|

Afet bölgesinden gıda güvenliği notları

Afet bölgelerinde çeşitli belediyelerin ve bazı dernek-vakıf-kuruluşların finanse ettiği yemek dağıtım noktalarının yeterli-uygun depolama alanlarına, buzdolabına, yeterli temizlik ekipmanlarına, içilebilir-temizlik maksatlı temiz suya erişimlerinin aksamaması gerekir. Bu özelliklere sahip olmadan bölgeye gönderilen ekip ve ekipmanlar gıda güvenliğinin olumsuz etkilenmesine neden olabilir bu da ciddi risk oluşturur.

04:00 - 9/03/2023 Perşembe
Güncelleme: 23:55 - 9/03/2023 Perşembe
Yeni Şafak
İllustrasyon: Cemile Ağaç Yıldırım.
İllustrasyon: Cemile Ağaç Yıldırım.
Dr. Necattin Cihat İçyer - Muş Alparslan Üniversitesi Öğretim Üyesi

Elazığ’dan Hatay’a uzanan bölgedeki 11 ilimizde büyük bir felakete sebep olan depremin ardından TÜBİTAK tarafından hızlıca 1002-C kodlu Doğal Afetler Odaklı Saha Çalışması Acil Destek Programı kapsamında saha araştırmaları yapmak üzere bir araştırma çağrısı açıldı. Deprem gibi afetler söz konusu olduğunda afet yönetimi, inşaat-yapı, lojistik, sağlık, psikoloji vb. alanlarda çalışmalar sıklıkla yürütülürken genellikle halk sağlığını doğrudan etkileyen gıda güvenliği göz ardı edilebilmektedir.

TÜBİTAK’IN ÇAĞRISIYLA AKADEMİSYENLER SAHAYA İNDİ

Gıda güvenliği ile alakalı saha çalışmamızın kapsamı belirlendikten sonra depremin 2. haftasında Muş Alparslan Üniversitesi Gıda Mühendisliği Bölümü olarak Kahramanmaraş ve Hatay bölgelerinde saha çalışmalarına başladık. Çalışma kapsamında, deprem bölgelerinde gıda üretimi ve dağıtımı yapan kuruluşlar incelenerek gıdanın depolanması, tüketime hazır hale getirilmesi (yıkama, ayıklama, pişirme, servis etme vb.) süreçleri, gıdayı hazırlayan personelin durumu, özel gıda gereksinimi olan kişilerin (çölyak, tansiyon, fenilketonüri, laktoz intoleransı rahatsızlıkları vb.) gıdaya erişebilirlikleri ve kullanılan su kaynakları incelenmiştir.

Depremin ikinci haftası itibarıyla inceleme çalışmalarını yürüttüğümüz Kahramanmaraş ilinde Sütçü İmam Üniversitesi kampüsünün çadır kente dönüştürülmesinin, Hatay ilinin aksine şehir merkezindeki insan yoğunluğunu büyük ölçüde azalttığına şahit olduk. Şehir merkezinde enkaz kaldırma işlemleri tüm hızıyla sürerken insan yoğunluğu aşırı olmadığından sadece belli noktalarda gıda dağıtımı yapılmakta dolayısıyla gıda güvenliğini olumsuz etkileyecek etkenler azalmaktadır.

Hatay ilinde ise şehrin belli noktalarında irili ufaklı çadır kentler kurulmuş, gıda dağıtım merkezleri de buralarda yemek dağıtımı yapmaktadır. Hava sıcaklığı diğer illere göre nispeten yüksek olduğundan bulaşı riski daha fazla olabilmektedir. Şehir merkezindeki insan yoğunluğunun fazla olması, enkaz kaldırma işlemleri sonucu oluşan toz bulutları temiz gıdaya erişimini de kısıtlayan etkenlerdi.

KONTEYNER MUTFAK VE MOBİL MUTFAK TIR’LARININ SAYISI ARTMALI

Gerçekleştirmiş olduğumuz saha çalışmalarında ulaştığımız bulgular, kurumsal birçok kuruluş tarafından deprem bölgelerine gönderilen konteyner mutfaklar ve mobil mutfak TIR’larının gıda güvenliğinin sağlanmasında çok büyük bir yükü üstlenmekte olduğunu gösteriyor. Yeterli ve uygun depolama alanı olan, buzdolabına sahip, gıda hazırlama-dağıtımın hijyenik olarak yürütüldüğü bu profesyonel yemek dağıtım noktalarının sayısının arttırılması gerekmektedir. Bu mobil aş evlerinin yanında taze ekmek üreten mobil fırınlar da gıda güvenliği açısından afet bölgelerindeki ihtiyaçları direkt olarak karşılamaları bakımından oldukça önemlidir. Diğer illerden gelen ekmekler zamanla tazeliğini yitirmiş olduğundan maalesef genellikle israf olmaktadır.

