Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum'un başkanlığında müsilajla mücadele çalışmalarının devam ettiğini belirterek, Marmara Denizi Eylem Planı çerçevesinde öngörülen işlerin belirtilen sürelerde tamamlanabilmesi için çalışmaların bütünlük içerisinde yürütülebilmesi amacıyla "Marmara Denizi Eylem Planı Koordinasyon Kurulu"nun kurulduğunu hatırlattı.
İstanbul'da bugün Bakan Kurum'un başkanlığında gerçekleştirilecek toplantıda yapılan çalışmaların ele alınacağını söyleyen Büyükakın, bu kapsamda çok farklı disiplinler arası çalışmalar yürütüldüğünü anlattı.
Bir tarafta müsilajı ve kirliliği önleme çalışmalarının devam ettiğini vurgulayan Büyükakın, "Önleme çalışmalarının bir kısmı müsilaja sebep olan mikroorganizmanın ne olduğuyla ilgili detaylı çalışmalarken, öbür taraftan da mesele kontrol sistemleri. Çok farklı çalışmalar yürütüyorlar. Bu ayrı ayrı yapılan çalışmalar da periyodik olarak bir araya gelinerek bir koordinasyon toplantısında gözden geçiriliyor. Tek tek valiliklere, belediye başkanlıklarına ve ilgili diğer kurumlara şu ana kadar ne yaptıkları, yapılan çalışmaların ne safhada olduğu soruluyor." diye konuştu.
Büyükakın, bir önceki koordinasyon kurulu toplantısı kapsamında 21 maddelik Marmara Denizi Koruma Eylem Planı'nın açıklandığını anımsatarak, müsilaj ve kirlilikle mücadele çalışmaları doğrultusunda, yetkili olan otoritelerin kendi ajandalarını takip ettiğini kaydetti.
MBB bünyesinde de TÜBİTAK başkanlığında Marmara Denizi Eylem Planı Bilim ve Teknik Kurulu oluşturulduğunu dile getiren Büyükakın, heyetin yaptığı çalışmaları Bakan Kurum başkanlığında düzenlenecek toplantıda anlatacağını söyledi.
"3 yıl içinde tüm tesislerimiz ileri biyolojik arıtma olacak"
Ön arıtmanın zararlarından bahseden Büyükakın, şöyle devam etti:
"Ön arıtmada sadece fiziksel atığı kenara ayırıyorsunuz. Geri kalan suyun içinde azot ve fosfor suyla birlikte denize erişiyor. Mikroorganizma da bunu yiyerek besleniyor. Müsilaj dediğimiz şeyin sebebi azot ve fosfor. Bunu biliyoruz. Azot ve fosforu denizden almamız lazım. Daha doğrusu denize vermememiz lazım. Bunun için de yapılması gereken şey arıtma tesislerinin ileri biyolojik arıtma tesislerine döndürülmesi. Maalesef hala yüzde 53'ü ön arıtmayla denize deşarj yapılıyor. Bunun önlenmesi için de o tesislerin ileri arıtma tesislerine çevrilmesi gerekiyor."
Büyükakın, bunun yanında tarımsal endüstriyel kaynaklı kirliliklerin de kontrol edilmesi gerektiğinin altını çizerek, bunun eylem planında maddeler olarak sıralandığını kaydetti.