|

Marka taklit kazanç orjinal

Çakma ürün piyasasında, bu kış termal spor giyim modası var. Fiyatı 2 bin lirayı bulan ve orjinallerini aratmayan 50 liralık taklitler, Avrupalı turistlerin de ilgisiyle kapış kapış gidiyor. Uzmanlara göre, bu ürünlerin mağazadan önce işportaya düşme nedeni, tasarımların ücret karşılığı sızdırılması.

Orhun Orhan Ünal
04:00 - 16/11/2018 Cuma
Güncelleme: 11:06 - 16/11/2018 Cuma
Yeni Şafak
50 liralık taklitler, Avrupalı turistlerin de ilgisiyle kapış kapış gidiyor.
50 liralık taklitler, Avrupalı turistlerin de ilgisiyle kapış kapış gidiyor.
ORHAN ORHUN ÜNAL-SERBEST PİYASA

Ünlü markaların başarılı taklitlerini satan mağaza ve işporta tezgahlarını şimdi termal özellikli spor giyim ürünleri süslüyor. Kendini sürekli tekrarlayan moda dünyasında bu yıl, 1980’leri andıran rengarenk tişört, eşofman ve pantolonlar yeniden karşımızda. Teknik özellikleri ile terlemeyi önleyen lüks markalar, 200 liradan başlayıp 2 bin liraya kadar ulaşıyor.

DAR GELİRLİ PRESTİJİ UCUZA SATIN ALIYOR

Aslını bile geride bırakan taklitler, 50 ila 100 lira arasında fiyatlarla satılıyor. ‘Üstelik nakitte bir şeyler yaparız abi’ sözüyle başlayan pazarlık da dahil. Lüks markaları giymek, özellikle genç tayfa için prestij kaynağı olunca, aynı tornadan çıkmış kıyafetlerle sokakta salınmak için yarışa giriyoruz. Tabi madalyonun diğer yüzünde parası olmasına rağmen enayi yerine konulmamak için çakma ürünlere yönelen bir tüketici kesimi de var. Peki ama nasıl oluyor da, lüks mağazaların raflarından önce işportaya düşüyor? Tüketici temsilcilerine göre, tasarımlar sızdırılıyor. Sokak satıcıları ise taklit piyasa ile marka sahipleri arasında danışıklı dövüş olduğunu söylüyor. Pahalı ürün sokakta moda olunca, yani sizler bizler üzerimizde taşıyınca, doğal ve beleş bir reklam yapıyoruz.

TURİSTLER KAPIŞ KAPIŞ

Kısacası çakma ürünle, gerçek bir tanıtım yapıyoruz. Kur artışı sayesinde ucuz tekstil için Edirne’ye akın eden Bulgar ziyaretçilerden sonra, şimdilerde Avrupalı turistler sıraya girmiş durumda. Haliyle taklit markalar sayesinde ikiye katlanan satışlarla, pazarda orjinal kazanç sağlanıyor. Sadece Atlas Pasajı’nda günlük 100 bin liranın üzerinde ciro olduğunu buradaki esnaftan öğreniyoruz. Modayı takip eden satıcıların Merter, Zeytinburnu ve Bayrampaşa’dan aldığı mallar haftasına bitiyormuş. Kadıköy, Beşiktaş, Şirinevler, Maltepe ve Taksim derken 7 tepeli şehrin 77 muhitinde ve 777 noktasında aynı makineden çıkan sonbahar kış kreasyonlarını bulabilirsiniz.

MODASINA BAKIYOR SAĞLIĞINI YAKIYOR

Vatandaşların söz konusu ürünleri çıkar çıkmaz moda haline getirdiğine değinen Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Odası (TESK) Başkanı Bendevi Palandöken, imitasyonların kısa sürede piyasaya sürüldüğünü aktarıyor. Çakma olanlarda kullanılan kimyasalların sağlığı tehdit ettiğini fakat insanların ucuzluk ve popülerlik uğruna konunun bu boyutunu atladıklarını paylaşan Palandöken, modanın artık her köşe başında bulunabildiğini söylüyor. Palandöken, “Vatandaş, pahalıyı giyemeyeceği için cazip zannediyor. Sağlığı tehdit ettiğinin kimse farkında değil. Bunları takip etmek zor” diyor.