Çeşitli belediyelerin ve bazı dernek-vakıf-kuruluşların finanse ettiği yemek dağıtım noktalarının yeterli-uygun depolama alanlarına, buzdolabına, yeterli temizlik ekipmanlarına, içilebilir-temizlik maksatlı temiz suya erişimlerinin aksamaması gerekir. Bu özelliklere sahip olmadan bölgeye gönderilen ekip ve ekipmanlar gıda güvenliğinin olumsuz etkilenmesine neden olabilir bu da ciddi risk oluşturur.

NUMUNELER 72 SAAT BOYUNCA SAKLANMALI

Gıda hazırlama işleminin ardından farklı noktalarda dağıtım yapan kuruluşların benmari denilen sıcak servis olanağı sağlayan ekipmanlar ile servis yapmaları gerekmektedir. Çünkü servis sıcaklığının 60 ºC üzerinde olması gereken gıdaların uzun süre mikrobiyal gelişime fırsat tanıyacak koşullarda bekletilmesi önemli risk kaynaklarından biridir.

Yemek hazırlama, dağıtım noktalarının genel olarak gıda dağıtımına uygun zeminler üstüne kurulduğu görülse de bazı gıda dağıtım noktalarında da toprak ve eğimli bir zeminde faaliyet yürüttüğü; birçok gıda hazırlama dağıtımı yapan yerlerde uygun paletli düzenli depolar varken, bazı yerlerde ise istifleme şeklinde düzensiz depolama şartları olduğu görülmüştür.

Bunun yanı sıra, gıda hazırlama-dağıtım yapan personel ve gönüllülerin genel hijyen, gıda güvenliği bilgi seviyeleri incelendiğinde kurumsal firmaların muhtemeldir ki iç-dış denetime sürekli tabi olduklarından dolayı hazırlıklı oldukları fakat özellikle dernek-vakıf ve diğer kuruluşların muhtemeldir ki geçmişte herhangi bir denetime maruz kalmadıklarından dolayı hijyen-gıda güvenliği bakımından yetersiz bilgi seviyelerine sahip oldukları tespit edilmiştir. Deprem bölgesinde gıda hazırlama-dağıtım yapan kuruluşların normal şartlarda dağıttıkları gıda ürünlerinden birer numune 72 saat boyunca uygun koşullarda saklamaları beklenirken çok az sayıda kuruluş dağıttığı gıdalardan numune saklamaktadır.

KIZILAY’DAN ÖZEL GIDA GEREKSİNİMİNE SAHİP KİŞİLERE ÖNEMLİ HİZMET

Afet bölgelerinde çok gündeme gelmese de gıda israfının çok yaygın olduğu söylenebilir. İncelemesi yapılan gıda hazırlama ve dağıtım hizmeti veren kuruluşlar tarafından özel gıda gereksinimi olan kişilere yönelik hizmet verilmemektedir. Kızılay’ın bu konuda faaliyet yürüttüğü bilinse de depremzedelerin bu konudaki bilgileri yetersizdir. Ayrıca depremzedeler arasında özel gıda gereksinimi olan kişilerin de olağanüstü şartlardan ötürü diyetlerine dikkat etmeden mevcut dağıtılan gıdaları tükettikleri bildirilmiştir. Bu konu ile alakalı çalışmaların, koordinasyonun sağlıklı yürütülmesi gerekmektedir.

Özetle deprem bölgesinde gıda hazırlama ve dağıtımı yapan kuruluşların yeterli ve gerekli ekip ve ekipmanlara ve hijyen bilincine sahip olmayan personel-gönüllülerle faaliyet yürütmeleri gıda güvenliğinin önündeki en önemli riskleri oluşturmaktadır. Menüleri Diyetisyen, üretim süreçleri Gıda Mühendisi kontrolünde olan profesyonel olarak çalışan birçok kuruluş deprem bölgesinde hizmet vermekte iken, yurdun herhangi bir bölgesindeki yemekhane görevlilerinin derme çatma oluşturduğu yemek hazırlama-dağıtım noktaları da bulunmaktadır.

Sonuç olarak, gıda hazırlama-dağıtım görevlileri-gönüllüleri afet bölgesinde büyük özveri ile fedakarlıklarla çalışmaktadır fakat toplum sağlığını iyileştirmek adına yaptıkları işi daha profesyonel olarak yürütmenin yollarını aramak zorundadırlar.



#Deprem
#Gıda Güvenliği
#İnsani Yardım
1 yıl önce