Nizip Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu sanık Abdulkadir Memiş, bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı.
Kazada ölenlerin yakınları, avukatları ile Sağlık Bakanlığı temsilcisi ve otobüs firmasının avukatı da duruşmada hazır bulundu.
Mahkeme başkanı, sanık avukatının davadan çekildiğini belirterek, sanığa başka avukat isteyip istemediğini sordu.
Sanık Abdulkadir Memiş, avukatının çekildiğinden haberinin olmadığını, avukat istemediğini söyledi.
- Aracın hızını saatte 110 kilometre olarak hatırladığını kaydeden sanık, herhangi bir kusurunun ya da hatasının bulunmadığını iddia etti.
Yolda duba ya da benzeri güvenlik önlemi alınmadığını iddia etti
İstanbul'dan yola çıktıklarından itibaren otobüsü diğer şoförün kullandığını, kazanın meydana geldiği yerin 15 kilometre gerisindeki mola yerinde direksiyona geçtiğini anlatan sanık Abdulkadir Memiş, yolda duba ya da benzeri güvenlik önlemi alınmadığını iddia etti.
Dosyada yer alan bilirkişi raporunda, takografta sürücülerin kartlarının yer aldığı ve bu bilgilerde kazadan önceki günlerde de aynı kartla hız limitinin aşıldığının belirtilmesi üzerine sanık, "Kesinlikle öyle bir şey yok. Bir başkasının sürücü kartını kullanmadım, kendi sürücü kartımı da bir başkası kullanmadı." savunmasını yaptı.
Tanıklar dinlendi
Duruşmada ilk kazaya müdahale eden iki trafik polisi tanık olarak dinlendi.
Polis memuru İ.H.Ş, ilk kazaya için olay yerinde gittiklerini belirterek, yolda şoförün belirttiği gibi yağ ya da sıvı olmadığını söyledi.
"Sağlık görevlileri yaralıyı ambulansa koyarken birisi 'Kaçın, bir araç devrildi geliyor' diye bağırdı. O uyarmasaydı bugün burada olmayabilirdim. Bir aracın devrilip üstümüze geldiği görünce kendimi bariyer dışına attım. Gözümü açtığımda üstümde iki ceset vardı, ayakların ambulansın altında kalmıştı. Bizim aracın ve diğer araçların tepe lambaları açıktı. Biz gittiğimizde ambulans vardı, daha sonra itfaiye geldi onu güvenli alana aldım. Bu olayda, yol güvenliğinin yeterli olduğu kanaatimdeyim."
- Trafik polisi K.Ş. ise olaydan sonra yaralanan meslektaşını güvenli alana aldıktan sonra yaralılarla ilgilendiğini, bu sırada bir kişinin takografa müdahale edildiğini söylemesi üzerine, o tarafa yöneldiğini anlatarak, "Elektrik aksamı kesilmişti, benden önce alındıysa bilmiyorum. Bir cisimle mi vurmuşlar bilmiyorum. Çıktı alamadık. Cihazı aldıktan sonra çıktı alınabildi." dedi.
Ölenlerin yakınları da şoförden şikayetçi olduklarını söyledi.
Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluğunun devamına karar vererek, duruşmayı 8 Haziran'a erteledi.
Olayın geçmişi
Tarsus-Adana-Gaziantep (TAG) Otoyolu'nun Nizip bölümünde 20 Ağustos 2022'de meydana gelen kazada, aralarında 2 basın mensubunun da bulunduğu 16 kişi hayatını kaybetmiş, 30 kişi yaralanmıştı.
Nizip Cumhuriyet Başsavcılığınca, "Özel Diyarbakır" isimli firmaya ait otobüsü kullanan Abdulkadir Memiş hakkında, "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına sebebiyet vermek" suçundan 22,5 yıla kadar hapis cezası istemiyle iddianame hazırlanmıştı.