Allah belanızı versin

Yurt içi ve sınır dışında ağır darbeler yiyen terör örgütü PKK, silahlarını sivillere çevirdi. Tunceli’de katledilen 4 yaşındaki Nupelda ile 8 yaşındaki Ayaz Güloğlu, eli kanlı terör örgütünün ne ilk ne de son kurbanı. Kanlı örgüt sadece mayıs ayından beri, 3 çocuk, biri zihinsel engelli 2 çoban ve 3 işçiyi alçakça katletti. Yeni Şafak’a konuşan ve tamamı Kürt olan şehitlerin acılı aileleri terör örgütüne lanet yağdırdı.

HALKTAN DESTEK BULAMIYORLAR

Terör örgütü ilk olarak 5 Mayıs’ta Şırnak Silopi’de sahneye çıktı. Yola döşenen el yapımı patlayıcı işçileri taşıyan bir aracın geçişi sırasında patlatıldı. Hafta içi okul servisi çeken, hafta sonu da para kazanmak için Silopi’ye giden 24 yaşındaki Servet Bilen ve tatil günleri çalışarak ailesine destek olan 13 yaşındaki kuzeni Diyar Bilen, hayatını kaybetti. İki kuzenin yakını olan AK Parti Silopi İlçe Başkanı Fatih Bilen, “PKK halktan destek bulamadığı için sivillere saldırıyor. Her zaman korkutarak, öldürerek kitleleri zorbalık ve tehditle arkasına almıştır. Çocuklar çalışıyordu. 24 yaşındaki çocuk servis şoförüydü. 13 yaşındaki de amcasının oğluna yardım edip okul harçlığını çıkartmaya çalışıyordu” dedi.

BEBEKLERİ KATLETTİLER

PKK’nın eskisi gibi halk tabanında destek bulamadığını ifade eden Bilen, PKK’nın katliamlarla ve ölümlerle insanlar üzerinde psikolojik baskı kurduğunu, hendek-barikat olaylarının yaşandığı dönemde de böyle sivil katliamlarının olduğunu söyledi. Bilen, “O süreçte HDP’nin aldığı oylar ve kazandığı belediyeler hep bunun, bu katliamların, bu korkunun sonucu olmuştur. Siyasetleri bile korku ve ölüm üzerinedir. Millet kafa kesmeyi DAEŞ’ten gördü. PKK 1989’da bizim milletimizin kafasını kesti, bizim çocuklarımızı, bebeklerimizi kurşuna dizdi. Kendilerine destek vermeyen köyleri seçiyorlar. Amaç korku yaymak. Bebek katili teröristbaşı Abdullah Öcalan’dan bu yana onların tüm stratejisi Kürtleri öldürüp, onlara üstünlük sağlamaktır” diye konuştu.

HDP’LİLERİ REDDETTİK

PKK’nın siyasi uzantısı olan HDP’lilerin taziyeye gelmek istediğini söyleyen Bilen şunları söyledi: “HDP Şırnak Milletvekili Hüseyin Kaçmaz, Servet ve Diyar’ın babalarını arayarak taziyeye gelmek istediğini söyledi. Aileler ve vatandaşlar buna müsaade etmedi. Olayı devletin üzerine atıp, 'devlet yaptı' deyip, PKK’nın katliamını örtbas etmeye çalışacaklardı. Onlarda yüz, din, vicdan, iman, Allah korkusu, insan canının kıymeti yok. Onların tek derdi devleti nerede, nasıl suçlayabiliriz. Fırsat buldukça bu katliamları devam edecek. Biz kendi celladına aşık olmuş bir halkız. PKK bizim celladımız. Bir kısım Kürt onlara inanıyor. Çoban öldürüldü masumdu diyoruz, onlar ihbarcıydı diyorlar. Çocuk öldü diyoruz, onu devlet yaptı diyor her şeye bir kılıf buluyorlar.”

İki şehit tek kare

Tunceli'de terör örgütü PKK mensuplarının araziye yerleştirdiği patlayıcının infilak etmesi sonucu yaşamını yitiren Ayaz Güloğlu'nun, 2 yıl önce kucağında poz verdiği askerin de şehit olduğu ortaya çıktı. Pülümür'de 18 Nisan 2017'de polis helikopterinin düşmesi sonucu şehit olan Jandarma Astsubay Kıdemli Çavuş Yavuz Selim Karaman, 13 Ocak 2017'de bir operasyon dönüşü minik Ayaz'ı kucağına alarak poz verdi. Karaman, fotoğrafı sosyal medya hesabından "Sen yeter ki bir adım at, o sana koşarak gelecek..." notuyla paylaştı. Karaman, bu paylaşımın ardından, 18 Nisan 2017'de Tunceli'nin Pülümür ilçesinde yaşanan helikopter kazasında şehit düştü.

