Antalya Adli Tıp Kurumundaki otopsisinin ardından yakınları tarafından teslim alınan Hatyaoğlu’nun cenazesi, tören için Dervişpaşa Mahallesinde bulunan eski Dervişpaşa Ortaokulu bahçesine getirildi. Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Mücahit Demirtaş, baba Mustafa Haytaoğlu’na başsağlığı diledi, onu teskin etmeye çalıştı.
Üzerine Türk bayrağı örtülen tabuta, ablası Ezgi Tuğba Haytaoğlu, Akdeniz Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü öğrencisi kardeşi için mezuniyet cübbesi serdi. Cenaze namazının ardından genç kızın naaşı, Durmuşsofular köyündeki mezarlıkta defnedildi.
Cenaze törenine Osmaniye Valisi Dr. Erdinç Yılmaz, Osmaniye milletvekilleri, kaymakamlar, belediye başkanları ve Azra’nın yakınları ile kalabalık bir topluluk katıldı.
Antalya’da gazetecilik bölümünde üniversite öğrencisi olan 21 yaşındaki Azra Gülendam Haytaoğlu’nun cesedi kaybolduktan 5 gün sonra ormanlık alanda parçalanmış şekilde bulunmuş, olayla Antalya’da yaşayan 48 yaşındaki Mustafa Murat Ayhan isimli kişi tutuklanmıştı.
Anne Mezide ve baba Mustafa Haytaoğlu törende güçlükle ayakta durabilirken, Ezgi Tuğba, kardeşinin Türk bayrağı bulunan tabutunun üzerine mezuniyetinde giymeyi planladığı cübbeyi koydu. Azra’nın cenazesi burada kılınan cenaze namazının ardından Durmuşsofular Köyü Mezarlığı’nda toprağa verildi.
Kızının cenazesini memleketine getiren Mustafa Haytaoğlu, muhtarı da olduğu Dervişpaşa Mahallesi'ndeki evinin yanındaki İstiklal İlkokulu'nun bahçesinde taziyeleri kabul etti.
Kızının katili Mustafa Murat Ayhan'ın ağırlaştırılmış müebbet cezasına çarptırılması gerektiğini kaydeden Haytaoğlu, “Benim kızım üniversite öğrencisiydi, bunları hak etmemişti. Bu dünyada kimse kimseye güvenmeyecek mi? Ben yüce Türk adaletine güveniyorum. İnşallah hak ettiği cezayı alır. Ağırlaştırılmış müebbet cezasından aşağısı kurtarıyor mu sizce? Hak etmedi mi? Hiç olmasa iyi. Tamam çocuğu boğdun, öldürdün, parça parça edip götürüp ormana atmak ne?" dedi.
Azra'nın annesi Mezide Haytaoğlu ise acısının çok büyük olduğunu ifade ederek şöyle konuştu:
"Annelerin ciğerini yaktılar. Ne olur bunun devamı gelmesin. Ne olur benim kuzumu yaktılar, başka annelerin yanmasın. Gelen herkese sorun Azra ile bir anısı vardır. Hepsinin bir konuşması vardır. Azra'mı herkes severdi. Emanet verdi Allah'ım, emanetini geri aldı. Şehit oldu benim kızım, melek gibi uçtu gitti. Televizyonda izlediğim başıma geldi, istemezdim. Müge Anlı'yı, Hakan Ural'ı hiç kaçırmazdım reklam hangisine girerse öbürünü açar izlerdim. Kızımın ölüm haberini Hakan Ural'dan duydum. Yeter artık devamı gelmesin, ben dayanamıyorum, 1 haftadır yavrumu dağlardan taşlardan topladım. 3-4 gündür de buzdolaplarında bekletiyorum yavrumu."