Suriye'deki savaşın tahmin edilenden uzun sürmesi her gün yaşanan dram ve ölümlere bir de mülteci sorununu ekledi. Suriye'deki iç savaştan kaçarak Avrupa'ya yaşamlarını sürdürmek amacıyla giden mültecilere kapılar kapandı. Fransa'da 100'den fazla kişinin ölümüne 350 kişinin de yaralanmasına neden olan kanlı terör saldırılarını bahane eden Avrupa ülkelerinden Norveç, Danimarka,İtalya,Polonya,Macaristan, Slovenya, Avusturya gibi ülkeler iltica kanunlarını sıkılaştırma, tel duvarlar örme, sınır güvenliğini artırma ve mülteci almama kararı aldı. Mültecilerden Sorumlu Başbakan Başdanışmanı Murtaza Yetiş Avrupa'ın sınırları kapatması mültecinin gitmeyeceği anlamına gelmediğini, sorunu daha da büyüteceğini söyledi. Yetiş Yeni Şafak'a özel açıklamalarda bulundu.
Avrupa ülkelerinin mülteci meselesine bakış açısı kendilerini bu sorundan izole ederek sorunu çözeceklerini zannetiklerini söyleyen Yetiş, "Bu krizin başından beri öncelikle savaşın durdurulmasına dönük olsaydı, akabininde oluşan mülteci krizini çevre ülkelere bırakmadan sahiplenmeye dönük adımlar atabilseydiler bugün kriz kapılarına dayanmış olmazdı. Onun içinde güvenlikli bakış çerçevesinde atacakları adım sadece bu sorunun büyümesine yol açar" dedi.
"Avrupa'nın terörle ilgili temel problemi IŞİD olarak görülüyor"diyen Yetiş "Zaten bu insanlarda IŞİD teröründen kaçan insanlar. IŞİD'in bölgede oluşturduğu istikrarsızlıktan ve IŞİD'i üreten rejimden kaçan insanlar. Avrupa'nın meseleye bakış açısının tam tersine mültecileri sahiplenmesi, geleceğin Suriye'sinin kurulmasından çok önemli görev alacak toplumsal yapının korunması açısından da önemli" diye konuştu.
Yetiş,savaşın bir an önce sona erdirilmesi gerektiğinin altını çizerek,"Suriye'de çatışma ortamı son bulmadığı sürece bütün dünyaya küresel terör ihraç edecek bir ülke olacağını da bilmek gerekir. Burada savaşın sona erdirilmesi için ulusal çıkarların ötesinde küresel menfaatlerin öne çıkaracak bir tutum geliştirmek gerekir. Savaş devam ettiği sürece yeni göçlerin önlemlenmesi için güvenli bölge kurulmalı.Güvenli bölge oluşmadığı takdirde yeni krizler meydana gelecek. Avrupa ülkeleri uluslararası hukuk ve ahlaki açıdan kapılarını açmalı insanların düzenli yollarla sınır geçişleri sağlanmalı. Zaten şuan 8 yüz bin suriyeli mülteci Avrupaya geçmiş durumda. Kapıları kapatıp, tel duvarlar örmek Avrupa'nın kafasının rahat etmesi anlamına gelmiyor."
Sorunun ana kaynağı Esed rejiminin olduğunu belirten Yetiş, "Asıl çözüm savaşın durdurulması. Savaşın durdurulması demek bu savaş başlatan rejimin bir an önce dünya sahnesinden gitmesidir. Esed rejimine karşı net bir tutum sergilemediğiniz sürece ne savaşa ne de mültecilerle ilgili terörün küresel bir kriz hale gelmesi gibi bütün insanlık adına felaket adına gelen sonuçları da durdurumazsınız. Savaşın, rejimin ürettiği iki temel sorun var. Birincisi mülteci krizi, ikincisi de küresel terördür. Bu iki sorunda rejim devam ettiği sürece devam edecek" şeklinde konuştu.
