|

Karakterinizde var

Dünya İnsani Zirvesi'nde Yeni Şafak'ın sorularını cevaplayan Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı El-Cubeyr, Türkiye'nin milyonlarca sığınmacıya ev sahipliği yapmasına şaşırmadığını söyledi: "Bu durum Türklerin karakterinde var. Şaşırtıcı bir şey değil"

Yeni Şafak ve
04:00 - 25/05/2016 Çarşamba
Güncelleme: 01:00 - 25/05/2016 Çarşamba
Yeni Şafak

Dünya İnsani Zirvesi'ne katılan Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Adil El-Cübeyr, Suriyeli ve Iraklı 3 milyon mülteciye kapılarını açan Türkiye'nin 'onur verici bir yardımseverlik gösterdiğini' söyledi. Yeni Şafak'a yaptığı açıklamada, sözkonusu tavrın Türkler için şaşırtıcı olmadığını dile getiren Cübeyr, “Türkiye, kapılarını açarak mültecilerin geçişine izin verdi ve onların güvenliğini sağladı. Bu çok büyük bir iş ve büyük bir sorumluluk. Türkiye, Iraklı ve Suriyeli mülteciler için yaptıklarından dolayı övünmelidir. Ama bu durum Türklerin karakterinde olan bir durum ve şaşırtıcı bir şey değil” dedi. Zirvenin sorunları ortadan kaldırmak için önemli bir ihtiyaç olduğuna vurgu yapan Cübeyr şunları söyledi:



SORUNUN KÖKÜNE İNELİM


“Ortadoğu'daki mülteci durumu büyük bir kriz arzediyor. 70 yıl önce Filistin mülteci oldu, Sudan mülteci oldu, Kuzey Afrika, Irak ve son olarak Suriyeli insanlar mülteci konumuna düştü. Beşşar Esed rejimi, 400 bin masum sivilin ölmesine ve 12 milyon insanın yerinden, yurdundan olmasına neden oldu. Bu çok büyük bir felaket. Biz sorunun köklerine inilmesi gerektiğini ve böylece kalıcı çözümler üretilebileceğini düşünüyoruz. Esed kapıları açmalı, mültecileri geri almalı ve ülkenin yeniden imarı için çalışma başlatılmalıdır.”



Güvenli son


İstanbul Kongre Merkezi'nde düzenlenen Dünya İnsani Zirvesi'ne 173 ülkeden 27 cumhurbaşkanı ve devlet başkanı, 26 başbakan, 130 devlet bakanı ile 20 uluslararası kuruluş temsilcisi katıldı. 900'ü medya mensubu toplamda 10 bini aşkın kişinin katıldığı zirvenin güvenliği için ise 8 bin polis görev yaptı. 200 özel harekat polisi, 33 bomba imha uzmanı, 21 özel eğitimli köpek, 2 polis helikopteri ve 4 deniz botuyla güvenlik tedbirleri alındı. 23-24 Mayıs tarihli zirve, dünkü kapanış oturumlarıyla birlikte son buldu.



Altay Hangay renk kattı






Hoton Türkleri müzik grubu 'Altay Hangay', Dünya İnsani Zirvesi'nde düzenlenen etkinlikte, izleyicilere renkli danslarıyla keyifli dakikalar yaşattı. Grubun kurucusu Moğolistanlı Ganbold Muukhaı, “Hotonlar tarımla geçinen bir halk. Danslarımız da tarımı anlatıyor. Buğdayın un haline getirilip, ekmek yapılamasını ve onunla beslenmeyi anlatıyor. Bu dansı sadece Moğolistanlı Hotonlar biliyor. Hotonlar birbirine çok bağlı bir halk, halkımı burada temsil ettiğim için gurur duyuyorum. TİKA'ya çok teşekkür ederim” dedi.



