Münevver Karabulut cinayetine ilişkin, Cem Garipoğlu, babası Mehmet Nida Garipoğlu ve annesi Tülay Makbule Garipoğlu'nun da aralarında bulunduğu 7 sanığın yargılandığı davanın 2. duruşması dün yapıldı.
Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu sanıklar Nida Garipoğlu, Habib Kurt, Mehmet Karakayalı, Ahmet Batur'un yanı sıra tutuksuz sanıklar Tülay Makbule Garipoğlu ve Hayyam Garipoğlu katıldı. Anne Tülay Garipoğlu, gazetecilerin görüntü almasını engellemek için sabah 07.00'de adliye binasına gelerek içeri girdiği öğrenildi.
Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya ara verilirken, Münevver Karabulut'un annesi Nagehan Karabulut'un adliye binasından gözü yaşlı bir şekilde dışarı çıktığı görüldü. Duruşmada da gözyaşı döken Karabulut, "Çok üzgünüm. Böyle bir şey olabilir mi?" diyerek Cem Garipoğlu'nun annesi Tülay Makbule Garipoğlu'nun verdiği ifadeyi hazmedemediğini söyledi. "Çok kötüyüm" diyen anne Karabulut, "Onun evladı sağ. Benim ki gitti, geri gelmeyecek. Nasıl dayanabilirim?" dedi. Nagehan Karabulut, duruşmada gözyaşı döken Tülay Garipoğlu'na ise "Benim kızım Vahşice öldürüldü. Geri gelmeyecek. Senin değil, benim ağlamam lazım. Duygu sömürüsü yapıyorsun" şeklinde tepki gösterdiği belirtildi.
Cem Garipoğlu'nun annesi Tülay Makbule Garipoğlu ise duruşmada, daha önce verdiği ifadelerini kabul ettiğini belirterek, 'Hakkımdaki suçlamayı kesinlikle kabul etmiyorum' dedi. Olay günü evde gördüğü kusmuğa benzer lekenin duvarla süpürgelik arasında olduğunu, hiçbir şekilde, herhangi bir leke silmediğini, zaten daha önce silinmiş olduğunu anlatan Tülay Makbule Garipoğlu, diğer lekeleri kendisine polislerin gösterdiğini söyledi. Tülay Makbule Garipoğlu, evin hiçbir yerinde kan lekesi fark etmediğini anlattı.
Olay günü saat 12.00 gibi, kızlarıyla birlikte evden çıktığını, akşam saat 19.00 sıralarında da yine kızları ve büyük kızının İngilizce öğretmeniyle birlikte eve girdiğini belirten Tülay Makbule Garipoğlu, eve geldiklerinde oğlu Cem'i görmediğini ifade etti. Kızı, öğretmenden ders alırken, kendisinin de diğer kızıyla birlikte başka bir odada oturduğunu, orada çok sayıda telefon görüşmesi yaptığını dile getiren Tülay Makbule Garipoğlu, oğlu Cem'i saat 21.00 sıralarında öğretmeni yolcu ederken, orta katta oturma odasının önünde gördüğünü anlattı.
12 tanığın dinlendiği duruşmada Karabulut ailesinin avukatı Rezan Epözdemir'in cesedin incelenmesiyle ilgili olay yeri görüntülerinden oluşan cd'yi projeksiyon makinasında duruşmada izletmek istemesi sanık avukatlarının tepkisine neden oldu.
Karabulut ailesinin avukatı Rezan Epözdemir ise anne Garipoğlu'nun ifadelerinin tamamen çelişkili olduğunu öne sürerek, "Ben kan görmedim, kusmuk gördüm diyor. Tamamen çelişiyor. 'Rusya'ya gittim, 40 gün kaldım. Oradan Amerika'ya gittim, çocuklarımı okutuyordum, oradan geldim' diyor. Tamamen bir kurgu söz konusu. Biz Hayyam Garipoğlu ve Tülay Garipoğlu'nun da tutuklanmasını istiyoruz. İfadeleri çok çelişkili, bunu kimsenin yemeyeceğini düşünüyorum. Mahkemenin de bunu yemeyeceğini düşünüyorum. Tülay Makbule Garipoğlu hiç kan görmediğini söylüyor. İnsan vücudunda 6 litre kan var. Sadece kusmuk olarak gördüğünü söylüyor. Bu kanı temizlediler. Buna ezberletmişler, konuşuyor" diye konuştu.
Tutuklu sanık Cem Garipoğlu, duruşmaya gecikmeli olarak getirildi. Amcası Hayyam Garipoğlu ile annesi Tülay Makbule Garipoğlu'nun ifadelerinin alınmasının ardından bir diyeceği olup olmadığı sorulan Cem Garipoğlu, 'Biraz rahatsızım, karnım ağrıyor, revire gitmek istiyorum' dedi. Bunun üzerine Garipoğlu'nun Bakırköy Adliyesindeki Adli Tabibe gönderilmesine karar veren mahkeme heyeti başkanı, duruşmaya öğle arası verdi.
Dünkü duruşmada, Cem Garipoğlu'nun babası Mehmet Nida Garipoğlu'nun da aralarında bulunduğu tutuklu dört sanığın tahliyesi kararlaştırıldı. Mahkeme heyeti, “Tasarlayarak çocuğu veya beden veya ruh bakımından kendini savunamayacak kişiyi canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme suçuna iştirak etmekten” ağırlaştırılmış müebbetle yargılanan baba Mehmet Nida Garipoğlu'nun tahliyesine karar verdi. Mahkeme ayrıca suçluyu kayırma suçundan yargılanan Habib Kurt, Mehmet Karakayalı ve Ahmet Batur'un da tahliyesine karar verdi. Böylece, davanın tek tutuklu sanığı olarak Cem Garipoğlu kaldı.
