Kılıçdaroğlu, Portekiz'in Cascais kentinde düzenlenen toplantıdaki konuşmasında, ''Hizmet sektörü elbette önemli. Kaliteli iş ve istihdamdan yararlanmak gerekir ama özellikle genç nüfuslu ülkelerin sanayisini merkeze almadıkça büyümeleri zordur'' diyerek, sanayide büyüme sağlanması halinde bunun ''diğer tüm sektörleri ateşleyeceği'' görüşünü dile getirdi.
CHP lideri, ''Gelişmekte olan ülkeleri orta gelir tuzağına düşmekten kurtaracak sektör, sanayidir. Sanayi ve üretim dışlanarak gelişme yakalanamaz. Çünkü güçlü bir sanayi, ekonomide yenilikçiliği de ateşleyecektir. Bu çerçevede özellikle bilişim, yeşil ekonomi gibi katma değeri yüksek değer olan sektörlerin hem rekabet gücüne hem de kaliteli istihdama yapacağı katkılardan gelişen ülkelerin azami ölçüde yararlanması gerekiyor'' değerlendirmesinde bulundu.
Kılıçdaroğlu, ayrıca gelişen ekonomilerin rekabet gücünü korumak amacıyla uyguladığı makro iktisadi politikaları olumlu karşıladığını ancak bu politikaların etkinliğinin henüz test aşamasında olduğunu ifade etti.
SE üyelerine ''yoldaşlar'' diye hitap eden Kılıçdaroğlu, ''gelişen ekonomilerin eğitim ve sağlık başta olmak üzere beşeri sermaye yatırımlarına hız vermeleri gerektiğini vurgulayarak, ''Sonuçta bilişim ve bilgi toplumuna yönelik adımlar ancak güçlü bir beşeri sermaye ile atılabilir. Ayrıca yeni pazarlara ulaşımda sıkıntı yaşayan ülkeler alt yapı yatırımları hızlandırmalıdır'' şeklinde konuştu.
Kılıçdaroğlu, tasarruf açığı bulunan gelişmiş ekonomilerin de atması gereken adımlar olduğunu kaydederek, ''Bazı ekonomiler üretmeden tüketmeye, kazanmadan harcamaya alışmış durumda. Bunların özellikle spekülatif fonlarla beslenmesi ateşten gömlek giymek anlamına geliyor. Böyle bir modelle sağlıklı bir büyüme olmaz. Böyle ekonomiler başta özel kesim tasarrufları olmak üzere toplam tasarrufları artıracak yapısal reformları uygulamak zorundadırlar. Bu kolay değildir ama yapılmalıdır'' ifadelerini kullandı.
CHP lideri, ''makro dengeleri bozmadan güçlü bir iş talebine karşılık verebilmeyi'', ''yüzleşilmesi gereken bir sorun'' olarak tanımlayarak, güçlü bir iş talebini karşılamada örgütlü bir toplumun, etkin bir sosyal güvenlik ve yardım sisteminin son derece önemli olduğunu vurguladı.
Gelişmekte olan ülkelerde kriz zamanında yoksullara yönelik bir fon ayrılması önerisi yapan CHP lideri sözlerine şöyle devam etti:
''İşsizlik ve borç yükü altında ezilen toplumun en yoksul kesimlerini, kriz dönemlerinde yalnız bırakmamalıyız. Asgari bir harcama gücünün enjekte edilmesinin oldukça önemli olduğuna inanıyorum. Böylece krizlere karşı toplumun en kırılgan kesimlerini korumuş ve iç talebi de desteklemiş olacağız. Bu adımların şimdiden atılmasında yarar vardır.''
Öte yandan Kılıçdaroğlu, ''2008'den itibaren devam eden, 2009'da en sert şokun yaşandığı, 2010'dan bu yana toparlanmaya başlayan bir ekonomik kriz var'' diyerek, Türkiye'nin de bundan etkilendiğini belirtti. CHP lideri, ''Bazı gelişen ekonomiler büyüme ve işsizlikte ağır bedeller ödedi. Benim ülkem krizden en fazla etkilenen ülkelerden biri oldu. Türkiye ekonomisi 2009'da yüzde 4,8 daraldı. İşsizlik oranı yüzde 14'e çıktı'' dedi.