Yardımlar veto dışı kalsın


İHH Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Hüseyin Oruç, kriz bölgelerinde insani dramları azaltmak için çarpıcı bir öneride bulundu. Lütfi Kırda Kongre Merkezi'nde 'Çatışma Bölgelerinde İnsani Yardım ve Zorluklar' başlığıyla düzenlenen oturumda konuşan Oruç, kriz bölgelerinin son yıllarda hemen hemen dünyanın büyük bir bölümünü kapladığını belirterek, BM'nin insani yardım kararlarının artık veto dışında bırakılması gerektiğini söyledi. 2. Dünya Savaşı sonrası kurulan Birleşmiş Milletler'de 'tarafsızlık' ilkesinin Suriye'deki savaşla birlikte geçerliliğini yitirdiğini kaydeden Oruç, veto gücü olan bir ülkenin insanların üzerine bombalar yağdırdığına vurgu yaparak, sistemin buna rağmen tarafsız olunması çağrısı yaptığını söyledi. İHH'nın krizin ilk gününden itibaren Suriye'de her yerde insanların yanında olduğunu kaydeden Oruç, şöyle konuştu:







KİMSE 'HAYIR' DEMEZ


“İHH onların yanında ilk duran kurumdur. Yaptığımız çalışmaların tamamı insanları masaya getirecek çerçevededir. Batıda çok görülmeyen ama dikkat ettiğimiz şey, adalet. Biz adil olacağız. Önemli bir eşikteyiz. Sesimizi duyurabileceğimiz imkanlarımız var. Umut ediyoruz ki bunlar duyulur. Herkesin şikayet ettiği bir şey var. Cumhurbaşkanımızın da söylediği BM Güvenlik Konseyi'nin yapısı... Dünyada hiçbir insan yok ki Suriye'de ve Filistin'de yardıma 'hayır' desin. BM'nin bütün insani yardım kararları veto durumunun dışında bırakılsın. Bu zirveden söylenebilecek en önemli şey bu olabilir.”



5 YILDA 2,5 MİLYON ENGELLİ


İHH İnsani Yardım Vakfı Koordinatörü Dr. Ahmet Emin Dağ ise Suriye, Yemen ve Libya'da savaşın artık daha da kuralsız hale geldiğini ifade ederek şu bilgileri verdi: “Çatışmalar büyük bir insan kaybına neden oldu. Her aile neredeyse bir yakınını kaybetti. Bölgede bir arada yaşama ve barışı getirme konusunda umut çok az. Son 5 yılda 2,5 milyon engelli ortaya çıktı. Bu da orta ve uzun vadede bu insanların kendi ayakları üzerinde durmalarını imkansız kılıyor. Yetişmiş insanlar da yok edildi. Toplumların geleceğinin çalındığı bir durumla karşı karşıyayız. DAEŞ gibi grupların ortaya çıkmasına neden olan bir ortam var.”



O ülkeye tokat gibi cevap


Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) Müdahale Daire Başkanı Fatih Özer, Suriye'deki trajediye karşı batı ülkelerinin duyarsızlığını ortaya koyan çarpıcı bir anısını anlattı. Dünya İnsani Zirvesi kapsamında AFAD tarafından düzenlenen 'İnsani kriz mağdurları ve çalışanlarının tecrübe paylaşımı' başlıklı oturumda konuşan Özer, “Bir ülkeden yazı geldi, 3 yıl önceydi. '20 Suriyeli hasta ve ailesinin raporlarını gönderin biz 5 aileyi seçip getireceğiz, burada onları tedavi ettireceğiz' diyordu yazıda. Bu ülkede 680 bin ameliyat yapıldı. Allah'tan korkun. Biz söyledik, resmi yazıyla cevap verdik. Biz o güne kadar yaklaşık 134 bin ameliyat yapmıştık. '134 bin benzer hastayı tedavi ettiğimize göre, 5 hastayı da tedavi edebiliriz. Teşekkür ederiz' diye cevap verdik” dedi. “4 yıldır uykusuz geçen geceler ama 3 milyon misafire ev sahipliği yapmak gerçekten dünyada çok ülkenin altından kalkacağı bir şey değil” diyen Özer, şöyle konuştu:





TÜM DÜNYA PAYLAŞMALI


“Bizim üzüntümüz, empati ve ensarlık yapan sadece bizle bir iki ülke. Halbuki biz bu kapılarımızı dünya adına açtık. Biz bu kapılarımızı sadece Türkiye adına açmadık, tüm insanlık adına açtık. Zaten BM, 'kapılarınızı açık tutacaksınız' diyor ama açık tutacaksınız derken bütün yükü de o ülkeye bırakacaksınız demiyor. Tüm dünya da o ülkenin yükünü paylaşacak. Ancak gelinen noktada yardımları biz günbegün açıklıyoruz. Dün itibariyle 512 milyon 44 bin dolar tüm dünyanın Türkiye'ye bu konudaki desteği. Türkiye'ye maliyeti ise 11,22 milyar dolar. Suriyeliler için 6 milyon metrekareden fazla arazi ayrıldı. Artık kamp yapmak için alan bulamıyoruz. En büyük dileğim, bir an önce bu savaşı durdururlar. Çünkü inanıyorum ki istedikten sonra aynı gün durdururlar.”



