Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, geçen yıl Los Angeles Limanı'nda büyük bir antrepo oluşturulması için Türkiye İhracatçılar Meclisi'ne (TİM) öneride bulunduğunu ancak bunun gerçekleştirilmediğini belirterek, “Bunu TİM yapmazsa Ekonomi Bakanı olarak biz yapacağız, başka yolu yok' dedi. Çağlayan, çeşitli ziyaret ve temaslarda bulunmak üzere beraberinde bilişim ve savunma sanayii sektör temsilcileri ve iş adamlarından oluşan bir ticari heyet ile ABD'nin San Francisco şehrine geldi. Çağlayan, Los Angeles Ticaret Ataşeliği ve Türk-Amerikan İş Bağlantı Birliği 'nce verilen bilgilendirme toplantısı öncesinde yaptığı konuşmada gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Geçen yıl çok çeşitli vesilelerle Amerika'ya seyahatlerinin olduğunu, özellikle 6 eyalette temaslarda bulunduğunu ifade eden Çağlayan, bu eyaletleri tesadüfen seçmediklerini, ABD'nin ithalatının yaklaşık yüzde 62'sini yapan eyaletleri hedef aldıklarını söyledi. Ekonomi Bakanlığı olarak ihracatçıların sonuna kadar yanında olduklarını belirten Çağlayan, “Yapılabilecek destekler, bu işi engelleyen kösteklerin ne olduğunu tek tek şu anda tespit etmiş durumdayız' şeklinde konuştu. ABD'ye daha önce gerçekleştirdiği ziyarette Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanına, Los Angeles Limanı'nda büyük bir antrepo oluşturulması için öneride bulunduğunu anlatan Çağlayan, şöyle devam etti:
“Geçen gelişimizde Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanımıza söylemiştim bir sipariş vermiştim. 'Gelin bizim ABD'ye yapmış olduğumuz ihracatta tedarikin en kısa sürede yapılması için gerekirse büyük bir antrepo Los Angeles limanında tutalım ve buraya Türkiye'den en çok ihracat yapılan ürünleri muhafaza edip depolayalım, bunları isteyene anında teslim edelim' diye. Çünkü uzak yol ister istemez dezavantajlar getirebiliyor. Ama bunu TİM yapmazsa Ekonomi Bakanı olarak biz yapacağız, başka yolu yok.' Çağlayan, 2 trilyon dolar olan ABD pazarından yüzde 1 bile pay alınması durumunda bunun 20 milyar dolar olacağına işaret etti.
Çağlayan, temasları kapsamında sektörde pazar bulma ve ortaklık kurma konularında önemli çalışmalar yapacaklarını ifade ederek, şöyle konuştu: “Benim Ahmet'imin Mehmet'imin Corç'tan ne eksiği var. Allah'a şükürler olsun fazlamız var. Daha girişimciyiz, daha cesuruz ve bu konuda aklımızı pratikle daha iyi birleştirebiliyoruz. Ben bilişim sektörüne çok önem veriyorum. Sektörün daha evvel sanayici sayılması noktasında kanun çıkarken bunun kanuna konulması için de çok mücadele sarf etmiştik.” Türkiye'nin ABD ile ticaretine de değinen Çağlayan, ABD'ye yapılan ihracatın yok denecek kadar az olduğunu söyledi. “Bu konuda ABD'lilere kızmamızın bir anlamı yok kendimize kızacağız” diyen Çağlayan, burada yapacakları görüşmelerde ABD pazarlarına neden girilemediğini irdeleyeceklerini kaydetti.
San Francisco ve Seattle'de bilgi teknolojileri ve yazılım sektöründe dünyanın en önde gelen firma ve kuruluşların temsilcileriyle bir araya geleceklerini belirten Çağlayan, “Amerika'da özellikle soft ware üzerinde çalışan birkaç şirketin Türkiye'de yatırım yapmak için benimle görüşme istekleri vardı. Bugünden itibaren bu görüşmeleri yapacağız” dedi. Çağlayan, hükümet olarak ihracatta ve üretimde ileri teknoloji ve yüksek katma değeri olmazsa olmaz kabul ettiklerini kaydetti. Türkiye'nin sadece mal ticareti yapmadığını, hizmet ticareti de yaptığını ifade eden Çağlayan, hizmet ticaretinde Türkiye'nin net ihracatçı konumunda olduğunu ve ciddi şekilde döviz fazlası verdiğini söyledi.
Önceki gün Güney Kore'de olduğunu anımsatan Bakan Çağlayan, saat farkı nedeniyle cumartesi gününü 2 kez yaşadığını söyledi. Çağlayan, “Güney Kore'den gelen heyetteki arkadaşlarımla birlikte cumartesi gününü 2 kere yaşıyoruz. Cumartesiyi biz Kore'de yaşadık. Aynı gün saat 6'da uçağa bindik. Kalktık 11 saat yol geldik. ABD'ye geldiğimizde yine ayın 13'ü yine cumartesi ve saat 12 idi. Hayatımda ilk defa bir cumartesiyi 2 kere yaşıyorum. Yani bu şaka gibi bir şey. 1 günü tam 40 saat yaşıyoruz. Sene sonunda Allah ömür verirse sizler bir yılı 365 gün yaşayacaksınız, biz 366 gün yaşayacağız” dedi.