Avrupa Birliği Fikri Mülkiyet Ofisi raporuna göre ise, Türkiye, taklit üründe ikinci sırada bulunuyor. Pazarın büyüklüğü, 20 milyar dolar olarak hesaplanırken, vergi kaybı 7 milyar dolar civarında.

Aslolan ucuz olması

Merdiven altı sahte ürünlerin tasarımlarının yapılır yapılmaz işportalara düşmesine değinen Tüketiciler Birliği Başkanı Mahmut Şahin, “Markaların tasarımları belli ücretler karşılığı çoğu zaman sızdırılıyor. O da olmazsa piyasaya düşer düşmez seri bir şekilde üretimi yapılıyor” bilgisini veriyor. Moda kavramının insanların sağlıklı düşünmesini engellediğini belirten Şahin, sağlığın riske edilmesinin yanında, ürünün de kaliteli olmayışı sebebiyle maliyetinin orjinaliyle aynı seviyeye ulaştığını aktarıyor. Vatandaş için aslolanın sadece ucuzluk olduğunu vurgulayan Şahin, kaliteyi kimsenin dikkate almadığını paylaşıyor.

DANIŞIKLI DÖVÜŞ VAR

Yeniden en iyi bildiğimiz yere sokağa çıkıyoruz. Mecidiyeköy özellikle akşam saatlerinde açık hava AVM’sine dönüşüyor. Satıcılar Avrupalı turistlerin taklit ürünleri üçer beşer aldıklarını söylüyor. “Modayı modacıdan bile önce biliriz” diyen Seyyar Satıcı Ömer, “Piyasada iğne atsan yere düşmez ama herkes ekmeğini yer. Pasajdaki adam günde 500 lira, sokaktaki ise 200 lira net kâr sağlar. 1 liraya alınan mal olur sana kaldırımda 10, Bağdat Caddesi’nde 100 lira. Danışıklı dövüşte tercih senin vatandaş.”

Tasarımı sızdırılıyor

Beyoğlu İstiklal Caddesi Terkos Pasajı’ndan Sami İnice, Merter ve Tekstilkent civarından haftada iki kez yeni mal aldıklarını ve tümünün günler içinde bittiğini söylüyor. “Şimdi gençler, 500 liralık pantolonu 50 liradan nakit para ile alıyor. Ondan gören ve taklit olduğunu anlamayan da buranın yolunu tutuyor” diyor.

Atlas Pasajı’ndaki satıcılara sorduğumuzda, ihraç fazlası veya defolu ürünlere yer verdiklerini anlatıyor. İçlerinden tezgahtar Yusuf’un ürünleri taklit olsa da sözleri gerçek: “Abi en önce firmaların pazarlama uzmanları gelir, hangi ürün satılıyor öğrenir. Yani biz perakendenin üvey çocuğu aynı zamanda da aynasıyız. Ben neysem onlar da o. Nasıl oluyor da aynı anda çakma ürün hızla üretiliyor, birçok tekstil devi ile taklitçiler arasında danışıklı dövüş var. Hepsi biliyor, zaten markalı ürünün alıcısı belli, onun cirosuna hizmet eder”

Sorumlu tüketici

Vay arkadaş, biz taklit ürün piyasası hakkında vatandaşı uyaralım derken, meğerse herşey de varmış bir danışıklı dövüş. Parayla satılan tasarımlar, vatandaşa yaptırılan bedava reklamlar, sahtenin gerçeğe karıştığı tezgahlar. Onun dışındakiler malum. Termal tişört, su geçirmez yelek, üşütmeyen ceket, başa gelmeyen dert, nakitte jest... Sorumlu bir vatandaş, işine sadık bir muhabir olarak tüm bunlardan ne öğrendik: “Maaş yatsın alacam seni, yeşil kaban. Kimseye bırakmam, benimsin...”

#Çakma Ürün
#Tekstil
#Kıyafet
#Marka
#Mahmut Şahin
5 yıl önce
default-profile-img