin gençlik kollarında faal bir öğrenciydi. Gençlik kolları toplantısı için gittiği adada birçok arkadaşıyla birlikte silahlı saldırının kurbanı olan Gizem'i anmak için Norveçli arkadaşları internette birçok sayfa açtı. Youtube'a Gizem'in anısına yüklenen videoda, arkadaşları, “Seni özlüyoruz. Huzur içinde yat. Sen her zaman çok sevileceksin” dediler.
Amerikalı Müslümanlar, Norveç'teki terör saldırısı sonrası ülkedeki cami ve Müslüman okul yetkililerini, aşırı Hindu milliyetçilerine (Hindutva) karşı dikkatli olmaları noktasında uyardı. 22 Temmuz'da Norveç'te çifte saldırı düzenleyerek 80 civarında kişiyi öldüren Anders Behring Breivik'in, internette yayınladığı manifestosunda Hindutva'lara büyük övgüler yağdırması, Amerika'daki Müslüman toplumunu bu kişilere karşı dikkatli olması yönünde teyakkuza geçirdi. Hindistan Azınlıklar Savunma Birliği (ImanNet) Başkanı Dr. Shaik Ubaid, aşırı Hindu milliyetçilerinden oluşan Hindutva hareketinin ABD'de en güçlü ve iyi finans edilen gruplarından biri olduğuna dikkat çekiyor. Hindutva'nın Amerika'daki Hindu gençlerin beyinlerini yıkayarak onları İslam ve Hıristiyan düşmanlığı aşıladığını söyleyen Ubaidi, grup üyelerinin daha önce de ABD'deki İslam karşıtı birçok kampanyaya destek verdiğini hatırlatıyor. Saldırgan Breivik, mahkemeye verdiği ifadede salsırıyı tek başına düzenlemediğini, arkasında iki hücre yapılanmasının daha olduğunu söylemişti. Breivik'in uluslararası alanda faaliyetlerini genişleten gizli "tapınak şövalyeleri" örgütüne üye olduğu iddia edilmişti. Mason bağlantıları olduğu ifade edilen, aşırı sağcı Hristiyan örgüt hakkında elde resmi bir bilgi bulunmuyor.
