ABD'de Cumhuriyetçi Parti'den başkanlık yarışına giren iş adamı Donald Trump'ın İsrail'i ziyaret ederek Başbakan Netanyahu ile bir araya geleceği bildirildi.
İsrail basınında yer alan haberlerde, 28 Aralık'ta gerçekleşeceği belirtilen ziyaretin iki hafta öncesinden planlandığı belirtildi. Bununla birlikte Trump'ın, "Müslümanların ABD'ye alınmaması" şeklindeki sözlerinin ardından İsrail'i ziyaret ederek Netanyahu ile buluşacak olması eleştirilere neden oldu.
İsrail parlamentosu Knesset'teki Filistin asıllı milletvekili Basil Gattas, "Trump İsrail'e dostlarını ziyarete geliyor. Netanyahu ve Trump birbirinden farklı değil, her ikisi de ırkçı. İsrail'in yıllardır uyguladıkları Trump'ın bugün (Müslümanlar hakkında) söyledikleri ile aynı" dedi.
Knesset'teki Filistin asıllı milletvekillerinden Ahmet Tibi de, "neo-Nazi" olarak nitelediği Trump'ın İsrail parlamentosuna kabul edilmemesi çağrısında bulundu. Merkez sol eğilimli Siyonist Birlik partisinden Omer Bar-Lev de Trump'ı "ırkçı" olmakla suçlayarak ziyarete karşı çıktı.
ABD'nin başkan aday adayları arasında olan emlak zengini iş adamı Donald Trump, yürüttüğü seçim kampanyası sırasında göçmen ya da turist olarak ABD'ye gelmek isteyen Müslümanların ülkeye alınmamasını istemişti. Cumhuriyetçi Parti'nin başkan aday adaylarından Trump'ın Müslümanların ülkeye alınmasının yasaklanması için yaptığı öneriye hem Beyaz Saray'dan hem de birçok siyasetçiden tepkiler gelmişti.
Amerika Birleşik Devletleri'nde (ABD) Cumhuriyetçi Parti'den başkanlık yarışına giren iş adamı Donald Trump'ın Müslümanlara ve Londra'ya yönelik sözlerine tepki olarak İngiltere'ye girişinin yasaklanması için imza kampanyası başlatıldı.
Önceki gün yaptığı konuşmada göçmen ya da turist olarak ABD'ye gelmek isteyen Müslümanların ülkeye alınmaması çağrısı yapan, Londra'yla ilgili olarak da "Bazı radikalleşmiş bölgelere polis de girmeye korkuyor" diyen Trump'a İngiltere'de büyük tepki gösterildi.
İngiliz parlamentosunun internet sitesinde online dilekçe sisteminde Trump'ın İngiltere'ye girişinin yasaklanması talebiyle imza kampanyası başlatılırken, atılan imza sayısı bir günde 100 bini geçti. Sistemde 10 bin imza toplayan dilekçelere hükümet teamülen yanıt veriyor, imza sayısı 100 bini bulduğunda da dilekçenin parlamentoda tartışılması olanağı açılıyor.
İşçi Partisi ve İskoçya Ulusal Partisi'nden (SNP) bazı milletvekilleri de Trump'ın nefret söylemi yayanlara yönelik yasalar kapsamında İngiltere'ye girişinin yasaklanmasını istiyor.
Trump için "tehlikeli ahmak" ifadesini kullanan gölge Adalet Bakanı Jack Dromey, ABD'li siyasetçinin İngiltere kıyılarına bin milden fazla yaklaştırılmaması gerektiğini söyledi.
İskoçya hükümetinin Uluslararası Kalkınma Bakanı Humza Yousaf ile İşçi Partili milletvekili Tulip Siddiq da Trump'ın Birleşik Krallık'a girmesinin yasaklanması çağrısını yapan siyasetçiler arasında yer aldı.
Müslüman milletvekili Siddiq, Trump'a seslenerek, "Benim gibi insanları ülkene kabul etmiyorsan, biz de seni buraya kabul etmek istemiyoruz" dedi.
İskoçya'da bir golf sahası bulunan Trump'ın 2015 yılı içinde Birleşik Krallık'a üç kez geldiği, Cumhuriyetçi Parti'den başkan adayı gösterilmeyi başarması halinde golf sahasına bir kez daha gelmesinin beklendiği belirtiliyor.
İngiltere'nin Müslüman devlet bakanlarından Sajid Javid, Trump'ın sözlerini destekleyen herkesin "belgelenmiş deli" sayılması gerektiğini söylerken, Harry Potter romanının yazarı JK Rowling attığı tweette Trump'ın romanındaki karakterlerden Voldemort'tan da kötü olduğunu kaydetti.
Trump'ın, İskoçya'nın Aberdeen kentindeki Robert Gordon Üniversitesi'nden aldığı fahri doktoranın iptal edilmesi de gündemde.
Londra Belediye Başkanı Boris Johnson, Trump'ın Londra'yla ilgili sözlerini “tamamen saçma" şeklinde nitelendirerek, “Benim de New York'un bazı bölgelerine gitmememin tek nedeni, oralarda Trump'la karşılaşma riski olması" dedi.
Mayıs ayında yapılacak yerel seçimde Londra belediye başkanlığı için yarışacak İşçi Partili aday Sadiq Khan, Trump için "şaklaban" derken, Muhafazakar Partili aday Zac Goldsmith Trump'ı "modern siyasetteki en zararlı figürlerden biri" diye nitelendirdi.
İşçi Partisi lideri Jeremy Corbyn de Trump'ın sözlerine sosyal medya hesabından tepki göstererek, "Trump'ın Müslümanların ABD'ye girişinin yasaklanması çağrısı, demokratik değerlere bir saldırı ve ortak insanlığa hakarettir" dedi.
Trump'a Londra polis teşkilatı Scotland Yard'dan da yanıt geldi. Teşkilattan yapılan yazılı açıklamada, “Normal koşullarda böyle yorumları ciddiye almayız ancak bu kez Londralılara Bay Trump'ın hiçbir konuda bundan daha fazla yanılamayacağını söylemenin önemli olduğunu düşünüyoruz" denildi.
İngiltere Başbakanı David Cameron dün Trump'a verdiği yanıtta İngiliz polisinin cesaretinin sorgulanmasının “yanlış" olduğunu belirtmiş, ABD'li siyasetçinin Müslümanlarla ilgili sözlerini de “bölücü" diye nitelendirmişti.
Tartışmalara karşın İngiliz hükümetinin Trump'ın ülkeye girişine resmi bir yasak getirmesi beklenmiyor.