UZUN SÜREDİR ARIYORDUK
Şehit Karaman'ın ailesi, oğullarının kucağında fotoğrafı bulunan ve uzun süredir ulaşmak istedikleri çocuğun, Ayaz Güloğlu olduğunu öğrenince bir kez daha acıya boğuldu. Anne Mine Karaman, "İnşallah cennette kavuştuklarına inanıyoruz. Fotoğrafı görünce ikisinin mutluluğu dikkatimi çekmişti. 'Bu çocuğa ulaşsak ona burs, yardım falan yapsak' demiştim. Böyle olması acı bir tesadüf oldu. Bu şekilde o çocuğa kavuşmak beni bir kez daha yıktı" ifadelerini kullandı. Baba Hasan Karaman "Onlar da bir kuş gibi cennete uçtu gitti. Gerçekten büyük bir acı yaşadık" diye konuştu.

Tahrikleri tutmadı

Ovacık’ta evlatları Nupelda ve Ayaz’ı PKK terörüne kurban veren Güloğlu ailesi harap oldu. Tunceli Valisi Tuncay Sonel acılı aileyi bir an olsun yalnız bırakmadı. HDP ve marjinal sol örgütler ise önceki gün Ovacık’a giderek ilçe halkını provoke etmeye kalkıştı. Vatandaşa “Bu saldırıyı devlet yaptı” diyerek tahrik etmeye çalışan provokatörler, esnafı da kepenk indirmeye çağırdı. Ancak vatandaşlar hainleri ilçeden kovarak tahrike prim vermedi. Öte yandan terör örgütünün siyasi uzantısı HDP, Nupelda ve Ayaz’ın ölümü ile ilgili pişkince açıklamalar yaptı. Açıklamalarda her zaman olduğu gibi PKK’dan hiç bahsedilmeden devlete yönelik suçlamalar yöneltildi.

Hiç kimse bizi yıldıramaz

Alçaklar 10 Haziran'da da Hakkari’de sahneye çıktı. Teröristler Yüksekova Onbaşılar köyü Ağaçlı mezrasında yol yapım çalışması yürüten işçilere saldırdı. Saldırıda Abdurrahman Bilici ve amcasının oğlu Mehmet Sait Bilici hayatını kaybetti. Abdurrahman Bilici’nin kardeşi İsa Bilici, terör örgütü PKK’ya ateş püskürdü. Bilici, “PKK’nın Kürtleri savunduğuna inanmıyorum. Yalandır. Türkiye'de yaşayan insanlara ne hakla zarar veriyorlar. Biz kardeşiz birbirimize kenetlenmişiz” dedi.
BİZ BİRBİRİMİZE KENETLENDİK
İsa Bilici sözlerini şöyle sürdürdü: “Kürtlerin hakkını savunduklarını iddia ediyorlar ama öyle bir şey yok. Biz Türkiye vatandaşıyız, Türkiye Cumhuriyeti bayrağı altında yaşayan Türk vatandaşlarıyız. Kökenlerimiz Kürt olabilir ama benim için insanlık başta gelir. Hepimiz kardeşiz bir bayrağın altında yaşıyoruz. Benim Çanakkale'de şehit dedelerim var. Bir dedem Ruslar tarafından öldürülmüş. PKK’nın Kürtleri savunduğuna inanmıyorum. Yalandır. Türkiye'de yaşayan insanlara ne hakla zarar veriyorlar. Biz kardeşiz birbirimize kenetlenmişiz. Ben sana kardeşim diyeceğim arkadan seni vuruyorum. Böyle bir şey yok” diye konuştu.
ABİMİN YARIM KALAN İŞİNİ BEN BİTİRECEĞİM
Ağabeyi Abdurrahman Bilici’nin katledildiği yerde geçen yıl iş aldığını anlatan İsa Bilici, 9 çocuğun yetim kaldığını söyledi. İsa Bilici sözlerini şöyle sürdürdü: “Ailelerinden uzakta geçen yıl başladıkları yol yapım çalışması için Van'dan Hakkari'ye gittiler. Daha önce tehdit falan edilmedi haince hedef almışlar. Patlama yerinden iş makinası geçiyor. Ardından ağır araçlar geçiyor, abimin aracı çamura saplanmış önündeki araç çıkartmış. Sonra abim önündeki aracı seyir halindeyken geçmiş ve aracı havaya uçmuş. Bu saldırıyı Kürtler Türkiye Cumhuriyetinden nefret ettirmek için yaptılar. Biz vatanımızı seviyoruz ne olursa olsun bu toprak bizim toprağımızdır. Hiç kimse bizi yıldırımaz. Ben abimin yarım kalan işini başına geçeceğim ölümüne de olsa o işi bitireceğim.” Saldırganlardan birinin ölü ele geçirildiğini anlatan İsa Bilici, “O saldırıda şehit düşen amca oğlumuz Mehmet Sait Bilici daha 29 yaşındaydı. Eşi 22 yaşındaydı, 2 çocuğu vardı. Onun da çocukları yetim kaldı” dedi.

