|

Not tehdidine tepki

Muğla Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Zafer Sunu, “Cumhuriyet savcıları harekete geçmelidir. Üniversite öğrencileri tehdit ediliyor. Bu tehditler muhafazakar bir öğretim üyesinin mini etekli öğrenciyi notla tehdit etmesine kadar gider” dedi.

YAKUP BULUT/ANKARA
00:00 - 3/02/2008 Pazar
Güncelleme: 00:04 - 3/02/2008 Pazar
Yeni Şafak
Not tehdidine tepki
Not tehdidine tepki

Akademisyenler, İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mesut Parlak'ın açıklamalarına tepki vererek hocaların kıyafete göre not vermediğini söylediler.

Muğla Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Zafer Sunu, “Cumhuriyet savcıları harekete geçmelidir. Üniversite öğrencileri tehdit ediliyor. Bu tehditler muhafazakar bir öğretim üyesinin mini etekli öğrenciyi notla tehdit etmesine kadar gider. Böyle şey olur mu? Ne demokrasiye, çağdaşlığa ne de bilimselliğe sığar bu tavır” dedi.

BASKI TERS TEPER

Başörtüsünün üniversitelerde serbest bırakılmasının geç gelen bir özgürlük olacağını söyleyen Prof. Sunu, “Dünyanın başka yerlerinde başı örtülü öğrenci okuyor, sınav notu düşürülmüyor. Biz- de neden not baskısı akla geliyor? Bizdeki bazı kafaların 'gerici, yobaz' gördüğü çocuklarımız okula gelse de onların akıllarıyla aydınlansa, bilimsel düşünceden uzak kalmasa fena mı olur. Ama bu not baskısıyla olmaz. Okuma hakkı ile olur. Ben özgürlük geldiğinde başörtülü sayısının önce artacağını ama zamanla azalacağını düşünüyorum. Çünkü baskılar ters tepiyor. Not baskısını gündeme getirenler, tüm Türkiye'deki bayanların başını örtmeye hizmet ediyor aslında” dedi.

BİZİM NOTUMUZ DÜŞER

Yüzüncü Yıl Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Boynukara da tepkisini, “Kıyafetine göre not vermek, sınav değerlendirmek ne ahlaki, ne hukuki, ne insani. 'Başı örtülü ben ders anlatmam, not vermem' diye bırakın akademisyeni, yeryüzünde insan yoktur” dedi.

Başörtülü bazı öğrencilerin halen peruk takarak derslerine geldiğini belirten Boynukara, şöyle konuştu: “Biz zaten bu öğrencileri farkediyoruz. Başında eğreti duran perukla derse gelmiş öğrenciye düşük not vermem mi gerekiyor. Ya da bazı meslektaşlarımız bu yola mı başvuruyor? Bu bizi sadece bilimsel ortamda utandırır. Verdiğimiz notlar öğretim üyesini değil öğrenciyi ölçüyor. Giyiminden dolayı bir öğrencinin notunu düşürürsek bizim notumuz düşer, öğrencinin değil. Kıyafete göre not vermeyiz.”

Doktorlar da hasta mı seçecek

Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tahir Hatipoğlu ise Parlak'ın sözlerini, “Kıyafetine göre not verilir mi öğrenciye? Bu rektörlerin birçoğu benim gibi Tıp Fakültesi öğretim üyesi ve tıp profesörü. Ben de o zaman hastaya başı örtülüyse farklı davranayım. İlacını vermeyeyim. Muayene etmeyeyim. Bu kabul edilir mi? Bilimsellik nerede?” dedi.

Rektör olmadan önce yasağa karşıydı

Prof. Dr. Hüseyin Hatemi, Mesut Parlak'ın daha önce türban özgürlüğünü savunduğunu ve görüşleri nedeniyle YÖK tarafından rektör olarak seçilmediğini söyledi."Mesut Parlak'ın bir zamanlar rektör seçilmesini bile engelleyecek açıklamalar yapmasına rağmen bugün böyle bir açıklama yapmasına inanamam" diyen Hatemi şunları söyledi: "Mesut Parlak, 2001 yılında televizyonda rektör seçilirse İstanbul Üniversitesi'nde türbanı serbest bırakacağına yönelik açıklamalar yapmıştı" dedi.

Hiçbir gerekçe eğitim hakkını engelleyemez

Üniversitelerdeki başörtüsü yasağının kaldırılmasına destek vermek için başlatılan imza kampanyasına destek veren Aziz Nesin'in oğlu, İstanbul Bilgi Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Ali Nesin Odatv'ye yaptığı açıklamada tüm özgürlüklerden yana olduğunu ifade ederek, “Özellikle üniversitelerde bir bilim kurumunda her türlü özgürlüğün olması gerktiğini düşünüyorum. İsteyen istediği gibi gelebilir, şortla, mayoyla gelir, nasıl istiyorsa öyle gelirse gelsin. Bu beni ilgilendirmiyor. İkincisi, etik olarak yanlış buluyorum, başörtüsünü ya da herhangi bir giysiyi üniversitede yasaklamayı. Hiçbir biçimde bir öğrencinin eğitimine engel olma hakkını kendimde görmüyorum” dedi. Demokrasinin tehlikesiz bir rejim olmadığını kaydeden Nesin, “Ben de babam gibi laiklikten yanayım ve bunun için mücadele etmeye hazırım ama bunu demokratik bir ortamda demokratik yasalara uyarak yapmak zorundayız” dedi.

16 yıl önce