Katar merkezli televizyon kanalı Al Jazeera’nın, İsrail gizli servisi Mossad’ın 2021-2022 yıllarında Türkiye’de başarısız olan operasyonuyla ilgili hazırladığı belgeselin konusu; Mossad’ın, Türkiye’de yaşayan Filistinliler ile sosyal medya kanalıyla temas kurup, elemanlarını NATO subayı ve Türkiye’de saha araştırması yapan sivil toplum kuruluşları olarak angaje etmeye çalışmaları. Bunun üzerine Filistinliler içerisindeki bazı kişiler, Türk istihbarat teşkilatı MİT ile temas kurdu. Nihayetinde MİT, Filistinlilerin Mossad ile olan görüşmelerini teknik takibe aldı. Mossad ise genelde, Belçika, Almanya ve İtalya’dan Western Union sistemi aracılığıyla Filistinlilere ödemeler yaptı. MİT derhal bu ödemeleri de takibe aldı.
Bu kontr-espiyonaj amaçlı angaje hareketleri esnasında Mossad absürt hatta amatörce bazı hatalar yaptı. Bunları sıralarsak: Bir Mossad mensubu kendisini Suudi iş adamı olarak tanıttı ancak hemen sonra Tel Aviv’de bir Facebook check-in’i yaptı. (Dolayısıyla kendilerini angaje hedefi olarak gördükleri Filistinliler’e yanlış tanımlamış oldu.), Türk istihbaratı akılcı ve yüksek zeka ürünü bir kontr-espiyonaj hamlesi yaptı; “Hamas’a yakın olan sahte kişiler” yaratarak Mossad’a yanlış bilgi verilmesini sağladı. Mossad, bu sahte Hamas sempatizanları ile alakalı bilgileri kontrol için başka muhbirler kullandı. Dolayısıyla Mossad’ın Türkiye’deki bir muhbir ağı Türk istihbaratı tarafından deşifre edilmiş oldu. Mossad, Filistinlilere yaklaşmak için Al-Sewak adlı bir sivil toplum kuruluşu sitesi de kurmuştu. İnternet sitesine göre Brüksel’de genel merkezi olması gereken Al-Sewak’ın aslında hiç var olmadığı kısa sürede anlaşıldı. Zira, MİT’in sinyal istihbaratı başkanlığı, sitenin IP’leri aracılığıyla web sitesinin Tel Aviv’den yönetildiğini ortaya çıkardı.
Yukarıda özetlediğimiz kontrespiyonaj faaliyetleri neticesinde, Mossad’ın Filistinliler üzerinden Türkiye’de kurmak istediği şebeke deşifre edildi, dolayısıyla çöktü. Bu kontr-espiyonaj ve zeka istihbaratı operasyonundan çıkarılması gereken istihbarat etütleri ise şu şekildedir:
Kontrespiyonaj faaliyetlerinin temel amacı hedef şaşırtmaktır. Farklı ve sahte hedeflere yönelterek rakip servislerin kontrespiyonaj ve operasyon gücünü bölmek, boşa harcatmak stratejik amaçtır. Unutmadan ekleyelim: İstihbarat bir güvenlik bilimi dalıdır ve istihbaratta operasyon gücünden önce sabır ve zeka gelir.
MİT’in Mossad’a karşı başarıyla yürüttüğü bu kontrespiyonaj operasyonu, Türk istihbarat tarihine sıra dışı bir kontrespiyonaj başarısı olarak geçecektir. Güçlü ve etkili bir istihbarat teşkilatı için bugün sıra dışı olarak algılanan bu tür operasyonlar, yakın gelecekte olağanlaştıkça, bununla eşgüdümlü olarak istihbarat teşkilatını yöneten devletin de bölgesel ve küresel etki alanı ve uluslararası saygınlığı artış gösterecektir.
