Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne giriş sürecinde beklenen uyumu gerçekleştirmek, Avrupa Birliği değerlerini ve İsveç'in kadına yaklaşımını anlamak, karşılıklı görüş alışverişinde bulunmak amacıyla düzenlenen "Kadının Toplumdaki Yeri / Farklı Perspektifler" başlıklı sempozyum 24 Mayıs'ta arasında Stockholm'deki Parlamento Binası'nda gerçekleştirildi. Sempozyum iki ülke milletvekillerinin, akademisyen ve gazetelerinin katılımı ile üç oturum halinde yapıldı. 2006 yılında yapılacak seçimlerde iktidar olmasına kesin gözüyle bakılan Moderat Parti'nin Sosyal ve Siyasi Tartışmalar Vakfı Jarl Hjalmarson ile AK Parti ortaklığında düzenlenen sempozyumun açılış konuşmasını Dış İşleri Bakanımız Abdullah Gül yaptı. Gül, konuşmasında Türk kadının siyasete katılımının zayıf olduğunu ancak önümüzdeki seçimlerde kadın katılımının genişlemesi için AK Parti olarak gerekli desteği vereceklerini söyledi.
Partilerinin yüzyıllık bir parti olduğunu ve parlamentoda 55 milletvekillerinin bulunduğunu söyleyen Moderat Parti Genel Başkanı Gunilla Carlsson ise AK Parti'yi ve icraatlarını yakından takip ettiklerini söyleyerek "Genişlemek, güçlenmek isteyen Avrupa'nın genç, dinamik ve iyi eğitimli bir nüfusa ihtiyacı var. Türkiye bunu gerçekleştirebilir. Avrupa toplumu Türkiye'de kadın rolünün değişmesi ve güçlenmesinden çok etkilenecek." dedi. Carlsson İsveç'in cinsiyet eşitliğini sağlamış bir ülke olarak bilinmesine rağmen aile içinde şiddet, işsizlik ve eşit işe eşit olmayan ücret gibi sorunlarının olduğunu anlattı. Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Güldal Akşit, hükümetin kadın-erkek eşitliği konusunda yaptığı çalışmaları anlatırken sempozyuma Amerika'dan katılan Monterey Institute öğretim üyesi Prof. Nüket Kardam ise global kadın hakları Türkiye'de hayata geçirilirken İslam değerlerinin dikkate alınmasının şart olduğunu vurguladı.
Gaziantep'in ilk, Güneydoğu Anadolu bölgesinin tek kadın milletvekili olan AK Parti Gaziantep milletvekili Fatma Şahin'in kişisel siyaset deneyimini, AK Parti Kadın Kolları Başkanı Selma Kavaf'ın partinin kadın kolları teşkilatlanmasını anlattığı toplantının ikinci oturumunu yöneten Boğaziçi Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Dekanı Prof. Binnaz Toprak ise, Türkiye'de kadınların siyasete girme isteğinin yüzde 38, ama temsilinin yüzde 4.4 oranında gerçekleştiğini, bunun aşılabilmesi için de kadınlar lehine pozitif ayrımcılık gerektiğini belirtti. İsveç Sosyal Demokrat Parti milletvekili Nalin Pekgül ise Diyarbakırlı bir ailenin çocuğu olarak 13 yaşında Türkiye'den ayrıldığını, İsveç Parlamentosunda müslüman Türk kadınını temsil ettiğini söyledi. İsveç Tıp Derneği Başkanı Eva Nilsson Bagenholm, İsveç'te kadınların erkeklere göre daha yavaş terfi ettiğini ve aynı meslekleri yapıyor olsalar bile erkeklerden daha düşük ücretler aldıklarını hatırlattı.
Sempozyumun tek erkek konuşmacısı Can Paker TESEV olarak 'demokrasiye yardım çalışması' yaptıklarını ve İmam Hatiplilerin hakları, başörtüsüne getirilen yasaklar, Silahlı Kuvvetlerin sivil inisiyatif üzerindeki etkisi, Kıbrıs, azınlık hakları gibi konularda çalıştıklarını anlattı. Türkiye köylü toplumundan orta sınıf toplumuna doğru bir geçiş süreci yaşadığını ve toplumun taleplerinin de buna bağlı olarak değiştiğini vurgulayan Paker, başörtüsü özgürlüğünü 'bir orta sınıf talebi' olarak tanımladı. Stockholm Ekonomi Üniversitesi Dr. Anna Pia Höök, İsveç'te kadınların iş hayatında üst düzey görevlerde az sayıda bulunduğunu anlatırken Alarko Holding Yönetim Kurulu Üyesi Leyla Alaton Günyeli Türkiye'deki kadın girişimciliğini kişisel serüveniyle birlikte aktardı. İsveç ordusunun 20 yıl önce kadına açıldığını belirten Yüzbaşı Carin Amstrom ise şu an İsveç ordusunda yüzde 5 oranında kadın asker ve subay olduğunu belirtti. AK Parti milletvekilleri Zeynep Karahan Uslu hükümetin yaptığı yasal düzenlemeleri aktarırken Prof. Nüket Hotar son oturumu yönetti. İstanbul milletvekili hukukçu Nimet Çubukçu ise sempozyumun kapanış konuşmasını yaparak hükümetin kadın hakları konusunda çıkardığı yasaları anlattı.
----------------- imza------------------