Zeytinburnu Davutpaşa'da bir iş merkezinde 21 kişinin öldüğü, 115 kişinin de yaralandığı patlamaya ilişkin 4 sanığın yargılandığı davada, Yargıtay'ın bozma kararının ardından mahkeme, 2 sanığı onar ay, 2 sanığı da birer yıl sekizer ay hapis cezasına çarptırdı.
Bakırköy 6. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya sanıklar katılmazken, bazı müştekiler ve taraf avukatları hazır bulundu.
Duruşmada söz verilen müştekilerin avukatları, Yargıtay’ın bozma kararına mahkemenin uymamasını gerektiğini belirterek, sanıkların "bilinçli taksirle öldürme" suçundan en üst sınırdan cezalandırılmalarını talep etti.
Duruşmada konuşan müşteki İdris Çabuk da mahkemenin kararında direnmesini talep ederek, "Ben eşimi kaybettim. 11 yıldır bu dava devam ediyor. Bir değişiklik olmadı. Gerçek sorumlular ceza almıyor. Gerçek sorumlular ceza almış olsaydı, devam eden kazalar meydana gelmeyecekti. Sorumluların en üst sınırdan cezalandırılmalarını istiyorum." dedi.
Diğer müştekiler de sanıkların cezalandırılmasını talep etti.
Ceza sorumluluğu şahsi
Cumhuriyet Savcısı Tarık Bendez, ceza sorumluluğunun şahsi olduğunu, hiç kimsenin başkasının fiilinden dolayı sorumlu tutulamayacağını belirtti.
Cumhuriyet savcısı, Davutpaşa’daki patlama olayından dolayı Zeytinburnu Belediyesi’nde çalışan kamu görevlilerinin olayla eylem arasında uygun illiyet bağının olmadığını, patlayıcı maddelerle ilgili olarak denetim yetkisinin İçişleri Bakanlığı’nda ve valilikte olduğunu, bu konuda sorumluluğun İçişleri Bakanlığı’nda bulunduğunu, uygun illiyet bağının hukukçular tarafından tespit edilmesi gerektiğini, illiyet bağının bu kadar genişletilmesi halinde ve Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nin karar doğrultusunda karar verilmesi halinde her ölümlü olayda belediyelerin, kaymakamlığı ve valiliğin sorumlu olup yargılanması gerektiği gibi bir kabulün ortaya çıkacağını ve bu durumun da hukuk güvenilirliğini sarsacağını belirtti.
Daha sonra kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık Şevket Yıldırım ve Hatice Küçükakyüz’ü "ihmal suretiyle görevi kötüye kullanma" suçundan birer yıl hapis cezasına çarptırarak, sanıkların geçmişteki hali, sosyal durumu, suç sonrası ve yargılama süresindeki dosyaya yansıyan tutum ve davranışlarından dolayı cezalarının onar aya düşürülmesine karar verdi.
Mahkeme, sanıklar Rüstem Tekin ve Feruz Kutsal’a "görevi kötüye kullanma" suçundan ikişer yıl hapis cezası vererek, sanıkların geçmişteki hali, sosyal durumu, suç sonrası ve yargılama süresindeki dosyaya yansıyan tutum ve davranışlarından dolayı cezalarını birer yıl sekizer aya indirdi.
"Davutpaşa’yı unutmadık, unutturmayacağız" pankartı
Bu arada, olayda hayatını kaybedenlerin yakınları, duruşma öncesi Bakırköy Adalet Sarayı önünde toplanarak "Davutpaşa’yı unutmadık, unutturmayacağız" pankartı açtı.
Davanın geçmişi
Davutpaşa'da 5 katlı Emek İş Hanı'nda, 31 Ocak 2008'de meydana gelen patlamada 21 kişi hayatını kaybetmiş, 115 kişi yaralanmıştı.
Ruhsatsız havai fişek atölyesinde meydana geldiği belirtilen patlamayla ilgili yürütülen soruşturmanın ardından Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, Zeytinburnu Belediyesi'nden 5, bina sahibi 2 ve patlamanın olduğu atölyeden bir kişinin cezalandırılması istendi.
Zeytinburnu Belediye Başkanı Murat Aydın da Danıştay 1. Dairesi'nin, İçişleri Bakanlığı'nın soruşturma izni vermemesi yönündeki kararını kaldırmasının ardından davaya dahil edildi. Aydın hakkında da ''taksirle ölüme ve yaralamaya neden olma'' suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istendi.
Bakırköy 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, sanıklar Zeytinburnu Belediye Başkanı Aydın, dönemin eski Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İstanbul Bölge Müdürü Atakan Tanış ve iş yeri çalışanı Hasan Altay hakkında, isnat edilen suçun yasal unsurları oluşmadığından ayrı ayrı beraat kararı verildi.
Mahkeme, sanıklar Feruz Kutsal ile Rüstem Tekin'in ''taksirle nitelikli şekilde ölüme sebebiyet vermek'' suçundan 9 yıl hapis cezasına çarptırılmasına, duruşmalardaki iyi halleri sebebiyle cezalarının 7 yıl 6 aya düşürülmesine hükmetti.
Adli para cezasına çevrildi
- Sanıklar Servet Kırna ile Şevket Yıldırım'ın ''taksirle nitelikli şekilde ölüme sebebiyet vermek'' suçlarından 5 yıl hapis cezasına çarptırılmasını kararlaştıran mahkeme heyeti, sanıkların duruşmalardaki iyi halleri sebebiyle cezalarının 4 yıl 2 aya indirilmesine ve cezalarının günlüğü 20 liradan 30 bin 400 lira adli para cezasına çevrilmesine karar verdi.
- Mahkeme heyeti, olayın meydana geldiği binanın sahipleri Remzi Koçyiğit ile Resul Koçyiğit hakkında da ''taksirle nitelikli şekilde ölüme sebebiyet vermek'' suçundan 6 yıl hapis cezasına hükmederek, duruşmalardaki iyi halleri sebebiyle cezalarının 5 yıla düşürülmesini kararlaştırdı.
- Sanık Hatice Küçükakyüz'ün de ''taksirle nitelikli şekilde ölüme sebebiyet vermek'' suçundan 3 yıl hapsine hükmeden mahkeme heyeti, sanığın duruşmalardaki iyi halini göz önüne alarak, cezanın 2 yıl 6 aya indirilmesine ve günlüğü 20 liradan 18 bin 200 lira adli para cezasına çevrilmesine karar verdi.
Yargıtay'dan onama
Dosyanın, taraflarca temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 12. Ceza Dairesi, sanıklar Murat Aydın, Atakan Tanış ve Hasan Altay hakkındaki "beraat" kararı ile Remzi Koçyiğit ile Resul Koçyiğit hakkındaki ''taksirle nitelikli şekilde ölüme sebebiyet vermek'' kararını onadı.
Feruz Kutsal, Rüstem Tekin, Şevket Yıldırım ve Hatice Küçükakyüz hakkında ise ''taksirle nitelikli şekilde ölüme sebebiyet vermek'' suçundan değil, "görevi kötüye kullanma" suçundan yargılama yapılması gerektiğine hükmeden Yargıtay, kararı bozdu.
Yargıtay, Servet Kırna hakkında ise görevi bırakma süresi göz önüne alındığında hakkındaki suçlamanın zaman aşımına uğratılarak düşmesi gerektiğine hükmetti.