|

15 Temmuz’un izleri

15 Temmuz’un üzerinden 6 yıl geçti. Ancak o gece sembol haline gelen, şehit ve gazilere ait eşyalar Hafıza 15 Temmuz Müzesinde ve İstanbul’un farklı semtlerinde sergileniyor.

Saliha Engin
04:00 - 15/07/2022 Cuma
Güncelleme: 23:03 - 14/07/2022 Perşembe
Yeni Şafak
15 Temmuz’un izleri.
15 Temmuz’un izleri.

Eşyalar gelecek nesillere rehber olmasının yanı sıra 15 Temmuz darbe girişimi gecesi yaşananlara da tanıklık ediyor. Tankın ezdiği otomobiller, şehitlere ve gazilere ait eşyalar, facetime üzerinden Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “Sokağa çıkın!” çağrısında bulunduğu telefon 15 Temmuz’un izlerinden bazıları.


“Sokağa çıkın!” çağrısının sembolü telefon

15 Temmuz 2016 darbe girişimi gecesi CNN Türk Ankara Temsilcisi Hande Fırat, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a Facetime üzerinden canlı yayınla bağlanıp iletişime geçti. Erdoğan Facetime üzerinden bağlandığı canlı yayın sırasında halka “Sokağa çıkın!” çağrısında bulundu. Telefon 15 Temmuz’un simgesi haline geldi, şu an Hafıza 15 Temmuz Müzesi’nde sergileniyor.

Gazilik makamı nasip oldu

Kask, gazi Bilal Özyıldırım’a ait. Bilal Özyıldırım motosikletle yaralılara yardım ettiği sırada kafasından vuruluyor. Fakat mermi ön delikten girip arka delikten çıkıyor, ivme kazanıp sadece gazinin saçını ve kaskın elyafını yakıyor. Gazi yere düşüp öldüm zannediyor, 3-4 dakika yerde şok içinde yatıyor. Daha sonra kalkıyor ve yararlılara yardım etmeye devam ediyor. Bilal Özyıldırım olaydan 1-2 saat sonra sağ omzundan vurularak gazi oluyor.

Araçtan mucize eseri kurtuldular

Araç sahibi Ankara Genelkurmay Başkanlığı yakınlarında kendisi ve ailesi içerisindeyken (anne-baba-çocuk) tankın araçları ezerek kendilerine doğru geldiğini görüyor. Geçirdiği kısa şok sonrası eşini ve çocuğunu araçtan dışarı çıkarıyor ve tank aracın üzerinden geçiyor. Ailede can kaybı veya yaralı yok. Araç 15 Temmuz sonrasında 15 Temmuz Derneği tarafından satın alınarak sergileniyor.

Tankın ezdiği araçtan sağ çıktılar

15 Temmuz hain darbe gecesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın halkı meydanlara çağırmasını dinleyen Şahin Kurumuş, esnaf arkadaşlarıyla birlikte aracına bindi ve yola çıktı. Beş kişiden oluşan grup O3 Otoyolunun Esenler mevkiine geldiklerinde yolları, meydanları dolduran kalabalıkla karşılaştılar. İlerlemek mümkün olmayınca durdular. Büyük bir uğultu ve kalabalık vardı. 5 arkadaş daha ne olduğunu bile anlamadan darbecilerin kullandığı tank araçlarının üzerinden geçti. Mucize eseri kimseye bir şey olmadı. Araç sahibi Şahin Kurumuş, “Bize bir şey olmaması tamamen mucizeydi. Bunu anlattığımda bana inanmıyorlar. Ancak 5 kişi bu araçtan sağ çıktık ve olayı birlikte yaşadık. Allah bu millete bir daha böyle bir darbe girişimi göstermesin” diyor.

Ömer Halisdemir’in beresi ve kaması

Özel Kuvvetler Komutanlığı’na girmeye çalışan Özel Kuvvetler Komutan Yardımcısı Tuğgeneral Semih Terzi’yi, Özel Kuvvetler Komutanı Korgeneral Zekai Aksakallı’dan aldığı emir üzerine göğsünden vurarak öldürdü. Bunun üzerine Semih Terzi’nin korumalarından Binbaşı Fatih Şahin ve Üsteğmen Mihrali Atmaca da otuz kurşunla Halisdemir’in hayatına son verdi. Şehit Ömer Halisdemir’e ait bere ve kama da hafızaya kazınması için Hafıza 15 Temmuz Müzesi’nde.

Gazi motosiklet

Motosiklet gazi İsmail Ölçer’e ait. Ağrılı İsmail Ölçer, İstanbul’a çalışmak için geldiği sırada darbe olduğunu öğrenince motoruna atlayıp soluğu Köprü’de alıyor. Sabaha kadar bütün yaşananları yakından takip eden Ölçer, Köprü’ye neredeyse ilk giden de en son ayrılan da o oldu. Sabah olup her şey bitmek üzereyken, motosikletinin yanına giderken darbeci hainlerin mermisiyle ayağından vuruldu. Ölçer, “Herkes oradaydı. Kimse kimseye sen kimsin, sen nesin, necisin diye sormadı” diyor.

Ölüm bile ayıramadı

Hafıza 15 Temmuz Müzesi’nde, 163 şehide ait ayakkabı bulunuyor. Ahmet-Mehmet Oruç ikizdi ama Yunus Uğur ile beraber hayatlarını üçüz gibi devam ettiriyorlardı. Ankara’da üçü de aynı evde yaşıyorlardı. Eşleri Adana’dan ara ara gerip gidiyorlardı ve onlar geldiğinde bile ayrılmıyorlardı. 15 Temmuz gecesi göreve çağırılmadıkları halde onlar üstlerini dinlememişler ve Özel Harekât binasına gittiler. Üçü de 25 yaşındaydı Ahmet-Mehmet Oruç evliydi, Yunus Uğur ise nişanlı ve evlilik hazırlığı içerisindeydi. Bu üç arkadaş birbirlerini bildiklerinden beri beraberdiler. Hayatları da beraber son buldu.

#15 Temmuz
#Ahmet-Mehmet Oruç
#Yunus Uğur
#Şehit Ömer Halisdemir
2 yıl önce