Ankara- İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği'nin (Mazlum-Der) ülke çapındaki tüm şubeleri dün polis baskınına uğradı. Şubelerin yanısıra dernek genel merkez ve şubelerinin yönetim kurulu üyelerinin evleri ve işyerleri de arandı. Mazlum-Der Genel Merkezi'nde 30 kişilik bir ekip tarafından gerçekleştirilen arama yaklaşık 4 saat sürdü.
Arama; Ankara 2 No'lu DGM'nin 16 Haziran tarihli kararı ve Ankara DGM Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatı ile gerçekleştirildi. Operasyona, Mazlum-Der'in, "ülke bütünlüğü ve cumhuriyet rejimi aleyhine faaliyette bulunduğuna dair bilgi ve delliller" gerekçe gösterildi. Aramaya; Terörle Mücadele, İstihbarat, Güvenlik Şube Müdürlüğü Ekipleri, Dernekler ve Fotofilm Masası'ndan ekipler katıldı. Herhangi bir gerekçe gösterilmeden gerçekleştirilen aramalar sırasında, derneğe ait çok sayıda doküman, kaset ve CD'ye el konuldu. El konulan eşyalar bir tutanak tutulduktan sonra Emniyete götürülürken, torbalara konulan eşyaların mühürlenmemesi dikkat çekti.
Aramalar sırasında dernek personelinin dışarı ile hiçbir şekilde iletişim kurmalarına izin verilmezken, olayı takip etmek isteyen basın mensupları ise içeri alınmadı. Gelen telefonlara da aramayı gerçekleştiren Emniyet görevlileri çıkarak, görüşme yaptırmadılar. Telefonlara bakan polisler, polis olduklarını söylemeyerek, arayanlara, "Ben burada yeni çalışıyorum, bilmiyorum, şu an burada değil" gibi cevaplar verdiler. Operasyonun ardından Mazlum-Der Genel Merkezi'nde herhangi gözaltına alma gerçekleştirilmedi.
İstanbul Mazlum-Der Şubesi'ne de baskın düzenleyen polis, dernek binasında arama yaptı. Aramadan sonra tutulan tutanakta suç teşkil edecek herhangi bir şey bulunamadığı belirtildi. Polis İstanbul Şube Başkanı Av. İ. Şadi Çarsancaklı'nın evi ve bürosunda da arama yaptı. Olayla ilgili bilgi vermeyen polis yetkilileri, aramanın rutin bir işlem olduğunu ileri sürdü.
Mazlum-Der İstanbul Şube Başkanı Av. Çarsancaklı, baskının esef verici olduğunu belirterek, bir süredir baskılara ağırlık verildiğini söyledi. Çarsancaklı, durumun BM İnsan Hakları Komisyonu, Avrupa Parlamentosu İnsan Hakları Komisyonu, Amnesty İnternational, Human Rights Wach ve HDR'ye bildirildiğini söyledi.
