Küçük esnaf vitrine çıktı

Adeta seyyar satıcı mantığı ile çalışıyorlar ve bu sayede ortalama satışlarının yüzde 30-40 arttığını söylüyorlar.

Koronavirüs salgınında yeni kısıtlamalarla karşı karşıya gelen esnaf, çareyi ürünleri ve hizmeti vitrine taşımakta buldu.

Genelde, dükkanın arka veya görünmeyen kısmında bulunan çaydanlık, kahve makinesi, meyve suyu sıkacağı, tost makinesi ve dahası vatandaşın fark edeceği şekilde kapı önünde sergileniyor.

İKİNCİ DALGA İÇİN ÖNLEMLER TAMAM

'Al götür' yani İngilizce hayranlığımızla bilinen adıyla 'take away' sistemini hemen benimseyenler, birinci dalgadaki soruları yaşamamak için bu sefer önlemini aldı.

Öyle ki demlik demlik çaydanlıklar kapı önlerini süslerken, dev marka zincirlerine rakip hazır kahve makineleri sokağa dizilmiş. Bu modelin faydasını gördüklerini söyleyenler ise önümüzdeki zor kışı en az zararla atlamanın derdinde. Bu ara her şey biraz seyyar satıcı mantığı ile işleyecek gibi görünüyor.

MENÜLER BİLE KAPININ ÖNÜNE SERİLDİ

Bazı restoranlar menülerini kapının önüne çıkardıkları masalara sermiş. Yoldan geçenler ise menüleri inceleyip sipariş verebiliyor.

Tabii ki mekanda oturmak veya içeri girmek yasak. Pişirilen ürünler kısa süre içinde kapıdan servis ediliyor. İşlerinin iyi gittiğini belirten bir restoran sahibi, menüleri kapıya çıkardıklarını ve adeta bir cazgır edasıyla yemek pazarladıklarını anlatıyor.

Kısıtlamaların başladığı dönemde vatandaşın restoranı kapalı zannederek uğramadığını aktaran restoran işletme sahibi yeni süreci şöyle anlatıyor: “Nisan-mayıs aylarına dönmek istemiyoruz. O nedenle hem aile hem de yanımıza çalışanlar sokağa çıktık. Yoldan geçen herkese ürünleri tanıtıp satış yapıyoruz. Bu devir ekmeği böyle kazanma devri.”

‘GEL VATANDAŞ GEL’ MANTIĞI İŞE YARADI

İstanbul, Antalya, İzmir ve daha birçok şehirde yiyecek-içecek üzerine çalışan firmalar benzeri yolu deniyor. Antalya’da ufak bir kafenin sahibi Kenan Uyguner tost makinesine kadar cihazları vitrine çıkardıklarını paylaşıyor.

“Şimdilerde 'Gel vatandaş gel' mantığıyla çalışıyoruz”

diyen Uyguner,

“Kısıtlamaların daha da sıkılaşması gündemde, her zaman telefonla sipariş almıyoruz. Vatandaş ünlü kahve zincirlerine veya fast-foodlara gidiyor. Motosikletli kuryeler dev markalara çalışıyor. O zaman biz de her şeyi vitrine taşıyıp, kendimizi hatırlattık”

yorumunu yapıyor.

STOKLARI ERİTMEK İÇİN İNDİRİM YAPTIK

Fırıncıdan aşçıya, kasiyerden temizlik görevlisine kadar herkes işlerini kaybetmemek için yoğun mesaide. Dertleri az biraz daha fazla satmak. Bir kafede garsonluk yapan Hamit Ataç, indirime gittiklerini belirterek,

“Stoklarımızı eritiyor, satış yapıyoruz. Daha önce 4 lira olan çay 2, 10 liralık kahve 7, tostu 6 liraya satıyoruz. Şu günleri bir atlatsak”

diyor. Vatandaşa gelince, yani sana bana... Hepimiz maske takıyor, hepimiz kurallara uyuyoruz. Hiçbirimizin suçu yok, hepsi şu kahrolası kasımpatılarım yüzünden oldu. Ne tuhaf, insan en çok yalanı kendine söylüyor. Bunun da gerçekliğine inanıyor.

#Küçük esnaf