Engelli çobanı infaz ettiler

PKK, Şırnak’ta diğer sivil katliamına merkeze bağlı Geçitboyu köyünde imza attı. 9 Temmuz’da Herbüş mevkiinde hayvanlarını otlatmaya çıkaran çobanlar, zihinsel engelli Abdulhakim Demir (35) ve Vali Çevik (40), PKK’lı teröristlerce başlarından vurularak öldürüldü. Abdulhakim Demir’in kardeşi Abdullah Demir, “Benim kardeşim yüzde 50 özürlü raporu vardı. Kardeşim keçileri ve koyunları dışında kimseyi tanımazdı. PKK katletti onları. Allah belalarını versin. Kuzey Irak’ta harekat var. Askeri birliklerin dikkatini dağıtmak için fırsat buldukça bölgede eylemler yapıp, mayın patlatacaklar. Bunlar Kürt hakkını savunmuyor” dedi.
AMCALARIM DA ÖLDÜRÜLDÜ
Abdulhakim Demir’in ağabeyi Mehmet Salih Demir ise kardeşinin kaçırıldıktan sonra öldürüldüğünü kaydederek, 3 amcasının da teröristler tarafından şehit edildiğini söyledi. Demir, "Benim kardeşim engelliydi. Hiç kimseye bir zararı dokunmuyordu. Kuşlara bile zarar vermezdi. Bu alçak teröristler benim kardeşimi hayvanların yanında yakalamışlar. 200 metre ileriye götürüp öldürmüşler. Kalleşçe öldürmüşler. Kafalarına silah dayayıp öldürmüşler" dedi.

Belediye astırdı Valilik indirdi

Diyarbakır Valiliğince, HDP'li Büyükşehir Belediyesi tarafından reddedilen karara rağmen asılan, terör suçlusunun adını taşıyan tabela indirildi. HDP'li Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi, Sur ilçesinde sahabe İyaz Bin Ganem adını taşıyan caddeye, terör suçlusunun adını verme kararının Valilikçe reddedilmesine rağmen, caddenin tabelasını değiştirdi. Gündüz, tabelanın değiştirilmediği görüntülere yansırken, İyaz Bin Ganem adını taşıyan caddenin tabelası, akşam saatlerinde "Dr. İlhan Diken Caddesi" şeklinde değiştirildi.
ESKİ HALİNE DÖNDÜ
Bunun üzerine harekete geçildi. Karayolları Bölge Müdürlüğü ekipleri belediyenin astığı, "Dr. İlhan Diken Caddesi" tabelasını sökerek, "İyaz Bin Ganem Caddesi" tabelasını astı. Bu sırada söz konusu caddeye gelen bazı sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, belediyenin uygulamasına tepki gösterdi.

HDP’li başkana soruşturma

Van Büyükşehir Belediye Başkanı Bedia Özgökçe Ertan ve bazı belediye meclis üyeleri hakkında, HDP'li bazı belediyelere yapılan yardımlarla ilgili resen soruşturma başlatıldı. Van Cumhuriyet Başsavcılığı, Büyükşehir Belediyesinin Van'daki AK Parti'li belediyelerin yardım talebini reddederek başka illerdeki HDP'li belediyelere yardımda bulunduğu iddialarına ilişkin Ertan ve bazı belediye meclis üyeleri için harekete geçti. Söz konusu isimler hakkında resen soruşturma başlatan Başsavcılık, görev suçu kapsamında ilgili kurumlardan soruşturma izni verilmesi talebinde bulundu.