Doğru zamanda doğru yerde






Dünya İnsani Zirvesi'nin ilk kez düzenlendiğini ve BM'nin kuruluşundan buyana yapılan en büyük zirvelerden biri olduğunu belirten Afganistan İcra Kurulu Başkanı Abdullah Abdullah, zirveye Türkiye'nin ev sahipliği yapmasının önemine dikkat çekti. “Türkiye'nin mülteciler örneğinde olduğu gibi karşı karşıya kaldığı insani durumlar ve ortaya koyduğu çabalar göz önünde bulundurulduğunda, zirve doğru zamanda ve doğru yerde yapılıyor” diyen Abdullah, milyonlarca sığınmacıya kapılarını açaın Türkiye'nin, elinden gelenin en iyisini ortaya koyduğunu anlattı. Afganistan'daki Taliban örgütünün lideri Molla Ahtar Muhammed Mansur'un ABD'nin hava saldırısıyla öldürülmesini de yorumlayan Abdullah, “Şimdi yeni bir aşamaya geçildi. Bu, kendi halkını öldürmeyi bırakma fırsatını değerlendirmeyenlerin sonu oldu, aynı zamanda da fikirlerini şiddetle, terörist gruplarla bağ kurarak ve kendi halkını öldürerek savunanlara başka seçenekler de olduğunu yeniden gözden geçirmeleri fırsatını verdi” diye konuştu.



Kırım'da durum korkunç







Türkiye'nin ev sahipliğindeki Dünya İnsani Zirvesi'ne katılan Ukrayna Devlet Başkanı Petro Poroşenko, zirve kapsamındaki görüşmelerin oldukça umut verici olduğunu belirterek, “Zirve mükemmel organize edildi. Türk yetkilileri ve Türk halkını tebrik ediyorum” dedi. Zirvede, Kırım'da Rus saldırganlığının neden olduğu insani krizi gündeme getirdiğini hatırlatan Poroşenko, “Ukrayna'nın doğusunda halk parasız, sosyal haklardan yoksun ve işsiz. İnsanların gıda ve ilaçlara erişimi yok ve bütün bunlar Rusya'nın saldırganlığının doğrudan sonucu. Kırım'da insani durum korkunç bir durumda. Kırım Tatarları hukuka aykırı şekilde tutuklanıyor, hapse atılıyor. Birçok Kırım Tatarı kayıp, kimisi öldürüldü, kimisi hapse atıldı. Rusya'nın işgali altındaki Ukrayna'nın doğusunda ve Kırım'da krizden etkinlenen insanlar için uluslararası güven fonu oluşturulmasını teklif ettik” diye konuştu.



Ders verdiniz





Dünya İnsani Zirvesi'ne, Suriyeli yerel yardım derneği 'Syrian Charity' de katıldı. Derneğin başkanı Muhammed Alolaiwy, “Zirveden çıkacak kararların uygulanmasını istiyoruz. Bu zirve gerçekleşirken bile Suriye'deki bombardımanı durduramıyorlar. Biz vatandaşlarımızın Suriye içinde güvenle yaşamalarını istiyoruz. Herkes mülteci kriziyle uğraşıyor ancak Suriye'de barışın sağlanması için uğraşan yok. Biz barış istiyoruz” dedi. Mültecilere ilişkin Avrupa'nın tutumunu eleştiren Alolaiwy, “Fransa 30 bin mülteci aldı ve sürekli ilaç masraflarından, mülteci sorunlarından bahsetti. Türkiye, 3 milyondan fazla mülteci aldı ve 'kapımız her zaman size açık' diyor. Türkiye, Avrupa toplumuna ders vermiştir. Teşekkürler Türkiye...” ifadelerini kullandı.





#Dünya İnsani Zirvesi
#El-Cubeyr
#Syrian Charity
8 yıl önce