|

Krizde yatırıma devam

NOYA HOLDİNG YÖNETİM KURULU BAŞKAN YARDIMCISI A. SELİM LALELİ

.
00:00 - 3/03/2001 Cumartesi
Güncelleme: 12:42 - 8/01/2014 Çarşamba
Yeni Şafak
Krizde yatırıma devam
Krizde yatırıma devam

Bu krizde ücret düşürme ve personel azaltma yoluna gitmediklerini belirten A. Selim Laleli, "Çalışanları mağdur edecek hiçbir tedbiri düşünmedik. Yatırımları arttırdık" dedi. Konya'da kurulan Noya Holding Yönetim kurulu Başkan Yardımcısı A. Selim Laleli, Noya Holding'in yatırımları ile Türk ekonomisini değerlendirdi. Laleli'nin görüşleri şöyle:

Ekonomik kriz Noya Holding'i nasıl etkiledi?

Bu tip krizler, çürük firmaların elenmesine ve gerçekten üretim ve istihdam sağlayan firmaların da gerçek güçlerini görerek, aksayan taraflar varsa gidermelerine vesile olur.

Bizim açımızdan önemli olan nokta, banka kredisi gibi bir problem olmadığından, krizi kendi öz kaynaklarıyla aşabilecek seviyede olmasıdır.

Bu krizden en az zararla çıkmak için ne gibi tedbirler aldınız?

Kriz sonucu iç piyasaların daralması bizi yeni pazar arayışlarına itmiştir. Firmalarımızın pek çoğu, örneğin Atamer Granit ve Mermer A.Ş, Noya Orman Ürünleri A.Ş, Hidromode Hidrolik Makine Sanayii A.Ş, mevcut ihracaat potansiyellerini bu dönemde daha da artırmışlardır. İran pazarına özellikle traverten ve mermer, Ürdün, İtalya, İsrail ve Suudi Arabistan pazarına traverten mermer, Türki Cumhuriyetler, Almanya ve İtalya'ya hidrolik pres ihracatımız bu dönemde daha da canlılık kazanmıştır. Bu noktada şunu da çok açık yüreklilikle söylemeliyiz ki: Noya Grubu olarak, personel sayısını azaltma veya ücretleri düşürme gibi çalışanlarımızı mağdur edecek hiçbir tedbiri asla düşünmediğimiz gibi, enflasyon oranında da normal ücret artışlarımızı gerçekleştirdik.

Bu ekonomik kriz Türkiye'yi ve özelde Konya'yı nasıl etkiledi.

Rakamlara baktığımızda karşımıza korkunç bir tablo çıkıyor. Türk-İş in yaptığı bir araştırmaya göre Temmuz 2000 ile Ocak 2001 tarihleri arasında 119 bin kişi işten çıkarılmış. Bu rakam Türkiye şartlarında bir kişinin en az dört kişilik bir aileyi geçindirdiği göz önüne alınırsa 476 bin kişinin yani orta ölçekli bir şehrin açlığa terk edildiği anlamına gelmektedir.

Özelde Konya'ya bakacak olursak: Durumun biraz daha diğer Anadolu şehirlerinden farklı olduğunu görüyoruz... Bunda en büyük etken, Konya merkezli ciddi sanayi yatırımlarıdır. Bu şirketlerin sağladığı istihdam, Konya'ya sağladıkları katma değer, şehrimizde daha iyi hissedilmekte. Örneğin, Konya işsizlik oranı açısından Türkiye'nin en rahat, en sorunsuz şehridir.

Krizden dolayı yatırımlarınızda bir kısıtlamaya gittiniz mi ?

Kriz dönemlerinde tüm firmalar kârdan çok, mevcut durumu korumayı ve krizi en az hasarla atlatmayı düşünürler. Biz daha önce belirttiğim gibi, banka kredisi ve özel fon kullanmıyor, mevcut yatırımlarımızı kendi öz kaynaklarımızla yapıyoruz. Kriz öncesi başlayan yatırımlarımıza hiçbir aksama olmadan devam ettik ve ediyoruz.

Şu an İstanbul Hadımköy Organize Sanayi Bölgesine yaklaşık 10.000 m2 kapalı alanlı ve toplamda 40.000 m2 yi bulan iki adet fabrika yatırımımız son hızla devam etmekte. Bunun yanı sıra Konya'daki Orman Ürünleri Tesisi'mize yeni bir pres hattı ve ilave tesisler yapıyoruz. Yine Ereğli yolu üzerindeki mermer ve granit tesislerimize de Konya'da ilk defa uygulanan büyük bir arıtma tesisi ilave ettik. Tüm bunların yanında Büsan Organize Sanayi Bölgesi'nde faaliyet gösteren Miradoor kapı fabrikamıza da yeni bir pres ilave ederek kapasitesini üç katına çıkarmış olduk.

Yatırımcılara neler tavsiye edersiniz?

Tüm yatırımcılara tavsiyemiz: daima üretmeleri, üretilen bu mamüllerin öncelikle yurtdışına satılmasını sağlamaları ve üretime destek olan sahalara yatırımlar yapmalarıdır. Çünkü Türkiye buna mecburdur. Üretmeyi, istihdam oluşturmayı hedefleyen ve ülkesini her şeyden daha çok seven Anadolu sanayicisine mutlaka destek verilmelidir.

2001-2002 yılında yatırımlarınızı, beklentilerinizi ve hedeflerinizi öğrenebilir miyiz.

2001-2002 sezonunda mevcut yatırımlarımızı ve özellikte İstanbul'da devam etmekte olan yeni tesis inşaatlarımızı devreye sokmayı düşünüyoruz. Bunun yanısıra özellikle bu dönemde stratejik hedeflerimizi gerçekleştirmek için gereken çalışmaları aralıksız sürdürmeyi ve mevcut ihracat potansiyelimizi daha da arttırarak yurtdışı pazarlarda etkin hale gelmeyi planlıyoruz. Ayrıca mevcut tesislerimizde üretimi arttırmaya, kaliteyi daha da üst seviyelere çıkarmaya yönelik birtakım modernizasyon ve revizyon çalışmalarımız devam edecek.

Türkiye'de böyle bir devalüasyon dönemi kaçınılmazdı. Bugün ise yüksek kurdan istifade ile hemen hemen bütün ürettiğimiz mamüllerimizi ihracata yönlendireceğiz ki, bu krizden toplum olarak en iyi şekilde çıkabilelim.

Nihai hedefimiz, Noya grubuna bağlı firmaları önümüzdeki beş yıl içinde sektörlerinde ilk ona giren firmalar konumuna yükseltebilmektir.


23 yıl önce