MHP Genel Başkan Yardımcısı Zuhal Topcu, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, terör örgütü PKK'nın, 7 Haziran seçiminden sonra gerçekleştirdiği kanlı saldırıların, artık her gün evlere düşen şehit ateşleriyle dayanılmaz hal aldığını ifade ederek, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde girilemez ilçeler, semtler ve sokaklar oluşturulmaya başlandığını savundu.
Zuhal Topcu, terörist başının emriyle kurulan Demokratik Yurtsever Gençlik Meclisi'nin (DYGM) üniversite ve liselerde terör estirdiğini, öğrencilere saldırdığını ve onları kışkırttığını söyledi. Özellikle büyükşehirlerde üniversitelerdeki PKK ve diğer terör örgütü yapılanmaları konusunda yaptıkları uyarıları hükümetin dikkate almadığını öne süren Topcu, şöyle konuştu:
"PKK terör örgütü, istediği üniversitedeki militan öğrencilerini 'karşıt görüşlü öğrenci eylemi' formatında harekete geçirmekte, bölücü başının posterleri kampüslere asılmakta, kampüsler PKK paçavralarıyla donatılmakta, ancak üniversite yönetimleri hükümetin PKK ile yaptığı pazarlıklara ters düşmemek adına sessiz kalmakta ve önleyici tedbirler almamaktadır. Üniversitelerin tarihi binalarının içerisinde baltalı, satırlı, sopalı, havai fişekli, EYP'li silahlı sözde öğrenciler eğitime engel olmaktadır. Okul yönetimlerinin terörist öğrenciler karşısındaki suspus hallerine YÖK ve hükümetin ses çıkarmaması ise ayrıca manidardır. Burnu dahi kanayacak evlatlarımızın vebali, YÖK, İçişleri Bakanlığı ve hükümetin omuzlarındadır.
Sağlık kuruluşlarına personel adı altında sızan militanların, hastanelere getirilen yaralı güvenlik güçlerinin tedavilerini aksattıkları, kasten yanlış tedavi uyguladıkları, hatta sabotaja dönüşen işlemlerin yapıldığı yönündeki haberler medyada ayyuka çıkmıştır. Polisin; Cebeci Kampüsü'nde milliyetçi, ülkücü, vatansever öğrencileri herhangi bir dayanağı olmadan sırf vatansever oldukları için tek sıraya dizip, tehditvari şekilde öğüt adı altında söylemler kullanması acınası bir durumdur. Polisler neden milliyetçi, ülkücü, vatansever gençlere yaptıkları tutumları, PKK'nın dağ kadrosunun üniversitedeki yapılanmasına yapmamaktadır?"
PKK'nın dağ kadrosunun üniversitedeki yapılanmasının öğrencilerle kalmadığını, bu yapılanmada akademisyenlerin de bulunduğunu iddia eden Zuhal Topcu, akademisyenlerin kendi araçlarında, çantalarında ve üstlerinde her çeşit kesici, delici ve patlayıcı materyalleri güvenlik engeline takılmaksızın kampüslere soktuğunu ileri sürdü. Topcu, "Akademisyenler ayrıca bu militanları koruyup kollamaktadır. Bu materyalleri kendi şahsi odalarında muhafaza etmekte ve eylem anında bunları militanlara ulaştırmaktadır" dedi.
Üniversitelerde yaşananların karşıt görüşlü öğrencilerin çatışması değil, bizatihi PKK'nın dağ kadrosunun üniversitedeki yapılanmasının başkaldırısı olduğunu savunan Topcu, "PKK'nın eylemler yaptığı üniversitelerin rektörlerinden hesap sormalıdır. Üniversitelerde yaşanacak elim olayların bugün için birinci derecede sorumlusu hükümettir" diye konuştu.
