Tüm ülkelerin sadece iktidardan değil, muhalefetten de şiddeti durdurması yönünde çağrıda bulunması gerektiğini kaydeden Lavrov, “Haberlere göre kendilerini Özgür Suriye Ordusu olarak tanımlayan bir grup hükümet binalarına saldırıyor. Bu kişilerin daha önce Suriye ordusuna mensup olduğu belirtiliyor. Orada yaşananlar tam bir iç savaşa benziyor.” uyarısı yaptı.
Mart ortasından bu yana devam eden gösterilerde Birleşmiş Milletler raporlarına göre 3 bin 500'ün üzerinde sivil yaşamını yitirdi. Suriye'nin üyeliğini askıya alan Arap Birliği 16 Kasım'da şiddeti durdurması ve bağımsız gözlemcilere izin vermesi yönünde Beşşar Esed yönetimine üç günlük süre tanıdı. Arap Birliği, Suriye yönetiminin işbirliği yapmaması durumunda yaptırım uygulayacağını açıkladı.
Ortadoğu'da sorunların güç kullanarak çözülmesinden yana olmadıklarını ifade eden Lavrov, “Bu kabul edilemez… Kuzey Afrika ve Ortadoğu'da yaşanan gelişmelerden endişe duyuyoruz. Biz herhangi bir sorunun dış askeri müdahale ile çözüleceğine inanmıyoruz. Bu karşı adımlara neden olması açısından da çok tehlikeli” hatırlatmasında bulundu.
“Kaynağı ne olursa olsun Suriye'de şiddet durmalı” çağrısı yapan Lavrov, komşu ülkelerden silah kaçakçılığı ve diğer yollarla elde edilen teçhizatla şiddetin tırmandığını, bunda sadece hükümetin sorumlu olmadığını kaydetti. Lavrov daha önce yaptığı açıklamada da Türkiye ve İran'dan Suriye muhalif gruplarına silah kaçakçılığı yapıldığını iddia etmişti.
