Diyarbakır İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerince 22 Ekim’de HDP il binasına terör operasyonu düzenlendi. Binada yaklaşık 7 saat arama yapan güvenlik güçleri, bilgisayarlar, dijital cihazlar ve suç unsuru olabileceği değerlendirilen bazı belgelere el koydu. Aramalarda gizli bölmeye saklanmış bir defter de bulan güvenlik güçleri, defterde terör örgütü PKK mensuplarının ve ailelerinin bilgilerinin olduğunu belirledi. Defterde ismi bulunan PKK’lı teröristlerin bir kısmının güvenlik kuvvetlerince yürütülen operasyonlarda öldürülen, bir kısmının ise halen sağ olduğu değerlendirilen örgüt üyeleri olduğu belirtildi.
DAĞA ÇIKARDIKLARININ KANITI
Defterde, PKK mensuplarınca kaçırılan evlatlarını geri almak için HDP önünde nöbet tutan ailelerle ilgili bilgilere de rastlandı. Defteri inceleyen ekipler, evlat nöbetine katılan ailelerin çocuklarına ait bilgiler buldu. Defterde evlat nöbetindeki ailelerin çocuklarının örgüt içindeki kod adları ile bilgilerin bulunduğu belirlendi. Yapılan incelemede, PKK’ya katılımların HDP üzerinden gerçekleştiği somut bir şekilde ortaya konuldu. HDP’ye düzenlenen operasyonda gözaltına alınan HDP Diyarbakır İl Başkanı Zeyat Ceylan ve yardımcısı Hülya Alökmen Uyanık çıkarıldıkları mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderilmişti.
Çocuklarımızın buradan gittiğini biliyorduk!
- Ajandanın ortaya çıkması ve duyulmasının ardından aileler HDP İl Başkanlığı binasına girmek istedi ancak polis izin vermedi. Diyarbakır’da yaşayan inşaat işçisi baba Celil Begdaş ile eşi Hediye Begdaş, 5 Mayıs 2019’da ortadan kaybolan oğulları Yusuf’un HDP’liler tarafından düğün aracı olarak süslenen minibüsle dağa kaçırıldığını anlattı. Celil ve Hediye Begdaş, 4 Eylül 2019’dan beri oturma eylemlerini sürdürüyor. 2014’te kaybolan kızı Şeyma için Bursa’dan gelerek evlat nöbeti tutan Türkan Mutlu ise çocuklarının HDP binasından dağa götürüldüğünü herkesin bildiğini belirterek, kendi kızının 1,5 ay burada tutulduktan sonra dağa götürüldüğünü söyledi. Bunun HDP’ye yapılan operasyonda ele geçirilen ajandayla kanıtlandığını aktaran Mutlu, “Biz hepimiz ve dünya da biliyor ki bizim çocuklarımız buradan gitti. Çocuklarımızın isminin olduğu bir ajanda ortaya çıktı. Elimde kanıt olmasaydı ikinci yılımıza girdik burada oturmazdım” dedi.
