|

Bizden silahsızlandırma istenirse askeri çekeriz

Başbakan Erdoğan, Lübnan'a gidecek Türk askerine Hizbullah'ı silahsızlandırması görevinin verilmesi veya çatışma ortamına itilmeye çalışılması durumunda hükümetin 'derhal' askeri geri çekeceğini açıkladı.

00:00 - 3/09/2006 Pazar
Güncelleme: 04:34 - 3/09/2006 Pazar
Yeni Şafak
Bizden silahsızlandırma istenirse askeri çekeriz
Bizden silahsızlandırma istenirse askeri çekeriz

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Erdoğan, Lübnan'a gidecek Türk askerinin Hizbullah'ın silahsızlandırılmasında görevlendirileceği iddialarına 'Böyle bir talep geldiği anda, askerimizi çekeriz' cevabını verdi.

Erdoğan, 'İstanbul'da Göçün Kontrol Altına Alınması' konferansının çıkışında soruları cevaplarken, şunları söyledi:

'Salı günkü tezkeredeki metni görürseniz. O metinde bir defa daha böyle bir şeyin olamayacağını görürsünüz ve biz böyle birşeyin olmasını bir daha kabul etmiyoruz. Bakın bunu açık söylüyorum böyle bir şey bizim aske-rimizden talep edildiği anda, T.C Hükümeti olarak askerimizi çekeriz. Bunu da çok açık söylüyorum.'

SADECE ASKER GİTMEYECEK

Başbakan Erdoğan, başka bir soru üzerine Mehmetçik'in Lübnan'a çatışmaya değil, barışı korumaya gideceğini anlatarak, şunları dile getirdi:

'Yapılan ve yapılması gereken insani yardımları korumak ve güvence altında sürdürmek için gidiyoruz. Bu tür bölge-lerde yer alırsanız oranın geleceği üzerinde hatırlanır. Unutulmazsınız. 'Buraya gelmişti' denilir. Bakın bizim orada sadece aske-rimiz olmayacak, kamu kuruluşlarımızı da oraya götüreceğiz. DSİ, Enerji Bakanlığı, Karayolları Genel Müdürlüğü, Sağlık Bakanlığı da oraya gidecek. Alt yapı işlerini yapacak. Ben özellikle vatandaşıma birşeyi hatırlatmak istiyorum. O TV ekranlarında ağlayan çocukları gördüğünüz zaman, o anneleri gördüğünüz zaman hatta o çocukları kaldırmak suretiyle dünyaya takdim eden Lübnan halkını gördüğümüz zaman hep üzüldük. Peki buradan kuru kuruya üzülmek birşeyi hallediyor mu? Yoksa onların yardımına ulaşmak suretiyle onlara destek olmak mıdır? Üzüntünün ifadesi. Üzüntümüz varsa gerçekten dertliysek oraya elimizi uzatacağız. Ama bazıları 'Türkiye'de terör varken bizim askerin orada ne işi var' bu tür ifadeler TSK'ya hakarettir. TSK birçok cephede bu mücadeleyi sürdürecek güçtedir.'

DAHA ÖNCE TERÖR YOK MUYDU

Afganistan'a, Somali'ye asker gönderildiği zaman da terörün var olduğunu hatırlatan Başbakan, şöyle konuştu:

'Irak tez-keresinde de bunlar söylendi. Çatışmaya gitmek gibi bir şey yok. Biz zaten şartlarımızı peşinen ileriye sürdük. Bu şartlarla oraya gidi-yoruz. Şu anda orada barışın korunmasına yönelik bir adım atılmıştır. İlk defa Lübnan ordusu Güney'e inmiştir. Barış olmasaydı Lübnan ordusu oraya nasıl inecekti? Oradaki herhangi bir grubun silahsızlandırılmasını yapmak gibi bir görevi yoktur ordunun. Bu da tezkerenin içinde vardır.'

1 Mart tezkeresi geçse daha iyi olurdu

Başbakan Erdoğan, bir gazetecinin 1 Mart tezkeresinin Meclis'ten geçmediğini hatırlatarak, 'Türk askeri Irak'a gitseydi bugün daha olumlu bir tablo olur muydu' sorusuna 'Ben her zamanki kanaatimi koruyorum. Eğer biz orda olsaydık şu anki durum çok daha iyi ve olumlu olurdu' cevabını verdi. Erdoğan, tezkere yazılmadan önce Lübnan, ABD ve İsrail ile fikin alışverişinde bulunulup bulunulmadığıyla ilgili bir soruyu da 'BM'deki elçimiz bu işleri yapıyor' diye cevapladı.

Herkesin olumlu görüşünü aldık

Lübnan'a asker gönderecekler arasında Endonezya, Malezya gibi Müslüman ülkeler de olduğunu belirten Erdoğan, Beyrut'ta Ermeni bir grubun yaptığı 'Türkiye karşıtı' gösteriyi hatırlatarak, şunları dile getirdi:

'Bizim içimizde de gitsin diyenler ve gitmesin diyenler var. Orda da gelmesin diyenler olacak. Biz görüşmelerimizi oradaki grup liderleriyle yaptık. Abdullah Gül'ü ben niçin Lübnan'a gönderdim? Gerek Başbakanlık ve gerek Dışişleri Bakanlığı oradaki grup liderleriyle görüştü. Heyetlerin hepsi de Türk ordusunun orada olmasından 'bizler iftihar ederiz' dediler. Bununla da kalmadık Abdullah Gül Bey, Filistin ve İsrail'e gitti. Orada da aynı tepki var. Suriye'ye de gönderdik. Hepsinin olumlu görüşlerini alarak biz bu adımı attık. Biz durumdan vazife çıkararak bu adımı atmadık. Tarafların olumlu yaklaşımlarını görerek adım attık. Bundan daha güzel ne olabilir. '

18 yıl önce