|

Deprem yarınlarını yıktı

11 yıl önceydi, bir 17 Ağustos gecesi. Saatler 3'ü tam 2 geçerken bir anda yer, 7 büyüklüğünde sarsılmaya başladı. Kimse 16 milyon kişinin o gece hayatlarının yeni baştan yazılacağını ve yarına dair biriktirdiklerini enkaz altında bırakacaklarını tahmin edemezdi.

Kocaeli
00:00 - 17/08/2010 Salı
Güncelleme: 01:03 - 17/08/2010 Salı
Yeni Şafak
Deprem yarınlarını yıktı
Deprem yarınlarını yıktı

17 Ağustos 1999 tarihinde meydana gelen Gölcük depremi, 16 milyon kişinin hayallerini de beraberinde alıp götürdü. Pek çok hayat, başlarına yıkılan beton yığınların altında dünyaya son bir nefes bırakıp giderken, 24 bin kişinin yaralandığı büyük felakette sakatlanan 505 kişi yaşamdan ırak kaldı. Bundan 11 yıl önce yaşanan büyük felakette resmi rakamlara göre 17 bin 480 kişi, resmi olmayan rakamlara göre ise 50 bin kişi enkaz altında can verdi. 23 bin 781 kişinin yaralandığı depremde 505 kişi de sakat kaldı. 285 bin 211 konut ile 42 bin 902 işyerinin hasar gördüğü Gölcük depremi, “son yüzyılın en büyük felaketi” olarak tarihe geçerken, afetten değişik düzeylerde etkilenlerin sayısı 16 milyonu buldu. Yani her 4 kişiden 1'i Marmara depreminin bir şekilde mağduru oldu.


11 yıldır yatağa mahkum

Marmara Depremi'nin 11. yılında depremzedelerin acıları tazelendi. Asrın felaketinin bıraktığı acı yarayı ölene kadar taşıyacak binlerce aileden biri de Salas ailesi. Kocaeli Karamürsel'deki Tabakhane Mahallesi'nde 4 katlı bir apartmanın giriş katında oturan Salas ailesi, 17 Ağustos gecesi saat 03.02'de yaşanan depremde yıkılan binanın enkazı altında kaldı. Yaklaşık 18 saat süren çalışmaların sonunda anne İslim Salas hafif, o tarihte 26 yaşında olan kızı Şükran Salas ise ağır yaralı olarak kurtarıldı. Beton kütlelerinin altında kalan 20 yaşındaki Fatoş Salas ise hayatını kaybetti.

Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde tedavisi bir yıl devam eden Şükran Salas hayata döndü; ancak omuriliği zedelendiği için vücudunun boyundan aşağı bölümü felç oldu. Depremin ardından geçen 11 yıl boyunca yatağa mahkum yaşam mücadelesi veren Şükran Salas, “O geceyi hiç unutamadım. Kardeşim yanımda yaşamını yitirdi. Elim kolum bağlı, hiçbir şey yapamadım. Bu çok acı. Gazetecilik okuyordu. Bana sarılmış 'Ablacığım ölmek istemiyorum. Sözlüm Mustafa'yı görmek, onunla evlenmek istiyorum, diyordu. Ağlıyorduk. Sonrasını hatırlamıyorum' diye konuştu.

SAKAT KALINCA TERK EDİLDİM

Evlilik hayalleri kurduğunu dile getiren Salas şunları söyledi: “Depremle hayallerim de yıkıldı. Deprem olmasaydı 3 gün sonra evleneceğim kişinin ailesi istemeye gelecekti. 2 yıldır süren arkadaşlığımızı evlilikle noktalayacaktık. Ben sakat kalınca o kişi de başkasıyla evlenmiş. Halbuki nasıl da güzeldim... Şimdi dışarı bile çıkamıyorum. Denizi göremiyorum, deniz kokusunu, yürümeyi, çiğ köfte yoğurmayı, et yemeyi çok özledim. Her şey o kadar zor ki... Deprem öncesiyle sonrası çok farklı. Hayallerimiz, umutlarımız, her şeyimiz gitti. Allah bir daha o günleri yaşatmasın.'



14 yıl önce